‘Kadının medyaya katılımı’ konulu çalıştay düzenlendi

Gazete Şûjin’in öncülüğünde “Kadının Medyaya Katılımı” başlıklı 2 günlük çalıştay düzenleniyor. Çalıştayın ilk gününde medyada eril ve cinsiyetçi dil tartışıldı.

Basın alanının en önemli sorunlarından biri olan eril ve cinsiyetçi dile karşı “Medyanın diline çuvaldız niyetine” sloganı ile yola çıkan kadınların kurduğu Gazete Şûjin, Diyarbakır’da 2 gün sürecek “Kadının Medyaya Katılımı” başlıklı çalıştay düzenliyor. Operation bin 325 ile İsveç Enstitüsü’nün katkılarıyla gerçekleşen çalıştayda, “Savaş ve çatışma sırasında kadın hakları”, “Barış gazeteciliği”, “Eril ve cinsiyetçi dile alternatif nasıl oluşturulur?”, “Kadın ve çocuk odaklı haberler nasıl yazılmalı?” konuları üzerine sunumlar yapıldı. Çalıştayın açılış sunumunu yapan Gazeteci Evrim Kepenek, kadınların basın alanında yaşadığı sorunlara değindi.

SİBEL YÜKLER: KADIN BAKIŞ AÇISI HABER DİLİNE DE YANSIYOR

Gazeteci Sibel Yükler de, medyada en sık kullanılan eril ve cinsiyetçi dili örneklerle anlattı. Konu başlıkları altında bazı ana akım medyanın yaptığı haberler üzerinden “Haber nasıl olmalı” diyen Yükler, “Kadınlar basın alanında her zaman arka planda bırakılıyor. Çatışmalı bir olay varsa erkek muhabir gider, ilgi çekici bir haber varsa erkek gider, toplantılarda kadınlar dinlenmez ve erkeklerin oluşturduğu bir topluluk haberler ile ilgili kararlar alır. Kadınların basın alanında var olmalarından hoşlanmıyorlar. Aslında kadınların yaşamın hiçbir yerinde olmasından hoşlanmıyorlar. Bu nedenle çalışma ortamında kadınlara bakış açıları elbette yaptıkları haberlerin diline de yansıyor. Bir kadının tecavüze uğramasını ilgi çekici bir haber olarak vermeye çalışan ana akım medya, ‘kadın’ terimini kötü kadınlar için, ‘bayan’ terimini ise iyi kadınlar için yazıyor. Kadın ve bayanı bile bu şekilde ayırıyorlar” sözlerine yer verdi.

‘ERİL DİL ERKEKLİKTEN ÇIKAR AMA…’

Yükler, ana akımın yaptığı hataları ve cinsiyetçi dili değerlendirerek muhalif ve özgür basın içindeki eril dili de sinevizyonda fotoğraflar ve örnekler üzerinden anlattı. Haberlere münferit yaklaşıldığını ve yeterince politikleştirilemediğini belirten Yükler, “Genellikle erkek olmakla ilişkilendirilen davranış ve söylem biçimleri olarak zannediliyor. Eril dil erkeklikten çıkar ama sadece erkekte olmaz” dedi.

‘GAZETECİLERİN YAPTIĞI İŞ ZOR BİR İŞTİR’

Avukat Reyhan Yalçındağ ise, şunları söyledi: “Gazetecilerin yaptığı iş çok tarihi bir iştir. Newroz günü Diyarbakır’da polislerin katlettiği Kemal Kurkut olayında Abdurrahman Gök’ün çektiği fotoğraflar olmasaydı belki şuan hepimiz devletin istediği gibi Kemal’i canlı bomba olarak bilecektik. Gök’ün çektiği fotoğraflar sayesinde aslında söylenenin aksine Kemal’in sivil olduğunu, Newroz için alana gelmiş bir genç olduğunu öğrendik. Bu nedenle gazetecilerin yaptığı işin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Size dönük saldırılar çok fazla çünkü birçok şeyi siz teşhir ediyorsunuz. Bu yüzden sizi susturmak istiyorlar. Sizin bu baskılara karşı verdiğiniz mücadele ise süreç açısından değerli ve önemli.”
Çalıştay, yarın basına kapalı olarak devam edecek.

EN SON EKLENENLER