Tiyatro Küp hemşire, memur, işsiz herkesin kendini ifade edebileceği bir tiyatro topluluğu. İktidarı eleştiren oyunlar çıkaran topluluk, sahne estetiğini de kendi tasarımlarıyla örüyor. Topluluk, ‘Senin oyunculuğun karşındakinin oyunculuğuna bağlıdır’ ilkesinden hareketle yıldız oyunculuğa karşı çıkıyor
Tiyatro Küp, 2009 yılında sanatsal faaliyetlerine başlayan hemşire, memur, işsiz herkesin kendini ifade edebileceği bir tiyatro topluluğu. Muhalif bir tiyatro topluluğu olan Tiyatro Küp, 8 yıldır birçok oyunu sahneye koydu. Topluluk, sahne kıyafetlerinden, ışıklandırma ve dekor çalışmalarına kadar teknik birçok şeyi kendi estetikleri ölçüsünde kendileri tasarlıyor. Topluluğun önemli özelliklerinden biri de yıldız tiyatrocu kavramını ortadan kaldıran ‘Sanford Meisner’ oyunculuk tekniğini kullanması.
Topluluk, her hafta cuma ve cumartesi günleri oyunlarını sergilemeye devam ediyor. Tiyatro Küp’ün oyuncusu Çiğdem Sayın, “Bu işi severek yapıyoruz, maddi beklentimiz yok. Mekanın ayakta kalması ve öğrencilerimizi yetiştirebilmek en önemli gayemiz” dedi.
‘Nasıl yapacağımızı bilmeden başladık’
Tiyatro Küp olarak sahnede kullanılan her şeyi kendilerinin yaptığını aktaran Sayın, şunları söyledi: “Sahne kıyafetlerinden, ışıklandırmaya, dekor çalışmalarının tamamını kendimiz tasarlayıp yapıyoruz. Çünkü her şeyi kendi içerisinde dayanışmayla yapabilen bir potansiyel yakalamaya çalışıyoruz. Maddi ilişkiler tahakkümü beraberinde getiriyor. Biz de tahakküm ilişkisi yaratmayacak boyutlarda ilişki ağları oluşturmaya çalışıyoruz. Kendi estetik, sanat anlayışımıza göre tasarımlar yapıyoruz. Nasıl yapacağımızı bilmeden başladık aslında ama daha sonra tiyatro ekibimizin tamamının katkısıyla üretebilmeye başladık.”
‘Yıldız tiyatrocuya karşıyız’
Tiyatro Küp olarak öğrenci yetiştirdiklerini ifade eden Sayın, ‘Senin oyunculuğun karşındakinin oyunculuğuna bağlıdır’ ilkesinden hareket ettiklerini kaydetti. 8 yıldır oyunculara eğitim verdiklerini sözlerine ekleyen Sayın, “Ham kadromuz 11 kişi, alt grup olarak yetişen 9 oyuncumuz var. Çeşitli egzersizlerle gerçekçi tiyatro temelli Sanford Meisner tekniğini kullanıyoruz. Marlon Brando’da bu tekniği kullanan en önemli oyunculardandı. ‘Senin oyunculuğun karşındakinin oyunculuğuna bağlıdır’ ilkesiyle oyuncu egosu, yıldız tiyatrocu gibi kavramların tamamen hayatımızdan çıkmasına vesile olan bir teknik” diye belirtti.
‘Muhalif tiyatro topluluğuyuz’
Muhalif bir tiyatro topluluğu olduklarını ifaden eden Sayın, “Politik bir duruşumuz var ve evet, iktidara muhalifiz. Küresel çapta, dünyadaki tüm siyasi gelişmeleri yok saymamaya çalışıyoruz. Bu durum oyun seçimlerimizde de etkili oluyor. Bizim için devrimci, öncü işler yapmak önemli. Bir bardak faşizm oyunu ile birçok şeyi sorgulatmaya çalıştık. Tanrı, kanıksanmışlık ve kölelik kavramları bunlardan birkaçı. Gündeme yedeklenmiyoruz ama repertuarımızı belirlemede yaşanılan süreçler etkili oluyor” vurgusunu yaptı. KHK’ler ile kapatılan derneklere de değinen Sayın, “Sırf sizin hoşunuza gitmeyen eylemlerde bulunuyor diye kendini kanun yerine koyup, bu kadar insanın emeğini yok saymak bariz bir faşizmdir. Ama bütün bu zorlu süreçleri atlatabilmek için dayanışma gerekiyor” dedi. Sayın ayrıca izleyicileri, oyunlarını sahiplenmeye çağırdı.
İSTANBUL