Gıdada denge yine tutturulamayacak

OECD ve FAO’ya göre, dünyadaki temel gıda maddelerine olan talepteki artış duraksayacak ancak, en az gelişmiş ülkelerde ise, talepte büyük bir artış olacak

konomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) ortaklaşa hazırladığı ‘2017-2026 Tarım Görünümü’ başlıklı raporda, önümüzdeki 10 yılda tarım ve balıkçılık sektörlerine yönelik öngörüler sıralandı. Dünyadaki temel gıda maddelerine olan talepteki artışın duraksayacağı tahmin edilen raporda, en az gelişmiş ülkelerde ise talepte büyük bir artış olacağına dikkat çekiliyor. Üretim ve tüketim dengesinin dünya ülkelerinin büyük çoğunluğunda tutturulamayacağı öngörülürken, kendi iç talebinden çok fazla üreten az sayıda ülkeye olan bağımlılık önemli bir risk olarak duruyor.

Beyaz ete talep artacak

Raporda et başta olmak üzere, buğday, pirinç, mısır, şeker, süt gibi temel gıdda maddelerinde üretimin artışı beklenirken, talep durağanlığından kaynaklı stokların artacağı öngörüsünde bulunuluyor. Rapora göre, talebin üretimle dengede olduğu Mısır da ise stoklar eriyecek. Et üretimindeki artışın Çin, Brezilya, Hindistan, Arjantin gibi ülkelerde yoğunlaşacağına dikkat çekilen raporda, dünya süt üretiminin yarısının Hindistan ve Pakistan tarafından karşılanacağı bilgisine yer veriliyor. Şeker üretiminde Brezilya, Hindistan, Avrupa Birliği, Tayland ve Çin önde gelirken, Brezilya ve Tayland, dünyadaki tüketimi karşılamada önemli aktörler olarak görülüyor.

Yine beslenemeyecek

Başta Afrika ülkeleri olmak üzere, en yoksul ülkelerin üretimde yeterli düzeyde olmamaları, olası doğal afetler ve ekonomik krizler nedeniyle yetersiz beslenme ve gıda güvenliğinin sağlanamaması gibi sorunlar beklenebilir. Dünyadaki belli başlı gıda ürünlerindeki artışın 2026’ya kadar 8,5 milyara yaklaşacak olan dünya nüfusuna yeterli geleceği öngörülse de, üretimin sadece bazı ülkelerde yoğunlaştığı gerçeği de dikkatlerden kaçmıyor. Gıda emtialarındaki artış sayesinde, ihracatın da belirli ülkelerce yapılacak olması nedeniyle dünya gıda piyasalarının hassas dengeler üzerinde durmaları anlamına geliyor ve bu durumdan özellikle yoksul ülkeler olumsuz etkilenecek. Amerika, Doğu Avrupa ve Orta Asya ülkelerinde gıda ihracatının artacağı öngörülürken, ithalatın ise diğer Asya ve Afrika ülkelerinde artması bekleniyor.

Alanlar yeterli artmıyor

Dünya gıda üretimindeki önemli noktalardan biri de, tarımsal üretim yapılan alanlardaki artış hızının düşmesi. Geçen 10 yılda tarımsal üretim alanları yüzde 70 oranında artarken, 2026’ya kadar bu artış sadece yüzde 10 civarında olacak. Global nüfus ve tüketim talebindeki artışın ise, verimlilik artışıyla sağlanması gerekecek.

BRÜKSEL/ANF

EN SON EKLENENLER