Enerji şirketlerine yeni güzelleme!

2015’te kabul edilen Maden Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Maden bölgelerinin altyapı hizmetlerinin valiliklerce yapılacağı kararı alınmıştı. Enerji yatırımlarındaki alt yapı yatırımları yani sahanın hazır hale getirilmesi, şirketlerin rüyasında bile zor göreceği bir içerikte gerçekleşiyor

AKP hükümetinin kıblesi haline gelen enerji üretimlerinde, şirketlere hizmet eden yeni bir adım daha atılacağı duyuruldu. AKP’nin havuz medyasında yer alan habere göre, enerji yatırımı yapacak şirketlere ‘hazır saha teslimi’ ile doğanın ve yaşamın düşmanı haline gelen enerji üretimlerinde, alt yapı hizmetleri devlet yani ‘kamu’ eli ile gerçekleştirilecek. henüz yatırıma dönüşmemiş 15 bin MW güce sahip 127 adet lisans sahiplerine ödedikleri para geri verilerek, alt yapısı hazırlanıp yeni lisans ihalesine çıkılacağı ifade ediliyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nca hazırlanan yasa, TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen ‘bazı kamu alacaklarının düzenlenmesi’yle 127 elektrik yatırım proje lisansı bedelinin geri ödenmesi sağlanıyor.

Çantacılar!

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, henüz Başbakan iken lisans alıp yatırıma dönüşmeyen işler için ‘çantacıların ümüğünü sıkacağız’ açıklamasında bulunmuş ve buna son vereceklerini ifade etmişti. Bu çantacıları lisansları almaları noktasında yine kendi iktidarlarına yakın unsurlardan oluştuğu ise gizlenmişti. Lisansları alan bu çevreler ellerindeki lisansları devrederek kâr elde etmeyi hayal ederlerken, bu devirlerin bir çoğu gerçekleşmedi. Bu durum bu çevrelerde rahatsızlık uyandırmış ve bu duruma çare bulunması doğrultusunda hükümetten beklenti içine girmişlerdi. 88 adet HES, 6 adet RES, 23 adet doğalgaz, 10 adet de kömürlü termik santralleri içeren bu lisansların devredilemeyişinin birçok nedeni olmalı. Ya uygun yerde değillerdi ya da doğalgaz gibi yüksek maliyetli gaz temininden dolayı yatırımların durmuş olması gibi birçok sorun nedeniyle bu lisansları çantacılar satamadı. Çantacıların ümüğünü sıkacağını açıklayan Erdoğan, bu sözünü unutmuşa benziyor. Bu lafı ederken lisans sahiplerinin parti çevrelerinde olduğundan haberi herhalde yoktu. Şimdi açıklanan süreç buna işaret ediyor. Bu adımla çantacılar kurtarılırken, yeni lisans sahiplerinin yatırımların en sorunlu ve zor olan alt yapı sorunlarını hallederek tam bir kamu yağması hazırlığı yapılıyor.

Bu bir yağma!

TBMM’de Şubat 2015’te kabul edilen Maden Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile maden bölgelerinin altyapı hizmetleri valiliklerce yapılacağı kararı alınmıştı. Enerji yatırımlarındaki alt yapı yatırımları yani sahanın hazır hale getirilmesi şirketlerin rüyasında bile zor göreceği bir içerikte gerçekleşiyor. Lisansı elinde bulunduranların da bu bağlamda yatırım ortakları bularak lisanslarını devretmeleri gerekmeyebilecek. Lisanslar dağıtırlırken yaşanan yağma yeni bir boyut kazanarak sürüyor. Doğal yaşam alanlarına (SİT alanları, koruma bölgeleri, sular, ormanlar, meralar, kıyılar, tarım arazileri) geri dönülmez zararlar veren ve adeta yaşamı yok eden maden ve enerji üretimlerinin Türkiye halklarına ve doğaya onulmaz zararlar verirken böyle bir sürece asla ihtiyacımız olmadığı ise biliniyor. Şirketlerin kârlarından öte kimseye yararı olmayan bu yatırımlar sonucu geleceğimiz ipotek altına alınıyor. 79.500 MW enerji üretim gücüne sahip olunan Türkiye’de bu enerjinin 1/3’ü kullanılırken atılan bu adımların dış ticarete konu olacağı ve buradan sadece ve sadece şirketlerin palazlanacağı ise bir gerçek.

HABER MERKEZİ

EN SON EKLENENLER