Aleviler bu ülkenin eşit yurttaşları olmak istiyor.

Cumhuriyet Halk Partisi önceki dönem Balıkesir  milletvekili vekili Mehmet Tüm  Alevinet’in sorularını cevaplandırdı.

ELİF KELEŞ O.

Biraz kendinizden bahseder misiniz?

1957’de Kayseri Sarız’da doğdum. Kayseri Teknik Lisesi İnşaat ve Teknik Bölümünü bitirdim. Ardından Bayındırlık Bakanlığında çalıştım. Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi Edebiyat Bölümü’nden mezun olduktan sonra bir süre Öğretmenlik görevinde bulundum.

1990 yılında Tüm Yapı İnşaat Limited şirketini kurarak inşaat İşleri yapmaya başladım.
Sosyal Demokrasi Vakfı SODEV’in 2000 yılında Balıkesir temsilciliğini üstlendim ve 8 yıl boyunca aynı vakfın Türkiye Genel Sekreterliğini başarı ile sürdürdüm. Ülkemizde ve bölgemizde birçok dernek ve sivil toplum kuruluşlarının aktif üyesiyim.

Her zaman aktif olarak siyasetin içinde yer alarak mücadele ettim. 1994 – 1999 yılları arasında Bandırma Belediye Meclis Üyeliği, Bandırma CHP İlçe Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundum ve CHP Kurultay delegeliği yaptım. 1999 Genel Seçimlerinde ön seçimle 2. Sıra Milletvekili adayı oldum ve seçildim.(Fakat parti barajı aşamadığı için parlementoya giremedim.) Türkiye Büyük Millet Meclisi 25 & 26. Dönem milletvekiliği yaptım. ( 23 Haziran 2015–17 Kasım 2015 / 17 Kasım 2015 – 24 Haziran 2018 ) Millet vekilliği döneminde TBMM Çevre komisyonu üyesiydim., (2015 – 2018 ) CHP Parti Meclisi Üyeliğini 2 Dönem ( Eylül 2014 – Ocak 2016 / Ocak 2016 – Şubat 2018 ) boyunca sürdümdür, son seçimlerde listeyi delmeme rağmen kadın kotası sebebi ile yedeklerde yer alıyorum.

Alevi örgütlerinin mücadelesini nasıl buluyorsunuz?

Anlamlı ve kıymetli buluyorum. Örgütlü Toplumu savunan birisi olarak özellikle temel hak ve özgürlükler konusunda örgütlenmenin demokratik toplumun gereği olduğuna inanıyorum. Alevi Örgütleri de bu bağlamda ön açmak, hak talebinde bulunmak ve bunun için mücadele etmek üzere kurulmuş ve birçok kazanımları da sağlamışlardır. Bu gün ciddi anlamda mücadele veren ve bu yolda da toplumsal taleplere öncülük eden birçok Alevi Örgütleri var, bizlerde bu örgütlerin zaman zaman içerisinde yer alarak, bu mücadelede her zaman örgütlere destek verdik, bu desteğimiz de devam ediyor.

Sizce Türkiye’de Alevilerin sorunu olarak belirtilen sorunların çözümü nasıl olur?Türkiye’de sadece Alevilerin sorunu yok. Birçok kesimin sorunları var. Bunun temel çözümü çağdaş demokratik toplumdur. Demokratik düzende her kesimin sorunu çözülür. Çünkü demokrasinin temelinde hak vardır, hukuk vardır, insan haklarına saygı, inanç özgürlüğü, düşünce özgürlüğü vardır. Daha da önemlisi eşit yurttaşlık temel koşuldur. Bunun içindir ki bizler, demokrasinin tüm kurum ve kuralları ile ülkemizde de yerleşmesini, uygulanmasını talep ediyoruz. Aleviler bu ülkenin eşit yurttaşları olmak istiyor.

Asimilasyon politikaları ne zamandan beri Aleviler için uygulanmaktadır?

