NOZ: Putin kendi çıkarı için Navalni olayını aydınlatmalı

Berlin Charite hastanesinin, Rus muhalif siyasetçi Aleksey Navalni’nin zehirlendiği yönünde bulgular tespit ettiğini açıklamasına rağmen Rusya Navalni’nin zehirlendiğini kabul etmeyerek, Alman doktorları tanı koymakta “acelecilikle” suçluyor. Neue Osnabrücker Zeitung, Navalni olayını aydınlatmanın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in çıkarına olacağı görüşünde:

“Zehir mi, değil mi? Aleksey Navalni olayında bu bir soru işareti olarak kalacak. Sınırlı bir şekilde tehlikeli olan rakibe yönelik suikast ile dünyanın yarısını karşısına almak, Vladimir Putin’e iç siyasette sağlayacağı avantajdan gerçekten daha mı ağır basıyor? Hükümet bunu istemeseydi, Navalni hayatta kalır ve ülke dışına gönderilir miydi? Veya Rusya’ya yönelik yeni yaptırımları bir avantaj olarak gören başka aktörler mi var? Buna rağmen, bu saldırının arkasında devlete bağlı birimlerin olabileceği ihtimali ile saldırıdan Rusya hükümetinin sorumlu olduğu düşünülebilir. Bu ilk cinayeti değil. Putin’in güvenlik birimlerinin bu olayı aydınlatması mümkün olmalı, kendi çıkarı için.”

Almanya’nın en önemli gazetelerinden Süddeutsche Zeitung‘daki yorumda da Rus muhalif siyasetçi Navalni’nin durumu ele alınıyor:

“Navalni, Kremlin’i eleştirenleri kutuplaştırsa da, muhalefeti sembolize eden ve harekete geçiren bir figür. Sağlık durumu, Rusya’ya bir daha hiç geri dönememesine yol açabilir. Bu da kontrollü zehirleme için bir sebep sayılabilir. Rusya yönetimi olayın aydınlatılmasına katkı sağlamayacak. Konuşmak gümüş, sessizlik işkence. Hainler ve kaçaklar, bilindiği gibi, cezalandırılır. Her zaman olduğu gibi kuşku kalıyor, şüpheye öfkeli bir karşı saldırı ile yanıt veriliyor. Bütün bunlar biliniyor, 20 yıldan bu yana gözlemleniyor ve yorucu bir etkisi oluyor. Ancak bu durum asla doğal karşılanmamalı.”

Aleksey Navalni’ni olayı üzerinden Rusya-Avrupa ilişkilerini değerlendiren Südkurier gazetesinin yorumu ise şöyle:

“Rus yönetiminin sinirlerinin sağlam olduğunu teslim etmek gerekiyor. Sibirya’da sesi pek çıkmayan hekimlerden farklı olarak Alman doktorlar rejim karşıtı Navalni olayında, zehirlenme emareleri buldu. Dünyanın her hükümeti, böyle bir durum karşısında büyük utanç duyardı. Ancak Kremlin böyle yapmadığı gibi, bütün suçlamaları soğukkanlılıkla reddediyor. Belli ki Moskova’da iktidarı ellerinde bulunduranlar, Almanya ve Avrupa Birliği’nden korkacak bir şey olmadığı düşüncesiyle buna cüret edebileceklerine inanıyor. Gerçekten de, Batı bu komşuyla baş etmekte zorlanıyor. Devlet Başkanı Putin, iktidarı söz konusu olduğunda yasaları çiğnemekten hiç çekinmediği gibi, aynı zamanda parmak izi bırakmamaya çalışıyor. İstihbarat birimleri Batı Avrupa topraklarında, hatta Berlin’de bile defalarca suikastlar düzenledi. Bunların çoğu sonuçsuz kaldı. Kırım’ın işgalinden beri, Avrupa’da inandırıcı bir Rusya stratejisi bulunmuyor. Çağrılar hiçbir işe yaramıyor, tehditler etkilemiyor, yaptırımlar uygulanmıyor. Moskova’nın cesaretli hissettiği açık.”

Korona krizi nedeniyle Alman ekonomisi 2020’nin ikinci çeyreğinde yüzde 9,7 küçülürken, bütçe de yılın ilk altı ayında yüzde 3,2 oranında açık verdi. Allgemeine Zeitung krizin boyutlarının henüz tam olarak görülemediğiNİ dile getiriyor:

“Ekonomimiz gerçekte ne kadar istikarlı? İstihdam kaybına yol açabilecek iflas dalgası riski ne kadar yüksek? İflasların bildirilmesi zorunluluğunun kaldırılması ve milyonlarca çalışanın kısa çalışma ödeneği alması firmalara ve çalışanlara yardımcı olsa da, sorunların gerçek boyutunu ve şirketlerin kazanç durumunu tahmin etmeyi zorlaştırıyor. İdeal bir durumda, yapılan yardımlar yapısal bir dönüşüme yol açar ve bu dönüşümü gereksiz yere geciktirmez. Son verilen 130 milyar euroluk yardım paketi gibi ekonomik konjonktürü canlandıracak önlemler de sıklıkla tekrarlanamaz. Başarısı konusunda şüpheler bulunan katma değer vergisinde yapılan indirim de yılın ikinci yarısında devlet bütçesinde etkisini gösterecek.”

AFP,dpa / JD,ET

© Deutsche Welle Türkçe

EN SON EKLENENLER