Cinsel saldırıya verilen beraatın gerekçesi: Hayatın akışına uygun değil!

Mardin’de M.B’ye (21) cinsel saldırıda bulunan özel harekat polisi B.K., “Nitelikli cinsel saldırı” suçundan 12 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasının ardından hakkında beraat kararı verilmişti. Mahkeme, verdiği B.K. hakkında verdiği beraat kararının gerekçesini açıkladı. Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 19 sayfalık gerekçeli kararda, olaya ilişkin sanık, tanık ve M.B.’nin ifadelerine yer verdi.

Sistematik cinsel saldırıya maruz bırakılan M.B.’nin sonraki beyanlarında ifadesini baskı altında verdiğini belirtmesine rağmen, mahkeme kolluk beyanının avukat huzurunda alınması ve katılanın kovuşturma aşamasındaki beyanında baskı yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını öne sürdü. Mahkeme gerekçeli kararda şu iddialarda bulundu: “Öte yandan katılanın beyanlarının bir kısmının hayatın olağan akışıyla bağdaşmadığı, mesela katılan sanığın kendisini zorla ve rızası dışında ilişkiye girdiğini beyan etmesine rağmen sanığın evinde, ilk cinsel saldırıdan sonra aşağıya indikten sonra çevreden bir yardım isteme ya da yetkili makamlara haber verme yerine kapının önünde oturup sigara içmesi daha sonra tekrar cinsel saldırıya uğradığı eve kendi rızasıyla çıkması ve hiçbir şey olmamış sanığın yatak odasına geçmesinin hayatın olağan akışını uygun olmadığı soruşturma aşamasındaki beyanlarıyla kısmen çelişkili olduğu.”

M.B.nin cinsel saldırı olayından sonra Mardin Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğü’nden yapılan muayene ardından alınan raporda, M.B’nin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir derece yaralandığı belirtildiği halde hemen olay sonrası Mardin Devlet Hastanesince verilen raporda ise M.B. üzerinde darp ve cebir izine rastlanmadığı iddia edildi. Hastane kayıtlarına göre, M.B.’nin gece saatlerinde alkol alımı sonrası senkop şikâyeti ile hastaneye başvurduğu, tedavi sürecini tamamlanmadan hastaneyi izinsiz olarak terk ettiği ileri sürüldü. Olaydan 1 gün sonra 11 Mayıs 2017’de Mardin Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nde M.B.’nin jinekolojik pozisyonda yapılan hymen muayenesinde, M.B.’nin cinsel saldırıya maruz bırakıldığı yönündeki beyanını doğruladığı kaydedildi. Öte yandan olayın hemen sonrasında hastaneye gelen M.B’nin ısrarla genital muayeneyi kabul etmediğini ve buna ilişkin katılanın imzasını taşıyan tutanak düzenlendiği ifade edildi.

Cinsel saldırıya maruz kalan M.B’nin cep telefonu üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan rapordaki bulgulara ilişkin mahkeme skandal sayılabilecek şu değerlendirmelerde bulundu; ““Katılanın cep telefonu üzerinde yapılan dijital inceleme sonrası düzenlenen bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere katılanın kişi listesinde birçok meslekten birçok erkek şahsının isminin kayıtlı olduğu,  kayıtlardan birinin ‘kızlık’ şeklinde kayıt edilmiş olduğu…”

Mahkeme cinsel saldırı sağının beraat gerekçesine şöyle açıkladı: “Yukarıda açıklanan hususlar hep birlikte değerlendirildiğinde; katılanın ve tanıkların çelişkili ve olayın oluşumuna, hayatın akışına uygun olmayan soyut beyanları dışında sanığın olay günü katılan ile rızası dışında cinsel ilişkiye girdiğine ve istinat edilen suçu işlediğine dair savunmasının aksine her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden, evrensel bir ceza hukuku genel ilkesi olan ‘kuşkudan sanık yararlanır’ prensibi de nazara alınarak 5271 sayılı CMK’nin 223/2-e maddesi gereğince sanığın beraatine karar verilmesi gerekmiş sonuç olarak, iddia makamının mütalaasını aykırı ve oybirliğiyle hüküm kurulmuştur.”