Şahmeran’ın hikâyesini bilemeyen var mıdır? Varsa da 13 Mayıs’tan sonra İstanbul sokaklarında, meydanlarında görünce kesin okuyup öğrenirler. Çünkü 34 Şahmeran heykeli Mecidiyeköy ve Taksim Meydanı ile Bağdat Caddesi gibi şehrin 34 simge noktasında İstabullularla buluşuyor.
Heykeller görücüye çıkmadan önce tarihi Haliç Tersanesi’nde önceki gün düzenlenen bir programla tanıtıldı. Ayrıca, tanıtım toplantısında, destansı Şahmeran hikâyesini Sıla Topçam’ın anlatımıyla dinledik. Heykeller 13 Ağustos’a kadar sergilenecek.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Artpublik işbirliği ile düzenlenen serginin küratörlüğünü Marcus Graf üstleniyor.
Şahmeran heykelinin çıkış noktası, heykeltıraş Ayla Turan’ın çağdaş formda tasarladığı ilk Şahmeran heykeli. Turan’ın, Şahmeran heykelini 34 sanatçı kendi tarzlarıyla yorumladı. Her heykel tasarımcısının verdiği ismi taşıyor.
GELİR, KIZ ÇOCUKLARINA GİDECEK
Şahmeran heykelleri sergi sürelerinin ardından eylül ayında İstanbul Vakfı’nın “Büyüt Hayallerini” projesi yararına düzenlenecek müzayedede satılacak. Elde edilecek gelirin bir kısmı kız çocukları için eğitim bursu olacak.
Katıldığımız toplantıda konuşma yapan Marcus Graf şunları söyledi: “Bu topraklara ait, binlerce sene önce yazılmış bir hikâye Şahmeran. Bir mit. Benim iki çocuğum var, çocuklarım hikâye bilemiyor.
Şahmeran’ın hikâyesi ve bu hikâyedeki önemli kavramlar olan iyileştirmek, inanmak, güvenmek, ihanet, yeniden inanmak gibi kavramların üzerinde durması nedeniyle eski bir mit olmasına rağmen aslında oldukça güncel bir konu. Bu bağlamda aslında Şahmeran’ı yeniden bu sokaklara taşıyoruz ve inanıyorum ki bazı kişiler yeniden tanışıyorlar. Bazıları ise ilk defa bu hikâye ile tanışıyorlar. Bu proje çağdaş sanatın zenginliğini, çeşitliliğini anlatıyor. Bir tarafta daha geleneksel yaklaşımları; çizim, resim. Aynı zamanda sokak sanatı, neon, kavramsal yaklaşımlar, bazıları eleştirel yapıya sahip. Bu çeşitliliği yansıtıyoruz.”