Tarihin en ağır saldırısı altında

Dünyada biyoçeşitlilik açısından büyük öneme sahip Amazon bölgesinde, doğal yaşamın ve bu yaşamın parçası yerlilerin, “tarihin en kötü saldırısıyla” karşı karşıya olduğu belirtiliyor.

Kar amacı gütmeyen yardım örgütü Amazon Watch’un İcra Direktörü Leila Salazar-Lopez, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölge hükümetleri ve kar elde etmeyi önceleyen şirketler tarafından Amazon ormanlarının ve yerli halkın, hakları ve çevre açısından “tarihin en kötü saldırılarına” maruz kaldığını, bunun ekosisteme büyük zarar verildiğini söyledi.

Salazar-Lopez, “Amazon’dan Arktik’e kadar kirli endüstriyel gelişme ve insanların açgözlülüğü hassas ekosistemi tahrip ediyor, toprağa bağlı topluluklara zarar veriyor.” diye konuştu.

Amazon yerlileri ve yağmur ormanları arasındaki bağa dikkati çeken Salazar-Lopez, Amazon’un binlerce yıldır 8 Güney Amerika ülkesinden en az 400 farklı yerli topluluğa ev sahipliği yaptığını vurgulayarak, bu bağın bölgenin zengin biyoçeşitliliğini koruduğunu söyledi.

“İKLİMİ KORUMANIN EN ETKİLİ YOLU”

Salazar-Lopez, Amazon yerlilerinin haklarını savunmanın yalnızca “ahlaki bir zorunluluk” değil aynı zamanda iklim dengesini sağlayan Amazon bölgesini ve iklimi korumanın en etkili yolu” olduğunu vurguladı.

Lopez ayrıca, bunu ormanların karbon depolama kapasitelerinin arttırırken, karbondioksit emisyonunu ve ormansızlaşmayı azaltacak en etkili strateji olarak tanımladı.

Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun sosyo-çevre politikalarının da yağmur ormanlarına zarar verdiğini dile getiren Lopez, Bolsonaro hükümetinin, göreve başladığından bu yana Amazon’un ekolojik bütünlüğünü ve bölge insanının esenliğini korumak için asli sosyo çevresel standartlara darbe indirdiğini kaydetti.

EN SON EKLENENLER