Hişyar Özsoy: Efrîn’e saldırıyı tüm Kürtler kendilerine yapılmış sayar

Türkiye’nin Efrin’e dönük olası bir kara operasyonunu değerlendiren HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Hişyar Özsoy, ittifak yerine çatışma ve savaş politikasının Türkiye’ye kaybettireceği uyarısını yaptı. Özsoy, Kürtlerin Efrin’e saldırıyı kendilerine yapılmış bir saldırı olarak değerlendirip buna göre de tepki vereceğini ifade etti.

Türkiye’nin Cerablus ve Bab bölgesinin ardından bu kez “Fırat Kalkanı Hareketi”nin bir aşaması olarak Efrin’e dönük saldırı girişimi yeniden gündemde. Bir süredir sınır hattına yapılan yoğun sevkiyatın ardından son birkaç gündür Efrin’e bağlı köylere dönük top saldırıları gerçekleştirilirken, yetkililer bölgeye dönük operasyonun da yakın zamanda başlayacağını dillendiriyor.

Türkiye’nin Efrin’e karadan doğru olası bir saldırısının sonuçlarını dihaber’e değerlendiren HDP Dış İlişkilerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy, Türkiye’nin bu yönlü hazırlık ve planları olduğunun hükümet sözcüleri tarafından dinlendirilmeye başlandığını anımsattı.

‘TÜRKİYE RUSYA VE SURİYE’YE TAVİZLER VERECEK’

Ancak böylesi bir operasyonun yapılabilmesi için iki koşulun olması gerektiğine dikkat çeken Özsoy, “Suriye rejimi ve Rusya’nın oluru alınmadan böyle bir operasyonun yapılma ihtimali yok. Türkiye Astana sürecindeki çatışmasızlık bölgelerinde Rusya ve Suriye lehine olan tavrıyla belli bir taviz verdi. Hükümete yakın medya organları Rus askerlerinin çekildiğine ve saldırının hemen başlayacağına dair haberler geçti. Ama gördüğümüz kadarıyla bu noktaya gelinmiş değil, fakat kara operasyonu için bu işin tam zemini oluşması lazım. Operasyonda Türkiye’nin Suriye rejimine ve Rusya’ya ne taviz vereceğine bağlı olarak bu durum netleşecek” dedi.

‘ASIL AMAÇ EFRİN’İ YALNIZLAŞTIRMAK’

Özsoy, bu operasyonla Türkiye’nin “Fırat Kalkanı Hareketi” kapsamında ilerlediği Bab’tan İblid’e de bir koridor açmayı amaçladığına işaret ederek, “Bu bağı kurarken de Efrin’i yalnızlaştırmak ve tamamen izole etmek istiyor. Türkiye’nin özellikle ‘Kürtler hak sahibi olmasın’ diye veremeyeceği taviz yoktur. Her türlü tavizi verip bu operasyonun zeminini hazırlıyor. Bu olur mu bilemiyoruz bunu ileriki günlerde göreceğiz” şeklinde konuştu.

‘EFRİN CERABLUS VE BAB GİBİ DEĞİL, KOLAY BİR SAVAŞ OLMAZ’

Efrin’in Türkiye’nin önceden girdiği Bab ve Cerablus gibi bir bölge olmadığını kaydeden Özsoy, “Efrin Türkiye’nin daha önce işgal ettiği bölgelerden farklı olarak neredeyse sadece Kürtlerin yaşadığı bir bölge. Bu nedenle bu kadar kolay bir savaş olmayacaktır” diye kaydetti.

‘EFRİN’E OPERASYON RAKKA’YI DA ETKİLER’

Olası bir operasyonun devam eden Rakka operasyonunu da etkileyeceğini dile getiren Özsoy, “Rakka’da devam eden operasyonun da motivasyonunu etkileyecektir. Çünkü olası bir operasyonda Demokratik Suriye Güçleri’nin (QSD) bir kısım gücünü buraya kaydırma ihtimali vardır. Efrin’nin böylesi bir saldırı ile karşı karşıya kalması durumunda DSG’nin Rakka’da savaşmasını beklemek çok mantıklı değil. ABD’nin bu konuda açıklamaları yansıdı; ‘Herkesin IŞİD’e odaklanması’ gerektiği noktasındaki açıklamalar tam da bunun bir yansımasıydı. Elbette ki böylesi bir operasyondan ABD’nin rahatsızlık duyacaktır. Bu operasyon aynı zamanda rejim ile Kürtler arasındaki ilişkileri de etkileyecektir. Çünkü Türkiye böylesi bir operasyon için rejimin desteğini almalıdır ki rejim ile Türkiye arasında alttan alta görüşmelerin olduğu da biliniyor” değerlendirmesinde bulundu.

‘TÜRKİYE KÜRTLERİN GELECEĞİNİ BALTALAMAK İSTİYOR’

Gelecekti Suriye’de Kürtlerin statüsü konusunda halen bir konsensüsün oluşmadığını ifade eden Özsoy, Türkiye’nin de bu operasyonla aslında bu süreci baltalamak istediğini belirtti.

‘KÜRTLER EFRİN’E SALDIRIYI KENDİLERİNE YAPILMIŞ OLARAK GÖRÜR’

Özsoy, olası bir operasyonun sadece operasyon bölgesiyle sınırlı kalmayacak bir etkileşim yaratacağı uyarısında bulunarak, “Kürtler Efrin’e yapılmış saldırıyı kendilerine yapılmış olarak görecektir. Bunu Kobanê’deki tepkiye istinaden söylüyorum. Yüzbinlerce insan sınırlara yürümüştü. Tabi Türkiye’deki bir süredir devam eden saldırıların bir parçası olarak da Rojava’ya saldırırsa Kobanê benzeri bir direnişi de ortaya çıkabilir. Zaten Türkiye bir süredir yürüttüğü baskılarla bir daha Kobanê benzeri bir direnişi görmek istemediğinden dolayı bu kadar insanı cezaevine koymuş durumda. Kürtlere dönük operasyonlar da Rojava’ya dönük askeri olarak gerçekleşecek müdahaledeki tepkiyi de bertaraf etmek amacıyla devreye konulmuş durumda” diye konuştu.

‘İTTİFAK YERİNE ÇATIŞMA VE SAVAŞ KAYBETTİRİR’

Türkiye’nin Ortadoğu’da bir güç olarak beliren Kürtlerle ilişki kurmakta zorlandığını söyleyen Özsoy, Türkiye’nin ittifaka dayalı bir ilişki yerine çatıma ve savaş endeksli bir politika izlediğini, yanlış olan bu politikanın da Türkiye’ye kaybettirdiğini ifade etti.

‘HERKESİN KAZANACAĞI TERCİH KÜRTLERLE BARIŞTIR’

Özsoy, bu saldırgan politikaların sonuç alıcı olamayacağını da kaydederek, “Umuyoruz ki akıllarını değiştirirler ve başka bir mantıkla meseleyi ele alırlar. Daha fazla bu sürecin zehirlenmemesi için tekrar düşünmelerinde fayda var. Ama ‘biz Efrin’e de başka yere de gireriz derseler’ Kürtler de net tavırlarını alırlar. Tercih yapması gereken Türkiye’dir. Ya Kürtlerle Ortadoğu’da barış yapacak ya da son derece herkesin zarar göreceği ama sonuç alamayacağı bir döneme girer. Umuyoruz yanlış tercih yapmaz. Herkesin kaybedeceği durumdan herkesin kazanacağı bir tercih yapması gerekir” dedi.

Hayri Demir – dihaber

EN SON EKLENENLER