Şengal dengbêjliği yaşatacak

Şengal’de onlarca senedir tarih, stranlar ve dengbêjlikle yazılıyor. Tarihinde 73 kez fermana maruz kalan Êzidî halkı, zulmü de direnişi de dengbêjlikle nesilden nesile aktaracağı yeni bir merkez açtı Şengal Dağı’nda bulunan Xanesor Kasabası’nda dengbêj merkezi açıldı. Dengbêj hanesi, Şengal’deki dengbêjlerin, kültür çalışanlarının ve Şengal Kadın Meclisi’nin hazır bulunmasıyla açıldı. DAİŞ’in soykırım saldırısıyla yine gündeme gelen Şengal ve Êzidî halkı, bir yandan kendi özyönetimlerini kurarken bir yandan da kültürel ananenini yaşatıyor. Kürt Destanı Dewrêşê Haneydi û Edûlê’nin diyarı, hem acılarını hem de direnişini dengbêjlikle anlatıyor. Dengbêj hanesi bir ilk Dayê Xezal isimli kadın, dengbêj merkezinin açılışında, “Böyle bir merkez açıldığı için çok mutluyum” diye konuştu. Hacı Mıçî isimli dengbêj de, merkezin açılışından duyduğu memnuniyeti ifade ederek Êzidî toplumunu kutladı: “Merkezimiz hayırlı olsun. Çok mutluyum. Bu merkez bizler için bir tarih gibidir ve dengbêjliğimizin unutulmasını istemiyoruz.” Ali Derbas isimli dengbêj ise duygularını şöyle dile getirdi: “Bana göre bu Şengal’deki en mukaddes bir şeydir. Kendimi bildim bileli böyle bir merkez dışında bize bir merkez yapıldığını anımsamıyorum. Dengbêjlik bizim için çok güzel bir şey. Savaşacağız da fakat stranlarımızı da söyleyeceğiz ki düşman kötü gözle bakmasın bize. Dengbêjlerimiz stranlarını (şarkılarını) unutmuş vaziyette. Veyahut stranlarında eksiklikler oluşmuş. Bu merkez ile bu eksikler de giderilebilecek.” Şêx Mirza’nın talebeleri Şengal Kadın Meclisi azası Dayma Edul de, “Tarihin her şeyi bu merkezde toplanmış. Bununla gurur duyuyoruz ve tarihimiz kaybolmasın. Şengal Kadın Meclisi olarak dengbêj evine teşekkürlerimizi sunuyoruz” derken, dengbêj merkezi azası Xelil Hacı da, “Bence şayet dengbêjlik kalmamışsa kültür de kalmamıştır. Bu merkezin açılmasının emeli 73’üncü fermana cevap vermektir. Êzidî kültür ve sanatını güçlendirmektir” dedi. Şefik isimli genç dengbej ise Êzidîlerin tarih, kültür ve dinlerinin dengbêjlikle söylendiğini anımsadarak, “Tüm kültürümüz dengbêjliğimizle irtibatlı. Bir hayli ferman geldi başımıza. Şayet bu stranlar olmasa ve hikaye şeklinde bizlere söylenmemiş olsaydı şimdi hepsi unutulmuştu” diye ilave etti. Şengal Kültür Sanat İdaresi azası Heso İbrahim de, “Nasıl ki deniz suyla tanımlanıyorsa dağlar da zorluklarıyla tanınır. Şengal de kültür ve sanatıyla tanınıyor. Şex Mirza Aqonisi’den söz edildiğinde yazısız ve kayıtsız tarihinin dengbêjlikle aktarıldığını görüyoruz. Şimdiki görevimiz de bu tarihi yeniden canlandıralım ve onların birer talebesi olma görevimiz var” diye konuştu. ŞENGAL/ ROJNEWS

EN SON EKLENENLER