SAMER: Bölgede AKP oyları eriyor

SAMER Koordinatörü Yüksel Genç, AKP-MHP ittifakının AKP’li Kürtlerde dahi tedirginlik yarattığını belirterek, yaptıkları araştırmalar ışığında iktidarın bölgedeki oylarında yüzde 5 erime olduğunu kaydetti.

AKP-MHP ittifakı nedeniyle seçim yasasında yapılan değişiklikleri değerlendiren araştırma şirketi Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (SAMER) Koordinatörü Yüksel Genç, kamuoyunda “ittifak yasası” olarak bilinen yasal değişiklikten ziyade seçim güvenliğinin gündemde olduğunu hatırlattı. Bölge insanlarının partilerin birbiri ile yapacakları ittifaklar ile ilgilenmediğini vurgulayan Genç, insanların seçim güvenliğinden endişe duyduklarını dile getirdi.
‘SİYASİ TEDİRGİNLİK MEVCUT’
AKP- MHP iktidarının bölgede yakından takip edildiğini aktaran Genç, yapılan ittifakın siyasi tedirginliği de arttırdığını ifade etti. İnsanların gönül rahatlığı ile sandık başına gitmeyeceğini sözlerine ekleyen Genç, AKP-MHP ittifakının İslami ve milliyetçi olmak ile birlikte otoriter bir tutum takınacağını söyledi. İktidarın merkezci ve totaliter bir yapıya evrildiğini belirten Genç, iktidarın bölge halkının kimliğini reddedici bir noktaya getirdiğine dikkat çekti. OHAL ile birlikte güvenlikçi yapının ırkçı söylemler dahi kullandığını anımsatan Genç, “Halk seçimden ziyade özellikle yaşanan bu baskı sürecinin, bu güvenlikçi politikaların ne zaman sona ereceği üzerine çözüm bekliyorlar” dedi.
Halkın daha önceki seçimlerde oy verdiği belediyelere kayyum atandığını hatırlatan Genç, “Belediyeler artık halk iradesi yönetmiyor. Milletvekilleri cezaevine atıldı. Dolayısıyla halk sandık başına gidip seçse dahi iradesinin temsil etmeyeceğini düşünüyor” diye konuştu.
‘GÜVENLİ SEÇİM ORTAMI GÖRMÜYORLAR’
Bölgenin şu anki siyasi aktörlere politik anlamlar yüklenmediği değerlendirmesi yapan Genç, şöyle devam etti: “Siyasi ve kimlik sorunlarının çözümüne yönelik bir ittifak yapısı söz konusu olmadığı sürece bölge halkı ittifaklara karşı herhangi bir tavır sergilemez. Eğer bir ittifak geliştirilecekse bu merkeziyetçi-milliyetçi bir yapı değil tam aksine bunun dışında bir politika izlemelidir. Şu an için bunun dışında farklı bir politika geliştiren herhangi bir söylem yoktur.”
Türkiye’de şu an güvenli bir seçim alanı olmadığının altını çizen Genç, “Halk kullanacakları oya rağmen seçim kaderinin aynı kalacağını düşünüyor. En son referandum seçimlerini örnek veriyorlar. AKP-MHP ittifakının her halükarda seçimi kazanacağının korkusu var. Hatta MHP ile girilen ittifakın temel sebebinin de bu olduğunu ifade ediyor” değerlendirmesi yaptı.
‘AKP’DE OY KAYBI VAR’
Bölge halkının kendini AKP-MHP ittifakı içerisinde bulmadığını yaptıkları saha araştırmasına yansıdığını söyleyen Genç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölge halkı AKP hükümetinin gerçekleştirdiği Kürt politikasından rahatsız. Hatta Türkiye dışında yaşayan Kürtlere karşı yapmış olduğu ötekileştirici ve bütünüyle güvenlikçi politikalarda bu rahatsızlığı bir üst noktaya taşımış durumda. Kürt kazanımlarına olan yönelim AKP’li Kürtlerde bile tedirginlik yaratmıştır. AKP’nin Federe Kürdistan Bölgesi’nde yapılan referandum sürecindeki tavrı, Efrin operasyonunu gerçekleştirmesi gibi başlıklar en çok öne çıkanlar oluyor. Tüm bunlar ile birlikte MHP ile kurulan ittifak ile Kürt seçmeni AKP’ye oy verme noktasında bir daha düşünme veya bir isteksizlik aşamasına girmiştir. Bu doğrultuda son bir kaç ay içerisinde bölgede AKP oylarının yüzde 5 gibi erimesi söz konusu olmuştur. Ancak AKP’ye gitmeyen oyların nereye gideceği konusu için bir şey söylemek erkendir.”
‘HDP TEK BAŞINA GİRMESİNİ İSTİYOR’
Halkın bölgede en çok oy alan Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) tek başına seçime girmesini istediğini dile getiren Genç, şunları söyledi: “Kürt özgürlük hareketinin kendi başına seçime girmesini istiyorlar. AKP- MHP dışında olan CHP’ye olan bakış açıları da aynıdır. CHP’nin ulusalcı ve eski geleneklerinde Kürt sorununun çözümüne yönelik herhangi bir alternatif üretmediğini düşünüyor. Halk AKP’ye güvenmediği kadar CHP’ye de bir o kadar güvenmiyor. Çünkü CHP hala 80 yıllık süreci boyunca tabularını kırma gibi bir değişime girmemiştir. Kılıçdaroğlu’nun ‘Kürt sorununu ben çözerim’ demesi insanlar üzerinde büyük bir etki yaratmıyor. Kürt halkı cumhur ittifakı dışında demokrasiyi, çoğulculuğu kabul eden ahlaki ve pratik bir şekilde bunu gerçekleştirecek bir ittifak olsa ancak olumlu bakar.”
MA / Cihan Ölmez 

EN SON EKLENENLER