Özel savaş politikalarıyla yerle bir edilen Sûr’da devlet eliyle yıkım sürüyor. ‘Acil kamulaştırma’ adı altında kepçelerle başlanan yıkıma karşı evlerinin kapısında nöbet tutan mahalleliler, evlerinden çıkmamakta kararlı olduklarını söyledi
Savaş politikalarıyla yerle bir edilen Amed’in Sûr ilçesinin birçok mahallesinde yasak devam ederken, önceki gün de mahallelerde yıkım başladı. Öncesinde elektrik ve su kesintileri ile yurttaşlar mahalleden zorla göç ettirilmeye çalışıldı. Yurttaşlar ise yıkım kararına karşı valiliğe yürüyerek mahallelerini terk etmeyeceklerini söyledi. Asker ve polis eşliğinde mahalleye giren kepçeler, iki mahallede evlerin yıkımına başlarken yurttaşlar, yıkım politikalarına rağmen Sûr’a sahip çıkmakta kararlı.
Sûr’da özel savaş politikaları
Sûr’da başlanan yıkım ve rant politikaları yeni olmayıp 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasaklarıyla birlikte adım adım devreye sokuldu. AKP’nin savaş politikaları kapsamında 2015’ten itibaren Sûr’un birçok noktasına karakol inşa edilirken, ilçenin her yerine de bekçiler dikildi. İçişleri, emniyet ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı gibi birçok kurumun devreye sokulduğu Sûr’da, özel savaş politikalarıyla, Sûr parçalara bölünerek pay edildi.
Yıkımda hedef 2024!
104 gün süren çatışmaların ardından Sûr yerle bir edilirken, “Kentsel dönüşüm” adı altında 25 Mart 2016’da ise bu kez “Acil kamulaştırma” kararı ile birlikte Sûr’un yüzde 82’si devlet malı haline getirildi. Böylece rant ve yıkım politikaları için gerekli yasal zemin de hazırlanmış oldu. TOKİ adı altında Çevre ve Şehircilik Bakanılığı tarafından iki etap şeklinde planlanan proje kapsamında 2024’e kadar Sûr’un tamamen boşaltılacağı ve yıkımın tamamlanacağı iddia ediliyor.
Amaç Sûr’u Kürtsüzleştirmek
Birinci etap diye adlandırılan ve Haziran’da temeli atılması planlanan yerde başlayan yıkıma karşı yurttaşlar, direnmekte kararlı olduğunu söyledi. Sûrlu yurttaşlardan Sahibe Öncü, devletin rant için Sûr’u yıkmak istediğini ancak buna izin vermeyeceklerini söyledi. OHAL adı altında Kürdistan’da her alanının talan edildiğini ve parça parça satıldığına dikkat çeken Öncü, Kürdistan’ı rant alanına dönüştürme hesabı yapanlara karşı direneceklerini söyledi. Öncü, “Burada savaş var deyip de yıkım yapamazlar. Çünkü korkuyorlar aynı şeylerin yeniden olmasından korkuyorlar. Kürd’ün değil benim Sur’um olacak diyor. Gelsin de alsın görsün bakalım” diyerek tepki gösterdi.
‘Direnmekten vazgeçmeyeceğiz’
Mahalle sakinlerinden Mevide Ak ise, iktidarların kendilerini her şeyin üstünde gördüğünü kaydederek, Sûr halkı olarak yıkıma ve ranta karşı direnmekten vazgeçmeyeceklerini söyledi. Ak, Sûr’u ranta açmak isteyenlerin hayallerinin kursaklarında kalacağını söyledi.
Kültürel miras yok ediliyor
Sûr’da bir yandan evler yıkılırken, bir yandan da tarihi ve kültürel miraslar yok edildi. 4 Temmuz 2015’te UNESCO Dünya Kültür Miras listesine alınan Sûr ve Hevsel Bahçeleri de yıkım ve ranta kurban edildi. Abluka ile dört mahalle tamamen yok edilirken, Hevsel Bahçeleri ise “özel proje alanı” olarak ilan edilerek ranta açtırıldı.
Yıkıma karşı nöbet
Sûr’un Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde önceki gün başlayan yıkım sürüyor. Yıkılan evlerin molozları kaldırılırken, yıkıma başka evlerle devam edileceği öğrenildi. Elektrik ve suların kesik olduğu mahallelerde, birçok kişi evlerini terk etmezken, su ihtiyaçlarını Alipaşa İlköğretim Okulu ve Alipaşa Cami’nden bidonlarla sağlamaya çalışıyor. Kesintilere tepki gösteren yurttaşlar, bu şekilde cezalandırılmayı kabul etmeyeceklerini dile getirdi. Yurttaşlar evlerinin kapısında kepçe nöbeti tutarken, evlerinden çıkmamaya kararlı olduklarını söyledi.
Medine Mamedoğlu/Amed-Şûjin