PKK’lilerce farklı tarihlerde alıkonulan asker ve polislerin aileleri, kendilerini yalnız bırakarak hiçbir girişimde bulunmayan devlet yetkililerine tepki gösterirken, çatışma ve bombardımanların bir an önce sonlandırılmasını istedi.
Bölgenin dört bir tarafında operasyonlar sürerken, Hükümet çeşitli tarihlerde PKK’liler tarafından alıkonulan kolluk güçlerini unutmuş durumda. Bölgede daha önce alıkonulan asker ve polisler dönemin BDP yöneticileri ve insan hakları savunucularının girişimleri sonucu teslim alınarak ailelerine kavuşturulmuş, en son Lice’de Abalı Jandarma Karakolu’nun yapımını protesto gösterilerinde alıkonulan 2 uzman çavuş, 1 Mayıs 2014 tarihinde alınarak Lice Kaymakamı’na teslim edilmişti. Devlet yetkilileri söz konusu tarihten bu yana alıkonulan 13 asker ve polisin ailelerini yalnız bırakarak, alıkonulan asker ve polisleri de kaderine terk etti.
Çocukları farklı tarihlerde PKK’lilerce alıkonulan asker ve polislerin aileleri, devletin ilgisizliğine tepki göstererek PKK’den çocuklarının akıbeti hakkında kendilerini bilgilendirmeyi talep etti.
‘DEVLET ÇOCUKLARIMIZI KORUYAMADI’
Dersim Pülümür Vadisi’nde 17 Eylül 2015 tarihinde yol kontrolü yapan PKK’liler tarafından alıkonulan Astsubay Semih Özbey’in babası Malatya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Özbey, oğlunun alıkonulduğu günden bu yana hiçbir haber alamadıklarını söyledi. “Bu çocukların kendileri gidip örgüte teslim olmadı” diyen Özbey, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Bu çocuklar bu devletin karayolunda alıkonuldular. Siz devlet olarak sahip çıkamadınız. Hiç olmazsa gelin bugün bu ailelerin mağduriyetini gidermek için ne gerekiyorsa beraber yapalım. 40 yıldır bölgede aynı mücadeleyi yürütüyor, aynı şeyi hedefliyorsunuz. Bir arpa boyu yol alınmadı. Yeter artık. Bunlar sizin askeriniz ve polisiniz bunlara sahip çıkın.”
‘BOMBARDIMAN YAPILMAMALI’
Görüştükleri devlet yetkililerinin çocuklarının akıbeti hakkında kendilerine hiçbir bilgi vermediğini belirten Özbey, 2016 yılının Ocak ayının başlarında yayımlanan bir videoda oğlunu gördüğünü söyledi. Yetkililer ile yaptığı görüşmelerde eli boş döndüğünü belirten Özbey, “Cumhurbaşkanıma direk söyledim. Çocuklarımızın bulunduğu bu dağlarda bombardımanı durdurmasını istedim. Çünkü direk insanların öldürülmesi hedefleniyor. Yeter artık insanlar ölmesin” dedi. Özbey, PKK’den de çocuklarını bir an önce serbest bırakmasını istedi.
‘YETKİLİLER SABREDİN DİYOR’
Hakkari’nin Çukurca karayolunda 21 Eylül 2016 tarihinde alıkonulan Balıkesirli Uzman Çavuş Ümit Gıcır’ın babası Musa Gıcır ise, oğlundan yaklaşık 300 gündür haber alamadığını, sadece daha önce yayımlanan bir videoda oğlunu gördüğünü söyledi. Devlet yetkilileri ile defalarca görüştüklerini belirten Gıcır, “Bize sadece ‘sabredin’ diyorlar. Bunun dışında bir şey demiyorlar. Önce devlete sormak istiyorum. Sabrın ölçüsü nedir? Üç bin yıl mıdır? Beş bin yıl mıdır? Nedir bu sabrın sınırı söyleyin biz de bilelim” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
‘KORKUDAN TELEVİZYON İZLEYEMİYORUZ’
PKK’den çocuklarını bir an önce bırakmasını isteyen baba Gıcır, devam eden çatışmalardan da çok korktuklarını vurgulayarak, “Gülmek diye bir şey yok bizde. Korkudan televizyon dahi izleyemiyoruz” dedi.
‘ÇÖZÜM OLAMIYORLAR’
Dersim’in Pülümür ilçesinde 2 Ekim 2015 tarihinde alıkonulan er Müslüm Altıntaş’ın annesi Songül Altıntaş da, “Daha fazla dayanamıyorum” dedi. PKK tarafından 2016 yılının başında paylaşılan videonun kendisini çok mutlu ettiğini söyleyen Altıntaş, “Biz devlet yetkilileriyle görüştük, bize sadece ‘bekleyin’ diyorlar. Onlarda nerede olduğunu bilmiyor çözüm olamıyorlar” dedi.
‘HER BOMBA YAĞDIRILDIĞINDA ÖDÜM PATLIYOR’
Devam eden askeri operasyonların durdurulmasını isteyen Altıntaş, “Her Kandil’e bomba yağdırıldığında benim ödüm kopuyor. O bombalar benim bağrımda patlıyor gibi hissediyorum. Kulağımız, gözümüz hep televizyonda, aklımız hep oralarda” dedi. Oğlu alıkonulduğundan beri evlerinin cenaze evine döndüğünü anlatan anne Altıntaş, “Hiçbir genç artık bu savaştan dolayı ölmesin, herkes eceliyle ölmeli bu dünyada. Bu çatışmaların son bulmasını istiyoruz. Barış gelsin istiyoruz, bütün dünyaya barış gelmesini istiyoruz” diye konuştu.
‘ASKERİNİZE SAHİP ÇIKMAYACAK MISINIZ?’
Yetkililerin sessizliğine isyan eden anne Altıntaş, “Biz bu çocukları askere gönderdik. Bunların başına bir şey geldiğinde sessiz mi kalacaksınız? Peşine düşmeyecek misiniz? Biz çocuğumuza size teslim ettik. Sahip çıkmayacak mısınız?” diye sordu.
Diyarbakır-Bingöl karayolu üzerinde bulunan Lice ilçesine bağlı Fisovası mevkiinde PKK’lilerce alıkonulan er Süleyman Sungur’un annesi Şirin Sungur ise, oğlunun nişanlı olduğunu ve kendisinden 2 yıldır haber alamadığını söyledi. Başvurdukları devlet yetkililerinin kendilerine hiçbir şey söylemediğini belirten Sungur, “Biz bu kavganın bitmesini istiyoruz savaş bitsin, anneler ağlamasın istiyorum. Ne Kürt anneleri ne de Türk anneleri ağlamasın. Artık yeter. Adil bir dünya istiyoruz” şeklinde konuştu.