Bayer’in hedefi Türkiye’de tarımı kontrol etmek!

Bayer’in Türkiye CEO’su Hubert Braun, ‘Türkiye’de 3 milyon çiftçi bulunuyor ve çiftçi başına ortalama 7 hektar ekili alan düşüyor. Buna karşılık Avrupalı bir çiftçi yaklaşık 27 hektardan sorumlu iken, Kuzey Amerikalı bir çiftçi 121 hektardan fazla bir alanı yönetiyor’ dedi

Tarımsal üretimleri, tüm dünyada ürettikleri ilaç ve tohumla kendisine bağımlı hale getiren Bayer, bir diğer tekel olan Monsanto’yu aldıktan sonra dünyanın tek egemen gücü haline geldi. Bayer’in Türkiye CEO’su (Üst yönetici) Hubert Braun faaliyetlerini özetleyen açıklamalarda bulundu. Braun, Türkiye’de çiftçi başına düşen üretim alanının 7 hektar ile rakiplerine oranla çok düşük olduğunu vurgularken, diğer yandan en büyük sıkıntılardan birinin de Avrupa Birliği’ne (AB) ihracat için gerekli koşulların sağlanamaması olduğunu söyledi. Braun, domatesten armuta, tarım ürünlerindeki pestisit gibi kimyasal kalıntıların azaltılması için Türkiye’de yürüttükleri çalışmaları ise şöyle sıraladı: “Domates üreticilerinden Merko bünyesindeki bir domates tarlasına küresel bir domates hastalığı yönetim sistemi kurduk. Türkiye’deki armut üreticilerinin çoğunluğu mahsullerindeki aktif kalıntı ve genel niteliklerle ilgili sorun yaşıyor. Türkiye’nin pamuk ihtiyacını iç pazardan karşılayabilmesi için, ekilebilir alanını 2-3 kat büyütmesi gerekiyor. Biz de kaliteli üretimi artırmak için ‘Fibermax Sertifikasyon Programı’nı başlattık. FiberMax Sertifikası, ürünün tek tip pamuktan oluştuğunu ve kalite standartlarının üst seviyede olduğunu gösteriyor. 2010 yılından bu yana 25 farklı pamuk işleyiciden 130 bin balya sertifikalandı” dedi.

Tarım şirketleştiriliyor

Türkiye’de tarım arazilerinin toplulaştırma çalışmalarının en temel amacı, arazileri şirketlerin elinde toplamak olduğu bilinen bir gerçek. Braun’un ifadeleri bunu ispatlar nitelikte. “Türkiye’de 3 milyon çiftçi bulunuyor ve çiftçi başına ortalama 7 hektar ekili alan düşüyor. Buna karşılık Avrupalı bir çiftçi yaklaşık 27 hektardan sorumlu iken, Kuzey Amerikalı bir çiftçi 121 hektardan fazla bir alanı yönetiyor. Türkiye’de toplam ekilebilir alan 38 milyon hektar. Bu, Fransa gibi büyük tarım ülkeleri ile karşılaştırılabilir bir boyut. Ancak Fransa’nın üretimi Türkiye’nin iki katı” olduğunu söyleyen Braun’un AB’de bir çiftçinin 27 hektar toprağa sahip olduğunu söylerken ise bir şeyleri maskeliyor. AB’de tarım destekleri şirketlere verilmekte ve belirtilen ölçeklerin sahipleri şirketlerdir. Türkiye’deki tarım arazilerinin Fransa ile aynı büyüklükte olduğunu söylerken, Türkiye’deki çiftçi sayısının yüksek olduğunu belirtiyor. Türkiye’de sertifikalı tohum 2018 yılından itibaren zorunlu hale gelecek bu adımla birlikte küçük çiftçiliğin sonunu getirmeye hazırlanıyorlar.

HABER MERKEZİ

EN SON EKLENENLER