Rojava Kadın Adalet Meclisi ile yeniden muhakeme

“Mahkeme” sözcüğü genelde sevimsiz gelir kulağa. Etimolojik olarak aynı kökten gelen ‘muhakeme’ de yaşadığımız ortak eksikliğimizden olsa gerek sevmeyiz mahkeme sözcüğünü. Bir de ulus devletlerin mahkeme konusunda erkekçe ve zalimane ahkam kesip adaletsizce mahkum ettiğini düşününce aksini hissedesi gelmiyor insanın. Adalet tanrıçalarının gözünü kapayıp, terazilerinin altına sakız yapıştıran mahkemelerin, vicdan ve insan hakları olgusuna attıkları tekmelerle karartılan yaşamların sayısı ortada.

Benim bahsetmek istediğim mevzu mahkeme sözcüğüne bakış açısını değiştirecek bir husus. Ezilen halkların umudu olan Rojava’da vuku bulan ‘Kadın Toplumsal Adalet Meclisi’nden’ bahsetmek istiyorum dilim döndüğünce.

Beyaz tülbentlilerden devralınan miras

Adaletsizliği amentü belleyen erkek aklın atını koşturmak için adalet sahasında başlattığı maraton, Kadın Devrimi olarak da bilinen Rojava Devrimi ile bir kez daha kesintiye uğradı. Erkek aklın adaletsizce dayatmalarına dur denildiği yerden, yani ‘Kadın Toplumsal Adalet Meclisleri’nden anektodlar paylaşmaya çalışacağım. Beyaz tülbentini ortaya atınca biten kavgaların çok kez tanığı oldu bu topraklar. Kadınların iradesi ile en halledilmez denilen sorunlar çözüme kavuştu birçok kez. Kangrene dönüşen sorunlarda kadınlar, bir doktor hassasiyetiyle tedavi etti zorlu yaraları, bir can yitmesin, haktan yana dönsün çark diye.

Böylesi kadınların yarattığı değerler ile inşa oldu Rojava Kadın Adalet Meclisi. Cizîrê ve Kobanê kantonlarında örgütlü olan Adalet Meclisi’nin Efrîn’de de hayata geçirilmesi için çalışmalar yürütülüyor. Cizîrê Kantonu’nda 15 kent ve kasabada Adalet Meclisi çalışmaları yürütülüyor. 2016 yılının Temmuz ayında ilanı yapılan Rojava Kadın Adalet Meclisi, 4 ayını tamamladı.

Üç kurum ile koordineli çalışıyor

Henüz sistemini yeni yeni inşa eden meclis, Mala Jin, Sulh Komiteleri ve Adalet Divanları üzerinden kurulan bir sistemle yürüyor. Bu kurumların temsilcileri, meclis çatısı altında birlikte hareket ediyor. Tabi ki bahsi geçen kurumların tek çalışması bununla sınırlı değil. Her kurum kendi çalışmalarını yürütüyor. Demokratik Özerklik Yönetimi’nin 2012 yılında çıkarılan Kadın Yasası ile birlikte ‘kadına karşı şiddet, çoklu evlilik, çocuk yaşta evlilik’ vakalarına dair yaklaşımlar yasalarla güvence altına alınmış durumda.

Yaşam alanlarında, aile içinde sorun yaşayanlar, öncelikle mahalle komünlerine başvuruyor. Her komüne bağlı olarak faaliyet yürüten Sulh Komiteleri, sorunları çözümlüyor. Sulh Komiteleri’nde halledilemeyen sorunlar ise Mala Jin’e havale ediyor. Mala Jin’in devreye girmesi ardından sorunların halledilmemesi durumunda Kadın Adalet Meclisi sorunu devralarak sulh ve ortak akıl esası ile çalışma yürütüyor.

Sulh olgusu esas alınıyor

Kadın Vakfı, Kadın Sığınma Evi, Adalet Konseyi ve Kadın Konseyi ile birlikte çalışmalarını yürüten Kadın Adalet Meclisi bünyesinde kapitalist hukuk algısının zihinlere aşıladığı gibi yargılama, şerhler koyma gibi bir durum söz konusu değil. Özellikle sorunun yaşandığı alanda sulha kavuşturulmasını öngörüyor. Yasaların, kadın haklarını savunulmasında bir eksiklik yaşanıp yaşanmadığını denetleme misyonunu da üstlenmiş durumda.

