Türk bankalarında ‘batık kredi’ endişesi

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, geçen hafta Türk bankalarının 2020 yılı sonu itibarıyla batık kredi oranlarında yüzde 7-8’e çıkacağını açıkladı. Kasım 2019 itibarıyla yüzde 5,23 olarak gerçekleşen batık kredi oranı, böylelikle 2008 krizi seviyelerine ulaşmış oldu. Aralık 2019 itibarıyla Türk bankalarındaki toplam kredi hacmi ise 2,5 trilyon TL civarında. Fitch’in öngörüsünün gerçekleşmesi halinde 2020 sonuna kadar yaklaşık 200 milyar TL’lik kredi borcu ‘batık’ yani ödenemez hale gelecek.

Bir yanda borçlarını ödeyemediği için iflas eden on binlerce şirket, diğer yanda bankaların bozulan bilançoları sorunu büyürken, hükümetin 2020’de bu konuda atacağı adımlar merak konusu. Türkiye ekonomisinin yumuşak karnı haline gelen şirket borçları ve batık kredi sorununu beş soruda derledik:

‘Batık kredi’ nedir? 

Vadesi gelmiş olmasına rağmen borçlu tarafından ödenmeyen, takibe alınmış, borçluya ödemesi için bildirimde bulunulmuş olmasına rağmen ödenmeyen kredilere geri dönmeyen krediler (NPL), ya da bir başka deyişle ‘batık kredi’ deniyor. Bankalar ortalama iki veya üç yıl içerisinde tahsil edemedikleri alacaklarını varlık yönetim şirketlerine devreder. Türkiye’nin son açıklanan 2019 üçüncü çeyrek verilerine göre gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYH) yani bir yıl içinde ülke içinde üretilen tüm mal ve hizmetlerin değeri kabaca 1 trilyon TL olarak gerçekleşti. Dolayısıyla 2020 sonunda batık kredilerin toplam kredilere oranının yüzde 7-8’lere çıkması halinde, GSYH’nin beşte biri kadar bir miktar kredi batmış olacak. Gerek yurtiçindeki durgun talep gerekse ihracatta ciddi bir ilerleme olmaması, şirket borçlarının ve özellikle batık kredi miktarının yakın gelecekte daha da artacağına işaret ediyor.

EN SON EKLENENLER