Osmanlıdan, hatta ağırlıklı olarak Yavuz Sultan Selim döneminden başlayarak devam eden uzun bir süreç var. Cumhuriyet döneminde laiklik ilkesi ile kısmen rahatlama olsa dahi yerleşmiş kimi ön yargılar, devleti yöneten özellikle sağ iktidarlar bu bilinç altına ne yazık ki teslim oluyorlar. Eşit yurttaşlığı, Alevilerden de vergi toplamak, Alevileri de askere almak olarak anlıyorlar. Yani külfette eşitlik ama nimette öteki olarak görüyorlar. Bunun için sadece laiklik yetmez, eşit yurttaşlık temelinde çağdaş demokraside gerekir diyoruz. Demokrasi yerleşmeden belki bazı sorunları çözebilirsiniz hatta Alevilerin sorunları da çözebilirsiniz, ancak eşit yurttaşlık çözülmeden diğer sorunlar çözülmez. Dolayısı ile sadece Alevilerin sorunlarını çözerek te Alevilerin sorunları çözülmez. Alevi, aynı zamanda gazetecidir, yazardır, siyasetçidir, Boğaziçi’nde öğrencidir, Gezi’de çevrecidir. Tüm bunların çözümü demokratik hak ve özgürlüklerin eşit olarak uygulanmasından geçer.

Alevilerin Hükümet ve Devlet ilişkileri nasıl olmalıdır?

Bu sorunun cevabını soruyu değiştirerek verelim. Hükümetin ve Devletin vatandaşla ilişkisi nasıl olmalıdır? Aleviler 72 millete bir nazarla bakan bir öğretiden geliyor. Devletin veya hükümetin de vatandaşına böyle bakmasını ister. Buna bugün ki terminolojide eşit yurttaşlık diyoruz.

Devlet ile Alevilerin ilişkileri nasıl olmalıdır?

Bir önceki soruda izah ettiğim üzere, eşit yurttaşlık temelinde sorunlar çözülür. Devletin özel olarak bir Alevi politikası, bir Sünni politikası olmamalıdır. Devletin Anayasal eşitlikle kendini bağladığı eşit yurttaşlığı temel olarak kabul eden ve buna göre pozisyon alan, bunu kurumsallaştıran, bir yapıya kavuşması gerekir. Burasını özellikle vurgulamak isterim; Devlet vatandaşının inancını sorgulamamalıdır. Devlet vatandaşının inanç özgürlüğünü sağlamalı ve inancına göre yaşamasının alt yapısını kurmalıdır. Vatandaşın inancını, inanç merkezini devletin tanımlama hakkı yoktur. Bu en başta temel insan haklarına aykırıdır. Bir insanın inancı, siyasal düşüncesi onun ve ailesinin ötekileştirilmesinin nedeni olmamalıdır. Demokrasilerde Alevi hakları, Sünni hakları gibi inanca dayalı haklar değil, inanç özgürlüğü ve İnsan hakları egemen olur. İnsan haklarının egemen olduğu bir düzende herkes kendi inancının gereğini özgürce yapar. Konuyu sadece Cem Evlerinin giderlerinin karşılanması olarak ele almaktan ziyade, Alevilerin kendilerini, yine kendilerinin tanımlamalarını sağlayacak ve buna saygı duyacak hukuki ve toplumsal zeminleri oluşturmaktır.

Alevi hareketlerindeki zamanla olumlu ve olumsuz bulduğunuz konular nelerdir?

Olumlu yada olumsuz bulduğum konulardan daha da önemlisi, ortada uzun bir mücadele geçmişi var. Yaşanan acılar, ödenen bedeller var. Bu bağlamda saygı duyulacak bir geçmiş var. Olumlu- olumsuz değerlendirmesi kişisel değerlendirme olur. Bu konuda çok farklı görüşler ortaya çıkabilir. Şunu söyleyebilirim: Alevi Toplumu dinamik bir yapıya sahiptir. Kendi mücadele geçmişinden ders çıkarmasını bildiği gibi özeleştiri kültürünü de yerleştirmiştir. Bu konuda hata dan ders çıkarmayı içselleştirmiş bir yapısı da vardır. Ben tüm hataları da dikkate alarak demokrasi mücadelesinin devam edeceğine inanıyorum. Bizler de hak temelli bir demokrasi, eşit yurttaşlığa dayanan bir hukuk düzeninin kurulması ve ülkemize tüm kesimlerin barış içinde yaşayacağı bir ortamın sağlanması için her zaman olduğu gibi bu mücadeleye destek vereceğiz.

Bu güzel sohbetten dolayı size çok teşekkür ediyoruz ?

Bende bu fırsatı verdiğiniz için sizlere çok teşekkür ederim. Bu ülkenin özgür ve eşit yurttaşları olarak yaşamak ve gelecek nesillere böyle bir Türkiye’yi devretmek bizim de en büyük hayalimizdir.

06/06/2021

EN SON EKLENENLER