Yeşil Sol Partili kadınlardan Aysel Tuğluk için çağrı

 Aysel Tuğluk, hasta tutsaklar ve cezaevlerinde artan hak ihlallerine karşı açıklama yapan  Yeşil Sol Partili kadınlar, cezaevlerindeki ihlallere kaşı herkesin sorunlu olduğunu vurgulayarak, Aysel Tuğluk ve tüm hasta tutsakların serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İzmir Kadın Meclisi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eski Eş Genel Başkan Yardımcısı ve ağır hasta tutsak Aysel Tuğluk ile tüm hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla partilerinin İzmir İl Örgütü’nde basın toplantısı düzenledi. “Aysel Tuğluk için geç olmadan adalet” yazılı pankartın bulunduğu açıklamada basın metnini partinin İzmir İl Eşsözcüsü Yeşim Aslan okudu.
‘Sorumluları göreve davet ediyoruz’
Cezaevlerindeki sağlık ve bakım hizmetlerine erişimin engellenmesine dikkat çeken Yeşim, “Hukuk ve tıp gibi binlerce yılın ve insanlığın ortak değerleri üzerine inşa edilmiş, insanların ve toplumların sağlığı için yararlı olduğu müddetçe saygınlık ve meşruluk kazanan, etik değerlerle çevrelenmiş kurumların daha fazla yıpratılmaması için sorumluları göreve davet ediyoruz” çağrısı yaptı.
‘Sırf kadın olmak bile hukukun dışına atılmaya yetiyor’
Kadınların eril, militarist, muhafazakâr bir toplumsal düzen içinde mücadele verdiğini kaydeden Yeşim, kadınların şiddetin her türlüsüne maruz kaldığını dile getirdi. Yeşim, “Sırf kadın olmak bile hukukun temel ilkelerinin dışına atılmaya yeter sebep olabiliyorken, bir de üstüne gözden çıkarılarak, ‘normal’in dışında tanımlanmanın, yaptırımların etkisini ve keyfiliğini artıracağını, onu uygulayanların daha da hoyratlaşacağını kestirebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
Yeni cezaevleri
“Cezaevlerinin, adalet sisteminin bir unsuru olarak değil, politik iktidarı tutsak bedenler üzerinden inşa eden şiddet araçları olarak işlev gördüğünü” belirten Yeşim, “Tutuklu ve hükümlülerin sayısı AKP-MHP iktidarı döneminde misliyle artmıştır. Sürekli yeni cezaevi müjdesi veren iktidar, türlü türlü yeni cezaevleri inşa etmekte, cezaevlerinde kapasite arttırmakta, kampüs cezaevleri deneylerine girişmektedir. Siyasal iktidar baş edemediği, çözüm üretemediği tüm sorunları kısa dönemde bu şekilde bastırmayı seçmektedir” dedi.
‘Cezaevlerine karşı tüm yurttaşlar sorumludur’
Cezaevlerinde koşulların gün geçtikte kötüleştiğinin altın çizen Yeşim, “Mahpusların akıbeti konusunda açıklık ve şeffaflık ortadan kalkmakta, cezaevleri toplumsal her türlü denetim mekanizmasına da kapatılmaktadır. Oysa mahpusların yaşam, sağlık, eğitim, çalışma ve gelişme haklarının, insanlık onurunun korunması temel ilkesinden taviz verilmeden karşılanması en temel evrensel insan haklarından biridir ve devletin sorumluluğundadır. Cezaevlerinin koşulları, yönetim biçimi ve düzeni konusunda bilgi sahibi olmak, düzeltme talep etmek ise çağdaş demokrasilerde tüm yurttaşların görev ve sorumluluğudur” şeklinde konuştu.
Şiddet ve ihlaller arttı
Yeşim, cezaevlerinde şiddet, sürgün, tecrit, intihara sürüklenme, ağır hastalıklar, kanser ve ölümlerin son yıllarda dikkat çeken bir düzeyde arttığını vurgularken, “Hükümet yetkilileri, Adalet Bakanlığı ve yetkisi olan adli görevliler cezaevlerindeki sağlık sorunları konusunda suskun kalmakta, içeride olanlar konusunda bir rahatsızlık duymamaktadır. Cezaevleri, ancak içerideki nüfusun, dışarıda sesini duyurabilecek olanakları oluşursa ve bu kişilerin sorunları toplumun vicdanında derin yaralar açarsa konuşulmaktadır. Hasta tutsaklar çoğu zaman kaderine terk edilmekte, mahpuslar ancak artık tedavi edilemez noktalara geldiği zaman yoğun kamuoyu baskısı olursa fark edilmekte, bir kısmı ise içeride sağlık ve bakım hizmeti olanaklarından mahrum bir şekilde yaşamlarını yitirmektedirler. Çoğu mahpus, bir daha asla eski sağlığına yeniden kavuşamayacak bir şekilde zarar görmektedir” dedi.
‘Aysel Tuğluk ve tüm hasta tutsaklar serbest bırakılmalı’
Aysel Tuğluk’un da ağır hasta olmasına rağmen tutsak edilmeye devam edildiğine dikkat çeken Yeşim, sözlerini şöyle sürdürdü: “Cezaevinde kalamayacağına dair verilen sağlık raporları tahliye edilmesine yetememektedir. Aysel Tuğluk ve onunla benzer koşullarda ısrarla tutulan diğer hasta mahpuslar bir an önce serbest bırakılmalı ve kapatma cezası, politik tutsakları rehineleştirmek amacıyla kullanılmamalıdır. Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi olarak tüm adalet kurumlarını ve kamuoyunu Aysel Tuğluk ve diğer hasta mahpusların haklarını savunmaya ve korumaya davet ediyoruz.”

EN SON EKLENENLER