Batı’da rant Kürt illerinde devlet: Ormanlar yok oluyor

Kürt illerinde yaşanan savaş nedeniyle 9 yılda 4 bin 849 hektar alan kül olurken, en son Lice’de “Bu dağları yakacağız” diyen askerler, yeni bir doğa katliamının işaretini verdi. Ekolojistler, doğaya zarar verecek askeri operasyonların durdurulmasını istedi.

Batı’da iktidar destekli sermaye grupları imar uğruna, Kürt illerinde ise askeri operasyon ve “güvenlik” gerekçesiyle binlerce hektarlık ormanlık alan kül oldu.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın verilerine göre, Kürt illerinde 2007 ile 2016 yılları arasında meydana gelen bin 72 yangında 4 bin 849 hektar alan tahrip edildi. Yine aynı verilere göre, yalnızca 2016 yılında Kürt illerinde insan eliyle 249 yangın meydana gelirken bu yangınlarda bin 500 hektarın üzerinde alan kül oldu. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, yangınların çıkış nedenlerine ilişkin yaptığı açıklamalarda PKK’yi suçlarken, yangınların özellikle uçak ve helikopterlerden atılan bombalar nedeniyle çıktığı biliniyor. Yine “güvenlik” ve PKK’nin hareket alanını engellemek için yüzlerce hektar ormanın bizzat askerlerce ateşe verildiği aralıklarla medyaya yansıyor.

ASKER: BU DAĞLARIN HEPSİNİ ATEŞE VERECEĞİZ

En son on binlerce asker, polis ve korucunun katılımıyla uzun bir süredir askeri operasyonun yürütüldüğü Lice’de köylüler, “Ekinlerinizi çabuk kaldırın, bu dağların hepsini ateşe vereceğiz” diye uyarıldı. Askerlerin sözlerini “yeni bir doğa katliamı” olarak değerlendiren ekolojistler, çağrıda bulunarak askerin durdurulmasını istedi.

‘BUNLAR POLİTİK YANGINLAR’

Ekolojist Sergen Sucu, hem Kürt illerinde hem de Türkiye batısındaki orman yangınlarının hepsinin politik nedenli yangınlar olduğunu belirterek, Kürt illerindeki yangınları savaş sermayesini destekleyen unsurları barındırdığını, batıdaki yangınların ise hükümete yangın sermayeyi destekleyici yangınlar olduğunu söyledi.

‘AMAÇ GERİLLANIN YAŞAM ALANINI YOK ETMEK’

Kürt illerinde 1990’lı yıllarda da ormanların ve köylerin yakıldığını bununla birlikte de bir göç ortaya çıktığını hatırlatan Sucu, yangınlarla gerillanın hedef aldığını söyledi. Sucu, “Dünyadaki birçok gerilla mücadelesi ormanlık alanlarda yürütülür. Dağlık bölgelerde gerillalar ormanı tamamen kendi yaşam alanları olarak değerlendirir. Doğanın kamuflajı ile birlikte savaş pratiğinde gerilla askerden daha öndedir. Bugün devletin ormanları yakmasının temel nedenlerinden bir tanesi dağlık alanı kuraklaştırmak, bununla birlikte oradaki savaşta öne geçmektir” dedi. Devletin bu şekilde yalnızca ormanlık alanı değil ekim alanlarını da yaktığını söyleyen Sucu, köylünün üretim alanlarının da yok edildiğini, halkın böylelikle göçe zorlandığını ifade etti.

Kürt illerinde ormanlık alanların yakılması ile Antalya’daki ormanlık alanın yakılmasının aynı olduğunu belirten Sucu, “Kürdistan’daki yangın bugün Torosları da etkiler, Karadeniz’i, Ege’yi de etkiler. Çünkü dünya, üzerindeki her şey ile birlikte döner. Kürdistan florasının bozulması Karadeniz florasını da etkiler. Bununla birlikte küresel ısınma, toplumsal ve ekonomik krizler birbirini izler” dedi.

‘OPERASYONLAR DURMALI’

Lice’de askerlerin köylülere yönelik “Bu dağları yakacağız” söylemine değinen Sucu, “Devlet bir yandan güya halkın çıkarını, ekonomik ihtiyacını düşünüyor gibi görünse de burada devletin operasyon pratiği dahi halkın karşısındadır. Bu operasyonlarla halkın birçok evladını katledecek. Bu halkın yaşam alanına müdahale edecek. Halkın onlarca yıldır hem fiziksel hem de duygusal ilişkiye sahip olduğu ormanlık alanı yakıp halkı kurak bir ortama mecbur bırakmak istiyor” dedi. Lice, Kulp, Silvan ve Kürdistan’daki birçok alanın doğal tıp bilimi açısından kaynak anlamına geldiğini ifade eden Sucu, “Devlet halkın şifasını dahi elinden alıyor” dedi. Tek çözümün barış olduğunu söyleyen Sucu, operasyonların bir an önce durmasını istedi.

‘SAVAŞLARIN İNSANA VE EKOSİSTEME FAYDASI YOK’

Ekoloji Derneği Yöneticisi Necdet Sezgin de, dünyada yaşanan tüm savaşların insanların can kaybının yanı sıra ekolojik yaşamı kötü etkilediğini belirterek, Ortadoğu’nun tümünde yıllardır yaşanan savaşın ciddi ekolojik tahribata sebep olduğunu söyledi. Günümüzde halen yukarı ve aşağı Mezopotamya’da devam eden bir savaş olduğunu vurgulayan Sezgin, özellikle Kürt illerinde yaşanan ve gittikçe şiddetlenen savaşın ekolojik anlamda canlı yaşamı için tehdit unsuru olduğunu ifade etti. Doğa ve insanlar için yaşanan savaşın bir an önce durması gerektiğini belirten Sezgin, şunları söyledi: “Savaşların hiçbir şekilde insanlara ve ekosisteme faydası olmadığını biliyoruz. Savaşsız bir ortamda insanca yaşamanın şartlarını geliştirmemiz gerektiğine inanıyoruz. Ekolojik bakış açısı ile tüm ekosistem bileşenleri barış içerisinde yaşamasını istiyoruz. Ama maalesef Ortadoğu’da dengesi belli olmayan, bir ahlaki boyutunun olmadığı, insanların farklı şekillerde infaz edildiği bir ortamda yaşıyoruz. Bu ortamda devletli sistemlerin savaşlarda üstün gelmek adına tüm doğal kaynakları ve dengeleri kendilerine göre evirip çevirdiği bir dönemi de beraberinde yaşıyoruz. Genel anlamda ekolojik bakış açımızı göz önüne aldığımızda savaşın bir an önce Ortadoğu’da ve özellikle bölgemizde bitmesini arzu ediyoruz. Bu umutla yaşıyoruz, mücadele ediyoruz.”

EN SON EKLENENLER