Şerzan’ın annesi: Katledenler korundukça bu acılar devam edecek

Üniversite öğrencisi Şerzan Kurt’un polis kurşunuyla öldürülmesinin üzerinden 7 yıl geçti, ancak onu vuran polis hakkında halen karar verilmedi. Kurt’un annesi Nejla Kurt, “Davaların böyle üstü kapatılıp, katledenleri korumaya çalıştıkça biz bu acıları ve ölümleri yaşamaya devam edeceğiz” dedi.

Muğla’da 12 Mayıs 2010 tarihinde ülkücü ve polislerden oluşan grubun, Kürt öğrencilere saldırısında bir polisin açtığı ateşle vurularak yaşamını yitiren üniversite öğrencisi 21 yaşındaki Şerzan Kurt’un öldürülmesinin üzerinden 7 yıl geçti, ancak onu vuran polis cezalandırılmadı. Şerzan Kurt gibi birçok çocuk ve genç, polis kurşunuyla öldürülürken, zanlıların çoğu ya hiç açığa çıkarılmadı ya da indirimler yapılarak cezadan kurtarıldı.

Şerzan’ın annesi Nejla Kurt, devletin cezasızlık politikalarıyla geçen zaman içerisinde Şerzan Kurt’tan Kemal Kurkut’a ve Silopi’de öldürülen çocuklara kadar birçok çocuk ve gencin polis ve askerler tarafından öldürüldüğünü söyledi. Kurt, çocuklarını öldürenlerin devlet tarafından korunduğuna dikkat çekerek, “Böylelikle adaletin bizden yana işlemediğini ve adaletin terazisinin bizden yana dengede olmadığını görüyoruz. Kemal Kurkut da böyle katledildi. Katili korundu” dedi.

‘ŞERZAN’DAN SONRA DAHA KÖTÜ OLAYLAR OLDU’

Şerzan’ın acısının sonrasında yaşanan her ölümle katlandığını dile getiren anne Kurt, “Bir daha bir gencin ölmeyeceği beklentisi içerisindeydik, haykırışlarımız bizim acımız son olsun demiştik. Ancak Şerzan’ın öldürülmesinin üzerinden 7 yıl geçti. 7 yıl içerisinde baktığımız zaman çok kötü bir zaman dilimine girdiğimizi görüyoruz. Asla iyi bir şeyler oldu diyemiyorum bu yüzden. Daha kötü olaylar ve sıkıntılı bir sürece girdik” ifadelerini kullandı.

‘KATLEDENLER KORUNDUKÇA…’

Cezasızlık politikası nedeniyle birçok genç ve çocuğun öldürüldüğüne dikkat çeken Kurt, yaşadıkları hukuksuz durumu şu şekilde anlattı: “İki buçuk yıla yakın bir dava sürecimiz oldu. Ancak davada şu ana kadar lehimize bir gelişme yaşanmadı. Tamamen katilin az ceza alması gibi bir süreç başlamış ne yazık ki. Şerzan’ın katiline 7 yıllık gibi bir ceza verildi. Yargıtay da bu cezayı az buldu. Daha sonra 16 yıl istendi. Bu sefer de verilen ceza Yargıtay tarafından indirim yoluna gidildi. Böylelikle adaletin bizden yana işlemediğini ve adaletin terazisinin bizden yana dengede olmadığını görüyoruz. Davaların böyle üstü kapatılıp, katledenleri korumaya çalıştıkça biz bu acıları ve ölümleri yaşamaya devam edeceğiz”

‘KADERİN ARKASINA SIĞINAMAYIZ’

Kurt, Silopi’de zırhlı aracın yıktığı evde 2 çocuğun ölmesinin ardından “kader” değerlendirmesi yapan Şırnak Valisi Ali İhsan Su’ya tepki göstererek, şöyle devam etti: “Birçok genç haksız bir şekilde öldürüldü. Niye bizim ülkemizde gençler ve çocuklar bu yoğunlukta öldürülüyor? Niye demokrasinin işlediği ülkelerde bunlar bu sıklıkta olmuyor? Bu şekilde bir ‘kader’in arkasına sığınamayız. Bir suçlu bile olsa devlet onu sağ ele geçirmeli. Çünkü yaşam hakkı kutsaldır.”

‘MAYIS AYI’NIN GELMESİNİ İSTEMİYORUM’

Barış için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini söyleyen anne Kurt, “Şerzan ve öldürülen bütün çocuklara ve gençlere yapılanların unutulmamasını ve ülkemizde yaşanan bu acıların durmasını istiyorum. Evet, giden kişiye en büyük haksızlık yapılıyor ama geride kalanlar için yaşam kaldığı yerden devam edemiyor. Mesela Şerzan Mayıs ayında öldürüldü. Bu yüzden Mayıs ayının gelmesini istemiyorum. Elimden gelse ben bu ayı 12 ay içerisinden çıkarmak isterim” dedi.

DAVADA SÜREKLİ KARAR DEĞİŞTİRİLİYOR

Şerzan Kurt davasının ne aşamada olduğunu anlatan Avukat Erkan Şenses ise 7 yıldır devam eden davada sürekli karar değiştirildiğine gidildiğini söyledi. Şenses, “Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Şubat 2015 tarihinde sanık Gültekin Şahin’i haksız tahrik altında Şerzan Kurt’u öldürmekten 16 yıl hapis cezası vererek duruşmada tutuklamıştı. Kararı hem müdahil avukatları olarak bizler hem de sanık avukatları temyiz etmiştik. Yargıtay 1. Ceza Dairesi ise sanık Gültekin Şahin’in, ‘Şerzan Kurt’la husumetinin olmadığı, öldürme amacıyla ateş etmediği ’gerekçesiyle hükmü bozdu. Yani karar Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gelip mahkeme de karara uysa sanık 12 yıl ceza alabilecekti” diye konuştu.

‘YARGITAYIN KARARINI BEKLİYORUZ’

Yargıtay’dan çıkacak kararı beklediklerini söyleyen Şenses, “Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı bu karara itiraz ederek sanığın Şerzan Kurt’u bilinçli taksirle öldürdüğü gerekçesiyle dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na taşıdı. Oysa aynı Başsavcılık Yargıtay’dan 16 yıllık hapis cezasının onanmasını talep etmişti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu hala itiraz hakkında karar vermedi. Davanın 7 yıldır sürmesi ve sanık hakkında uygulanması istenen ceza hükümleri devletin yaşam hakkı ihlallerini etkili soruşturma ödevinin de ihlali sonucunu doğurmaktadır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun vereceği karar umarız ki adalete olan güven duygumuzun zedelenmesine yol açmaz” diye ekledi.

EN SON EKLENENLER