Kanalizasyon akıtılan Havran ve Kadıncık dereleri hastalık saçıyor

Burhaniye’de bulunan Havran ve Kadıncık derelerinden alınan örneklerde sıfır çıkması gereken koliform bakteri seviyesinin 11 olduğu tespit edildi. Yüzlerce hastalık barındıran dere suları, döküldüğü Orjan Sahilinde yaşamı tehdit ediyor.

Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde bulunan Havran ve Kadıncık derelerine akıtılan kanalizasyon suları yöre halkının sağlığını tehdit ediyor. Yaz aylarında ortalama 20 bin kişinin kaldığı Orjan, İmko, Denetko, Haberkent sitelerinin hemen yanından geçen dereler, her yıl ortalama 1 milyon kişinin kullandığı Ege Denizi üzerinde bulunan Orjan sahiline dökülüyor. Derelere, ilçenin kanalizasyon sularının yanı sıra sanayi, hayvansal ve evsel atıklar da akıtılıyor.

HASTALIK KOL GEZİYOR

Derenin döküldüğü Orjan sahilinden alınan numuneler sonucunda gıda ve suların kirlilik oranını gösteren Koliform bakteri testinden de geçemeyen dere sularındaki koliform bakteri seviyesi sıfır (0) olması gerekirken, 11 olarak gerçekleşti. ÇEVMER Ölçüm Analiz Laboratuvarı’nda yaptırılan test sonucunda 11 seviyesinde çıkan koliform bakteri değeri nedeniyle bölgede tifo, dizanteri, kolera, çocuk felci ve hepatit hastalıkları kol geziyor. Yine testin dereden değil de deniz suyuna karıştığı Orjan Sahili’nde yapılmasına rağmen bu kadar yüksek olması tehlikenin boyutlarını da gözler önüne seriyor.

İÇME SULARINA KARIŞTI MI?

Lağım akan derenin kilometrelerce mesafeden hissedildiği derede yaşamak zorunda olan kaplumbağa ve balıklar kirlilikten kaynaklı her gün kıyıya vuruyor. Yine derelerinin bazı noktalarında içme ve sulama sularına karıştığı iddiası ise halkı daha da tedirgin etmiş durumda.

‘ÇALMADIĞIMIZ KAPI KALMADI’

Derenin temizlenmesi için başvurmadıkları resmi kurum kalmadığını belirten Orjan Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Tevfik Baltacı, çözüm beklediklerini ifade etti. Kendi imkanları ile derenin temizlenmesi için mücadele ettiklerini belirten Baltacı, “Havran Çayı aracılığıyla denize ulaşan kirliliğin sahillerimize vurması sahilde fevkalade büyük kirlilik yaratıyor. Bu yıl ilkbaharda deniz kenarından topladığımız kirlilik miktarı 50 damperli kamyonu geçti. Kumu eledik çevreyi toparladık; ama bu hale gelmesi için büyük masraflar verdik. Tamamen biz karşıladık. Belediyenin hiç bir katkısı olmamıştır” dedi.

‘İNSANLAR HASTALANIYOR’

Devlet Su İşlerinin (DSİ) ve belediyenin birbirlerini suçlamakla yetindiğini belirten Baltacı, “Belediye olarak bir şey yapamayacaklarını söylüyorlar ama söyledikleri doğru değil. Çünkü Havran Çayı’na dökülen bir sürü belediye atığı var. Belediyenin kanalizasyonu var. Çay boyunca büyük köyler var onların kanalizasyonları bağlı. Burada at çiftliği var, bunların atıkları gece çaya salınıyor ve kokudan geçilmiyor. DSİ’ye gittik, eleman da geldi; ama hiç bir suretle üzerine eğilmedi. Bu işe bir çözüm bulunmalı” ifadelerini kullandı.

‘HAYVANLAR YAŞAYAMIYOR…’

Dere yatağına yakın yaşayan insanların hastalıklarla mücadele etmek zorunda kaldıklarını belirten Orjan Sitesi sakini Gülbeyaz Alptekin de, “Bu kirlikler bizi çok rahatsız etti. Torunlarımız, çocuklarımız deniz kirliliğinden her gün hastalanıyor. Kokulu, dışkılı pis su. Resmen denizin üstünde hayvan, insan pisliği var. Bu kadar vergi ödediğimiz yerde bu şekilde bu rezillikte yaşamak bize hak değil. Yani evlerimizde bile oturamıyoruz. Balıklarımız, kaplumbağalarımız kirlilikten öldüler. Her gün denizin kenarından topluyoruz, toprağa gömüyoruz. Hayvanlar yaşayamıyor, insanlar nasıl yaşayacak bilemiyorum” diye konuştu.

EN SON EKLENENLER