Dr. Selma Güngör, yaz aylarında sık rastlanan rahatsızlıklara karşı saat 11.00-15.00 arasında güneşe çıkılmaması, bol bol su tüketilmesi, lifli, posalı ve beklemiş gıdalardan uzak durulması, patates ve yoğurt tüketilmesini önerdi.
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte mevsimsel hastalıklar da kendini göstermeye başladı. Hem artan sıcaklıklara bağlı olarak hem de yaz mevsiminde tüketilen besinler nedeniyle oluşan hastalıklara karşı uzmanlar uyarıda bulundu. Mevsim değişikliğiyle birlikte artış gösteren sıcaklıklara karşı önlem alınması gerektiğini belirten Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey üyesi Dr. Selma Güngör, sıcaklıklara karşı kimi önerilerde bulundu.
‘KALP HASTALARI GÜNEŞİN ALTINDA BULUNMAMALILAR’
Havaların ısınmasıyla birlikte ani hava değişikliğine bağlı olarak vücudun yeni hava sıcaklığına uyumunun zorlaştığını ifaden eden Güngör, hastaların, terlemeye bağlı olarak kaybettikleri sıvı ve tuz kaybı nedeniyle en çok yorgunluk hissinden şikayet ettiğini söyledi. Güngör, bu konuda şu uyarılarda bulundu: “65 yaş üstü ya da kalp hastası, böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği olan kişilerin yaz döneminde çok fazla dışarıda olmamaları ve güneşin altında bulunmamaları gerekiyor. Bunun dışında günde iki buçuk üç litre sıvının tansiyon kontrolüyle beraber birazcık tuz ile birlikte tüketilmesi gerektiğini öneriyoruz.”
İSHAL YAPAN BESİNLER
Güngör, yaz mevsiminde görülen mevsimsel hastalıkların sadece sıcaklığa bağlı değil, aynı zamanda bu dönemde yetiştirilen meyve ve sebzelerin tüketilmesine bağlı olarak da ortaya çıktığını bilgisini verdi. Böylece, en fazla görülen rahatsızlığın bağırsak enfeksiyonu olduğunu belirten Güngör, şunlara dikkat çekti: “Yaz döneminde ishali çok görüyoruz. Ve bunu daha çok çocuklarda görüyoruz. Bu dönemde sebze ve meyve ağırlıklı beslendiğimiz için bağırsak enfeksiyonuna fazla rastlıyoruz. Kiraz, kayısı gibi meyveler ile lifli sebzeler içerdikleri lif nedeniyle posa yapan ve ishale yol açan sebzelerdir. Bu nedenle sebzelerden kaynaklı ishal yaşanabiliyor. Yazın gıdalarda ortaya çıkan sıcaklıkta, sularda, suların korunduğu barajlar, kaplarda ve sebzelerin sulandığı sularda bağırsaklarda ishale yol açıcı mikroplar parazitler daha kolay ürüyor. Ve bunlar bizim mutfağımıza kadar gelebiliyor.”
YAZIN NE TÜKETMELİYİZ, NE TÜKETMEMELİYİZ?
Güngör, aşırı yaz sıcaklarında tüketilmesi gereken besinlere dair şu önerilerde bulundu: “Meyve ve sebzelerin hijyenliğine özen göstermeliyiz. Bol su ile yıkamalıyız. Bu dönemde öncelikle kaybettikleri sıvı ve tuzun yerine koyması çok önemli. Bunun için ben kolayca hazırlanabilen tuzlu ayran öneriyorum. Hem besleyici değeri var hem kaybettiği tuzu ve sıvıyı yerine koyma özelliği var. Posalı besinlerden uzak durmalarını, yoğurt, haşlanmış patates tüketilmeli. Muz, şeftali gibi meyvelerin tüketilmesi gerektiğini öneriyorum.”
GÜNEŞ YANIKLARI VE ÇARPMALARA DİKKAT!
Güngör, bu aylarda güneş çarpması ve güneş yanıklarına da dikkat dilmesi gerektiğini belirtti ve koruyucu güneş kremlerini, bol sıvı tüketilmesini ve gün içinde saat 11.00-15.00 arası güneşte kalınmaması gerektiğini belirtti. Güngör, deniz ve nehirlere yüzme amacıyla girilmesinin de bir takım rahatsızlıklara neden olduğunu söyledi. Türkiye’de kanalizasyon sisteminin denizler ve derelere döküldüğünü dile getiren Güngör, “Bu dereler ve göller çocukların yüzmek üzere girdikleri yerde bulunuyor. Burada çocukların hem kimyasal zehirler hem de mikroplarla karşılaşma olasılığı çok yükseliyor. O nedenle bu yerlerin kontrol edilmesi oldukça önemli” dedi.
ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER
Güngör, genel olarak yaz mevsiminde insan sağlığının korunmasına dair şu tedbirlerin alınmasını önerdi: “Bu dönemde hepimiz kendimizden daha fazla sorumlu olmak durumundayız. Mutlaka besinlerimizin temizliğine dikkat edelim. Günü planlarken öğlen dışarıda olmamaya dikkat etmeliyiz. Mümkünse toplu beslendiğimiz yerde beklemiş, önceden hazırlınmış gıdaları tüketmemeye özen göstermeliyiz. Mutlaka bol bol su tüketmeliyiz.”
