Geriş RES kıskacında: Elektriksiz yaşanır ama topraksız asla

 Mahkeme ve belediye meclisinin “yıkım” kararlarına rağmen Geriş’e dördüncü RES tribünü dikildi. “Elektriksiz yaşanır ama topraksız asla” sözleriyle tepkilerini dile getiren Gerişliler, hukuk tanımayan şirketlere karşı kendi hukuklarını uygulayacakları uyarısında bulundu.

Muğla’nın Bodrum ilçesinde tarihi ve antik kalıntıların bulunduğu Geriş Mevkii’nde Rüzgar Elektrik Üretim Limited Şirketi’nce işletilen Rüzgar Enerji Santrali (RES) için 13 rüzgar türbininden 4’ünün direkleri dikildi. İzmir Bölge İdare Mahkemesi ve Bodrum Belediye Meclisi’nin “yıkım” kararına rağmen dikilen RES direklerine Geriş halkı tepkili. RES direklerinin Geriş’e dikilmesine tepki gösteren Gerişliler, mücadele vermeye devam edeceklerini belirterek, kendi hukuklarını uygulayacaklarını söyledi.

‘HABERSİZ KAMULAŞTIRILIYOR’

Bodrum Yarım Adası Kültür ve Çevre Koruma Derneği Dönem Başkanı Mustafa Tanışık, RES’lerin insan sağlığını bozduğunu belirterek, “Rüzgar tribünleri çevresine 3 kilometreye kadar ses ötesi sinyaller göndermektedir. Bunlar insan sağlığına zararlı. Ekolojik dengeyi bozuyor. Geriş 1’inci derece arkeolojik sit alanı. Yine 1’inci derece deprem bölgesi ve doğal sit alanları var” dedi.

RES’lerin insanların yaşam alanlarına çok yakın yerlere kurulduğunu belirten Tanışık, “Bunları dile getirdik ve karşı çıktık. Buraları kamulaştırma adı altında vatandaşın haberi olmadan acilen kamulaştırılıyor. 2014 Nisan ayında yapılıyor bunlar. İmar planları yapılıyor. Bunlar Çevre ve Şehircilik bakanlığı tarafından yapılırken buranın imar planları iptal olmasına rağmen alt planlar dediğimiz planları buradan geçiriyorlar. Bunlara karşı 2015 yılının aralık ayında davalarımızı açtık. Devam ediyor. Ümit ediyoruz verdikleri karardan dönülecek ve yıkılacak” diye ifade etti.

‘YAŞAM ALANLARINDAN UZAK OLSUN’

Bu tür projelerin kanun önünde kaçak ve ruhsatsız olduğunu dikkat çeken Tanışık, “Halk olarak sonuna kadar hakkımızı savunmaya çalışacağız. Bodrum yarım adası dünya gözünde tarihi değerleri ile doğası ile turizm bölgesi. Şuan 4 tane dikildi. Bu kentin siluetini bozuyor. Sadece bu tribünlerin sağlığa değil tarıma da etkisi var. Arı nesli yok olacak. Yarasalar yok oluyor. Bu yüzden biz üstüne basa basa diyoruz ki; bu tür projeler yaşam alanlarından uzak olsun” diye konuştu.

‘KÜLTÜRÜMÜZ YOK OLACAK’

Yöre sakinlerinden Halil Aktaş da, RES’lerin altında zeytin toplanamayacağını belirterek, RES’ler yüzünden birçok zeytin ağacının yok olduğuna dikkat çekti. RES’ler nedeniyle yaşadıkları olumsuzlukları aktaran Aktaş, şunları söyledi: “İncirlerimi kırdı. Artık bizim burada zeytin toplama şansımız azaldı. 5 bin yıllık zeytini burada yok ediyorlar. Tarihi yerlerimiz yok ediliyor. Üzerinden yollar geçiliyor. Tarihi kaynak sularımız bile yok oldu. Eskide buralarda yatırlar vardı. Biz orada lokma döktürürdük ve mevlitler verirdik. Şimdi buralara gidemiyoruz. Delik taş dediğimiz dilek taşı var burada. Çocuğu olmayan dilek dileyip altından geçerlerdi. Kendi kültürümüz yok olacak.”

‘GENİŞ HALKI KENDİ ADALETİNİ KENDİSİ SAĞLAYACAK’

RES’lerin köylerine kurulmasını istemediklerini ifade eden Aktaş, “Burası turizm memleketi. Buraları biz kültür yolarına çevirsek ne güzel olurdu. Tarlalarım var buralarda geçemiyoruz. Kendi tapulu malımdan izin alıp mı geçeceğim? Biz yasadışı hiçbir şey yapmadık. Kendi malımıza, toprağımıza sahip çıktık. RES’in 200 metre batısında 2 bin yıllık mezarlıklar var. Ora da yok oldu. Biz şimdiye kadar hukuka, adalete güvendik. Onlar hukuku tanımıyorlarsa bizde tanımayacağız. 800 zeytin ağacı var burada, artık yok olmaya yüz tutuyorlar. Geriş halkı kendi adaletini kendisi sağlayacak” dedi.

‘ELEKTİRİKSİZ YAŞANIR AMA TOPRAKSIZ ASLA’

Topraklarına “kamulaştırma” adı altında el konulduğunu belirten Bayram Ali Kayacan da, RES yapılan yerde 4 adet tapusu olduğunu aktardı. Haberi olmadan topraklarının kamulaştırıldığını hatırlatan Kayacan, “Benim alanımı gasp ettiler. Ben hakkımı arayacağım. Ben 5 çocuğumu oralarda büyüttüm. ‘Bodrum cennet’ diyorsunuz ama Bodrum’un kalbinden vuruyorsunuz. Ben elektriksiz yaşarım ama topraksız yaşayamam. Bodrum’u yok ederlerse turist bile gelemez. Artık memleketimizi bitirdiler. RES’ler Geriş köyünü öldürecek. Oradaki toprak bizim geçim kaynağımızdı” dedi.

Ruken Demir / Gökhan Öner – dihaber

EN SON EKLENENLER