Mahalle komünlerine her ay getirilen ortalama 50 toplumsal sorundan yaklaşık 15’i Kadın Adalet Meclisi’ne sevk ediliyor. Kadın Adalet Meclisi, özellikle kadını direkt ilgilendiren sorunlarda taraf da olabiliyor. Kadın Meclisi gelen sorunların ele alınması sonrasında görüşlerini belirtiyor.

Çözüme eğitim desteği

Kadınların görüşleri Genel Adalet Divanı’na aktarılıyor. Burada halkın huzurunda yapılan platformlarla yasaların ve halkın önerileri doğrultusunda ceza uygulanıyor. Burada ehemmiyetle belirtilmesi gereken husus şu, tüm komün, sulh komitesi, divan ve meclislerde hedeflenen, sulhu sağlamak. Kadın Adalet Meclisi’ne bağlı bir ceza infaz kurumu yok. Meclise gelen sorunların çözümüne göre, Kadın Vakfı’nın da desteği ile eğitim çalışmalarına dahil oluyor, yine Amara Psikolojik Danışma Merkezi’nde psikolojik destek sağlanıyor.

‘Erkek adaletine güvenmiyoruz’

Kadın Adalet Meclisleri kadınlar için önemli bir adım ve merci olabilir, fakat organizeli bir şekilde çalıştığı mahalle komünleri, sulh komiteleri ve Mala Jin’ler erkeklerin de uğradığı kurumlardan oluyor. Trafik kazaları, miras kavgası, komşu kavgası gibi sorunlarda erkekler, kadınların, sorunları çözmesini istiyor. Bu kurumlarda kadınların en sık duyduğu cümle şu oluyor: “Erkeklerin adaletine çok güvenmiyoruz.” Yine devrim süreci içerisinde hem kadın yasasının çıkışı hem de kadınların toplumsal adalet kurumları içerisinde yer almaya başlaması ardından kadına karşı şiddet, çocuk yaşta evlilik gibi vakalarda gözle görülür bir azalma var.

En fazla saldırıya uğrayan kurum

Devrim sürecinde erkeklerin en fazla saldırıda bulunduğu, tehditler alan kurum, uzun süre Kadın Adalet Meclisi işlevi gören Mala Jin’ler oldu. Qamişlo’da Mala Jin’de aktif bir şekilde çalışmalarını yürüten annelerin evlerine silahlı saldırılar gerçekleştirildi, tehditler savuruldu. Özellikle çok evliliğe karşı çıktığı için kurum, erkekler tarafından atılan ses bombalarının hedefi oldu. Toplumsal hafızaya kazınan yargılar, kısa bir süre içinde çözümlenmekten uzak olabilir. Fakat kurumların bu kadar saldırı ile yüz yüze kalmış olması da yürütülen çalışmaların demokratik ulus zihniyetinin yaşamsal kılınması noktasında ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor. Erkek egemen aklın kendini koşturma çabalarına çelme takan Kadın Adalet Meclisi ve Mala Jin’ler, tüm saldırılara rağmen çok evliliğin ve kadına karşı her türlü şiddetin önünü alarak kadınların başvuru ve çözüm bulduğu merkezlere dönüşme yolunda emin adımlarla ilerliyor.

Özgürleştirilen alanlardan talep

Rojava topraklarında YPG/YPJ ve QSD savaşçıları tarafından özgürleştirilen yerlerde özellikle Arap halkının da yoğunlukta yaşadığı Şedade, Til Berak, Hol ve Minbic gibi kentlerde Mala Jin’lerin açılması ve yaşadıkları sorunların Kadın Adalet Meclisi bünyesinde çözülmesi için merkezler kurulmasını istiyorlar. Kuzey Suriye ve Rojava’da de-facto olarak uygulanan toplumsal özler, Demokratik Özerklik Sistemi ile yeniden vücut buluyor.

Kadın adaleti devrime ses veriyor

Annelerin, kadınların adalet duygusu ile toplumsal alana bakış açısının meyvelerini verdiği Kadın Adalet Meclisi bünyesinde kadınlar, vicdanın devrimine ses veriyor. Devletli erkek aklın örtbas etmek istediği kadın adaleti sömürülmek ve yok sayılmak istediğinde başlayan kırımlar, katliamlar ve yalanlara Rojava Kadın Adalet Meclisi’nde dur deniliyor.

Umut Şerzan /Qamişlo-Anha

EN SON EKLENENLER