Savaş mağduru yoksul çocuklar için müzik yapıyor

Yoksul çocukların yüzünü güldürmeyi amaç edinen İbrahim Yalçın, her gittiği şehirde sokak müziği yaparak elde ettiği geliri çocukların ihtiyaçları için kullanıyor. Hobi olarak başladığı müzik hayatını yoksul çocuklara yardımcı olmak amacıyla sürdüren Yalçın, aynı zamanda Manisa Turgutlu Üniversitesi İnşaat Teknikerliği bölümünü bırakarak, İstanbul Üniversitesi Konservatuar Bölümü’nde okuyor. Urfalı olan Yalçın, dört sene önce erbaneyle (def) başladığı müzik hayatını şimdi 6 dilde seslendirdiği şarkılarla sokaklarda sürdürüyor.

İki yıl boyunca hobi olarak müzik yaptığını dile getiren Yalçın, daha sonra İstanbul’da mağaza sektörüne girdiğini ve üç yıl boyunca çalıştığını belirtti. Bu durumdan bunaldığını söyleyen Yalçın, içindeki müzik sevgisinin daha ağır bastığından dolayı işi bıraktığını dile getirdi. Kapitalizme daha fazla ayak uydurmamak için işi bıraktığını söyleyen Yalçın, yola cebindeki 14 lira çıktığını belirtti. Otostopla 66 şehir gezdiğini söyleyen Yalçın, ilk etapta “Gezerim, müziğimi yaparım” düşüncesiyle yola çıktığını dile getirdi.

Gittiği her şehirde çocukların masumiyetini ve yoksul çocukların ihtiyaçlarını gördükçe bir şeyler yapması gerektiği hissinin uyandığını belirten Yalçın, sokakta müzik yaptığı anda toplanan paraların hepsini çocuklara bağışladığını dile getirdi. Yalçın, enstrüman çaldığında ilk olarak çocukların kendisini dinlediğini söyledi. Sırf bu yüzden daha çok mahalle aralarında müzik yaptığını da belirten Yalçın, “Çocukların istediği parçaları çalmak en büyük mutluluktur. Çocuklar benim ilham kaynağım oluyorlar. Mahallerde, çalışmak zorunda bırakılan, savaştan kaçan, annesi, ölmüş çocukları ile karşılaşıyordum. Yırtık elbiseleri, ayakkabıları bu kış günlerinde doğru düzgün sığınacak yerleri yok. Bunları gören herkesin üzülmek yerine onların ihtiyaçlarını karşılama fikri geliştirilmesi gerekiyor. Hiçbir çocuk küçük yaşta çalışmamalı, iyi eğitim ve koşullarının iyileştirilmesi gerekiyor. Genel olarak savaş mağduru ve aile durumu iyi olmayan çocuklara yardımda bulunuyorum. Fakat bu sınırlı kalıyor. Devamlı bu çocukların geleceği iyileştirilmesi için garantiler verilmeli. Çocuğun sonuçta dili, dini, rengi yoktur” dedi.

Türkiye’de çocukların her gün taciz, tecavüz ve istismar olaylarını duyduğunu söyleyen Yalçın, “Çocuklar Türkiye’nin kanayan yarası. Bu olaylardan kaynaklı Türkiye üçüncü sınıf kategorisine giriyor. Elimden geldiğince çevremdekileri duyarlı olmaya davet ediyorum. Bunun toplumsal bir ayağını yaratmaya çalışıyorum. Hep bir destek bekledim açıkçası. Her gittiğim şehirde insanlar destek oldu ama sadece bir kereliğine mahsus. Bunun devamının gelmesini gerektiğini düşünerekten bir proje yapma çalışmasına girdim. ‘81 ilde çocuklar için çal’ projesini geliştirdim. 81 ilde aynı anda bilinen veya bilinmeyen herhangi bir müzisyenin çocuklar için konser verip, konserden elde edilen parayla yoksul, savaş mağduru, Kürt illerinde göç etmek zorunda kalan çocuklara destek olmasını istiyorum. Böyle bir proje önüme koydum ve bunun için çalışmalar gerçekleştiriyorum. O çocukların bu ülkede eşit seviyede yaşaması için elimden geleni yapmaya çalışacağım. Ve bu anlamda bir dernekleşmeye gitmek istiyorum. Bu konuda sivil toplum kurum ve kuruluşlarından, demokrat kurumlarla görüşmeler gerçekleştiriyorum” şeklinde konuştu.