Sanat müziğinin sadece ismi Türk

Türkçeleştirilen Kürtçe şarkılarla ilgili tartışmalar devam ederken, Türk Sanat Müziği’nin bestelerinden sadece yüzde 5’i Türk. Yüzde 40’ı Kürt ses sistemi ve makamlarından, yüzde 20’si ise Mezopotamya ezgisi. İddiayı dile getiren ise, TRT Türk Müziği uzmanlığı yapan Prof. Mustafa Erdoğan Sürat

Kürtçe müziğin nasıl asimile edildiği Serhat Eyalet Lordu’nun sosyal medya üzerinden Kürtçe şarkıların ve müziklerin Türkçeleştirildiğini gösteren örnekler paylaşmasıyla tekrar gündemleşti. Ancak, Kürtçe parçaların nasıl Türkçeleştirildiği daha önce de sık sık tartışılan konular arasındaydı. Hatta ana akım medya tarafından da gündeme getirilmiş ve üzerine araştırmalar yapılmıştı.

‘Özü Kürt sözü Türk’

TEMPO Dergisi, 9-15 Nisan 1989 tarihinde “Kürdübesk” kapağı ile yayınlanan sayısında konuyu etraflıca gündeme almıştı. Özgür Gelecek Dergisi de aynı tarihlerde konuyu ele alarak, Türkçeleştirilen kimi Kürtçe eserleri gündeme getirdi. Dergide işlenen bilgilere göre “Özü Kürt, sözü Türk” olan kimi eserlere yer verilmişti. “Bir mumdur”, “Ben yetim”, “Maden Dağı dumandır”, “Karanfil ekermisin”, “Esmerim biçim biçim”, “Beyaz gül kırmızı gül” gibi daha bir çok parçadan örneklerin verildiği haberde, “Oy Fırat Fırat” olarak çevrilen Şivan Perwer’in “Oy Ferat Ferat”ının Eşkiya’da kullanıldığı da hatırlatılmış.

TRT’lilerden de itiraf

Türk sanat müziğinin birçok ezgisi de Kürtçe’den alınmış. 2005 yılında Dicle Haber Ajansı’na (DİHA) konuşan, TRT Türk Müziği ve Modal Tek Sesli Müzikler Uzmanlığı yapan Niğde Üniversitesi Müzikoloji eski Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erdoğan Sürat da, bunu doğruluyor. Zeki Müren’e hocalık yapan Haydar Telhunar’ın da aralarında bulunduğu ünlü bestekarların Kürt olduğuna dikkat çeken Sürat, “Agora Meyhanesi” gibi ünlü pek çok bestenin Kurdî makamlarda bestelendiğini belirtiyor.

‘Yüzde 5’i Türk makamı’

1970 yılında TRT Viyolonsel Sanatçısı Eski Astsubay Tarık Kip tarafından hazırlanan listelere dayanarak, TRT’nin 1960 yıllından sonra yayınladığı Türk Sanat Müziği eserlerinin çoğunu araştıran Erdoğan Sürat, çalınan Türk Sanat Müziği eserlerinin çoğunun Kurdî dizi ve makamlarında olduğunu vurgulamıştı. Araştırma sonuçlarını aktaran Sürat’ın paylaştığı veriler de çarpıcı: “TRT’nin repertuar yapıt sayılarından çıkan döküm, bestelenmiş tüm eserlerin yüzde 40’ı saf Kürt ses sistemi ve makamlarında, yüzde 20’si Kürt ağırlıklı Mezopotamya dizilerinde, yüzde 30’u Arap ve Acem dizi ve makamlarında, yüzde 5’i Trakya Köçekçe makamlarında, yüzde 5’i Türk dizi ve makamlarında icra edilmiş.”

‘Türk değil Kürt Sanat Müziği’

Bestelenmiş parçalara göre, Kürt müziğinin, Türk Sanat Müziği’nden 8 kat daha fazla olduğunu ifade eden Prof. Sürat, yeni bestelerin de neredeyse yüzde 90’ının Kurdili dizilerden oluştuğunu söylüyor. “TRT’den aldığım verilere dayanarak ilan ediyorum; Türk Sanat Müziği diye bir şey yok, Kürt Sanat Müziği var” diyen Sürat, “Nereye gitseniz ünlü besteci Yusuf Nalkesen ve Muzaffer İlkar’ın parçalarını dinlersiniz. Bu adamların Kurdî makamlar dışında eserleri yok” diye belirtiyor. Rast, Uşşak (Aşıklar) ve Hicaz-Hicazkar; Araban, Şeddi Araban, Saba gibi makamların Arap Makamları, Acem, Acemaşiran, Nihavent, Nihavend-î Kebir gibi makamların Acem Makamları, Kurdî, Hîcazkar-ı Kürdi (Galat söylenişiyle Kurdîlî Hîcazkar), Acem Kurdî, Muhayyer Kurdî, Neva Kurdî, Dîlkeşhaveran gibi makamları Kürdî makamlar olarak kabul görülüyor.

Kenan Kırkaya/Ankara-dihaber

EN SON EKLENENLER