Türkiye Kadın Meclisi: Hedef Türkiye’nin 81 ilinde örgütlenmek

Kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarına karşı Türkiye’nin 81 ilinde örgütlenmeyi hedefleyen Türkiye Kadın Meclisi, hayatın her alanında mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.

Yaklaşık 30 ilden 500’ü aşkın kadının katılımı ile 11 Mart’ta düzenlenen Türkiye Kadın Meclisi toplantısını ve sonrasında yayınlanan sonuç bildirgesini İstanbul Kadın Meclisi Üyesi Melek Önder değerlendirdi. Türkiyeli kadınların gündeminde olan her şeyin toplantıda değerlendirildiğini hatırlatan Önder, “Kadın cinayetlerinden, kadın istihdamına; ülkenin geleceği için önemli olan seçimlerde biz kadınların ne yapacağından, toplumun her kesiminden kadına ulaşmanın yollarına kadar pek çok konu konuşuldu ve öneriler yapıldı” dedi.
‘HEDEF 81 İLDE ÖRGÜTLENMEK’
Her düşünceden, yaşam tarzından ve yaştan kadının bir araya geldiğini ve bütün kadınların derdinin aynı olduğunu ifade eden Önder, “Hepsi modern haklarına sonuna dek sahip çıkıyor. Tüm bu saldırıların bire bir muhatabı olarak hukuki, insan haklarını yaraşır çözümler istiyorlar” diye belirtti. En somut ve acil haliyle bir çok kararın ortaya çıktığının altını çizen Önder, alınan kararları şu şekilde sıraladı: “Kadına şiddete, çocuk istismarına karşı kadınlar asla yalnız yürümeyecek diyerek kadın cinayetlerine ve çocuk istismarına karşı hep beraber örgütlü bir şekilde hareket etmek. İhtiyaçlar üzerine belirli komiteler kurmak. Türkiye’nin 81 ilinde olmak üzere tüm ilçelerinde üniversite ve liselere kadar Kadın Meclisi kurmak. Türkiye Kadın Meclisi toplantısının kararları ve dışındaki önerileri toparlamak, iller arası koordinasyonu sağlamak üzere Türkiye Koordinasyonu kurmak. Türkiye Kadın Meclisi toplantısının düzenli bir şekilde yapmak.”
‘HAYATIN İÇİNDE OLMAYA VE MÜCADELEYE DEVAM’
Kadın Meclisleri olarak bundan sonra izleyecekleri yol ve yönteme dair de Önder şunları belirtti: “Bugüne dek olduğu gibi bundan sonra da gerek davaları takip ederek, gerek bize uygulanmak istenen baskılar karşısında eylemlerde, toplantılarda mücadele etmeye devam edeceğiz. Mücadelemizi tüm üniversite, şehir ve sokağa yayarak vereceğiz. Kurduğumuz ve kuracağımız meclislerde her dünya görüşünden, yaştan, meslekten tüm kadınlara eşit söz hakkıyla tüm sorunlarımızı ve çözümlerimizi konuşmaya devam edeceğiz. Hayatını kaybeden Alara Karademir arkadaşımızın şüpheli ölümünün aydınlatılması için üniversite önünde yaptığımız eylemler gibi eylemler yapmaya; öldürülen kadın arkadaşlarımız için sessiz kalmamaya; kadınları sahnede istemeyen İsmail Kahraman’a ve tüm kadın düşmanlarına karşı sahnelerde, ofislerde, her yerde; hayatın içinde olmaya ve kadın düşmanlarına karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.”
‘KADIN VE ÇOCUKLAR LEHİNE YASALARI HATIRLATMALIYIZ’
Önder, kadın ve çocuklara dönük saldırıların pervasızlaştığı bir süreçte Türkiye Kadın Meclisi’nin üstleneceği rol ve misyonun, siyasi iradeye, kadın ve çocuklar lehine çıkarılan yasaları hatırlatmak olduğunu söyledi. Kadın ve çocuklara yönelik saldırıların azalması için siyasi irade konulması gerektiğini söyleyen Önder, “Hükümet kadın cinayetlerini durdurmak, çocuk istismarını durdurmak için iradesini koyup, var olan kanunları uygulayıp, cezasızlığın önüne geçtiğinde indirimler uygulanmadığında biz kadın cinayetleri ve istismarların engellenebileceğini biliyoruz” dedi.
 Eylemleriyle yasaların uygulanması için mücadele edeceklerini dile getiren Önder, “Kadına yönelik şiddete karşı İstanbul Sözleşmesi’nin hükümlerini hatırlatacağız. Türkiye’de eskiden de var olan koruma kanununun çağa gerçekçi şekilde uyarlanmış hali 6284 sayılı koruma kanunun etkin uygulanması için hükümete baskı yapmaya devam edeceğiz .Çünkü 6284 Sayılı Kanun kısa vadede kadınların korunması  için çok önemli ve bir şifre. Biz bunu her yerde söylüyoruz, eylemlerini yapıyoruz. Kadın düşmanlarına karşı sosyal medya ve meydanlardan da mücadelemizi sürdüreceğiz” diye belirtti.
Şiddete ve çocuk istismarına karşı toplumsal tepkilerin büyümesi ve kadınların bu doğrultuda bilinçli bir şekilde hareket etmesiyle kazanımlar elde ettiklerine dikkat çeken Önder, Haklarımızı özgürce kullanabilmek için adliyelerde, mahkeme, toplantı salonlarında, sokaklardayız” dedi.
‘ARTAN BASKI VARSA MÜCADELEMİZ DE VAR’
Son dönemde kadına yönelik artan baskıdan kaynaklı kadınların bu kadar öfkeli ve hareket halinde olmasının tesadüf olmadığına vurgu yapan Önder, “Ülkede şiddet ortamı arttıkça, kadınlar da bundan etkileniyor. Televizyonlarda diziler her gün kadınlara dayak atan, şiddet uygulayan karakterlerle dolu. Neredeyse her gün bir din adamı çıkıp kadın ya da çocuklara yönelik düşmanca açıklamalarda bulunuyor. Kadın katillerine indirimler uygulanıyor. Kadına yönelik suçlar karşısında önleyici konumda, onaylamayan ve engelleyen konumda olamazsınız bu şiddetin dozunun artması şaşırtıcı olmaz. Devlet yetkilileri, siyasiler kadına şiddet karşısında net bir şekilde durmalıdır. Ama bırakın karşısında durmayı, kendileri destekliyor. Başkanı İsmail Kahraman’ın kadın sanatçıları üstelik Meclis çatısı altında sahneye çıkartmadığını öğrendik. Bunu kabul edebilir miyiz? Elbette etmiyoruz. Hiç bir kadın etmez. Kadınları hayattan çekmeye, evlere kapatmaya çalışırsanız erkek şiddetini körüklersiniz. Ama biz kadınlar buna izin verecek değiliz. Artan baskı ortamı varsa mücadelemiz de var” dedi.
‘BİR ARADA BAŞARABİLİRİZ’
Kadınların asla yalnız olmadığını ve yalnız yürümeyeceklerinin altını çizen Önder son olarak,  “Dünya’nın yarısı olan kadınlar olarak kimsenin haklarımızı elimizden almaya gücü yetmeyecektir. Ama bunu ancak bir arada başarabiliriz. Bu yüzden tüm kadınları bulundukları illerde, ilçelerde; üniversitelerde Kadın Meclisleri’ne üye olmaya, Kadın Meclisleri’ni kurmaya çağırıyorum” diye konuştu.
MA / Necla Demir 

EN SON EKLENENLER