Açılır açılmaz adını işkence ile duyuran Tarsus T Tipi Kadın Kapalı Cezaevinde tutukluları ziyaret eden Avukat Tugay Bek,”Cezaevi idaresi siyasi tutuklu ve hükümlülerinin iradesini kırmak için sistematik bir kötü muamele uyguluyor” dedi.
Yapımı yeni biten Tarsus Kampüs Cezaevi içerisinde bulunan T Tipi Kadın Kapalı Cezaevi her gün işkence iddialarıyla gündeme geliyor. 20 Haziran’da sevk edilen 80 kadın tutukluya yönelik işkence ve kötü muamele ilişkin tutuklularla görüşen Adana Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu Başkanı Avukat Tugay Bek, sevk sırasında kötü muameleyi teyit etti.
ASKER: BOŞUNA İTİRAZ ETMEYİN, KAYIT YOK
Cezaevi’nde görüşme yaptığı tutuklulardan birinin KHK ile kapatılan Azadiya Welat Gazetesi çalışanı Şirin Çoban olduğunu belirten Bek, kendisine anlatılanları şöyle aktardı: “Arkadaşlarımız ring aracında rütbeliler tarafından hakaret ve darba maruz kaldı. Ring aracında kamera vardı. Asker bizi darp ederken, ‘Boşuna itiraz etmeyin. Kayıt yok’ dediler. Yeni cezaevine gelirken asker ve gardiyanların hakaretlerine ve darbına maruz kaldık. Ring aracında bindirilip, arama odasına götürülen herkes orada darp edildi. Tekme tokat dayak yedik. Zaten yeni cezaevine gelmeden önce bize, ‘Göreceksiniz. Size yeni cezaevinde göstereceğiz’ diyorlardı. Çenemin rahatsızlığını bildiği için Aslıhan ismindeki gardiyan çenemi sıktı. Hiçbir kişisel eşya verilmiyor. Kıyafet, TV ve hiçbir şey verilmiyor. Su 10 gün sonra verildi. Sayım sırasında ayağa kalkma dayatılıyor. Kağıt ve kalem verilmiyor. Ring aracında ‘Ölürüm Türkiye’m’ yazısı yazılmış. Çeşmeden su bugün akmaya başladı. O da kısıtlı bir şekilde veriliyor. Günde bir damacana su veriliyor. Hasta arkadaşlarımız revire çıkarılmıyor. Gençler ayrı ring araçlarına konularak darp edildi.”
‘BU DURUM HİZAYA GETİRME OPERASYONUDUR’
Tutuklulara saldırı ve işkencenin planlı olduğuna dikkat çeken Avukat Bek, görüşmede tutuklu ve yakınlarına yönelik darp sırasında sivil polisin de olduğu bilgisinin verildiğini söyledi. Henüz bitmemiş cezaevine ilişkin birçok sorunun olduğunu vurgulayan Bek, “Bu durum hizaya getirme operasyonudur” dedi.
Cezaevi idaresinin, “kurallar nasıl başlamışsa öyle gider” yaklaşımı üzerinden hareket ettiğine dikkat çeken Bek, şunları dile getirdi: “Cezaevi idaresi siyasi tutuklu ve hükümlülerinin iradesini kırmak için sistematik bir kötü muamele uyguluyor. Bu uygulamanın hiç bir şeye hizmet etmediği de görülmelidir. Zaten cezaevi koşulları son derece ağır. Bu şekilde ekstra bir kötü muamele olsa olsa gerilimi artırır.” Olayın takipçisi olacaklarını sözlerine ekleyen Bek, kötü muameleye ilişkin tutuklular adına suç duyurusunda bulanacaklarını söyledi.