Mêrdîn’e sulama kanalı!

Su Kanunu ile su kaynaklarının 49 yıllığına devredilmesi, özelleştirilmesi ve tekellere satılması amaçlanmaktadır. Bu satışla su inanılmaz fiyatlara ulaşacak. Suyun hangi çiftçilere verilip verilmeyeceği ise tamamen şirketin insiyatifinde olacak. İnşa edilen kanallar aynı zamanda, halkın tarım üretimi yapmasını sağlamak için değil, suya hakim olan şirketin inanılmaz kârlar elde etmesini sağlanmak için yapılmaktadır

Mêrdîn’e (Mardin) 55 kilometre mesafede inşa edilen depolama istasyonunu ziyaret eden AK Parti Mardin Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, “Bölge halkı ve çiftçilerin 2 milyon 167 bin 930 dekar tarım arazisini suyla buluşturacak projenin hayata geçirilmesini dört gözle bekliyoruz” dedi. Projeyle 400 bin kişiye istihdam, yıllık 500 milyon lira gelir sağlayacağını ve bu yıl içinde tamamlanarak bereketli toprakların su ile buluşacağını ifade eden Çankırı, hacimsel büyüklük olarak saniyede 200 metreküp su geleceğini, bunun Türkiye’deki ırmakların yıllık ortalama debisinden daha fazla olduğunu ifade etti.

Kanal inşaatının tamamlandığı ve depolama inşaatının devam ettiği söylenen açıklamalarda, Mardin Depolaması, Mêrdîn il merkezinin 55 kilometre batısında Dêrik ilçesi Ambarlı ve Boyaklı köylerinin kırsalında ve Atatürk Barajı’ndan sulama mevsimi dışında Urfa Tüneli, Yukarı Harran Ana Kanalı ve devamında Aşağı Mardin Ana Kanalı vasıtasıyla alınacak suyun kanal sonundaki Pompa İstasyonu ile Mardin Depolaması’na basılacağı ve projenin 2017 yıl sonuna kadar biterek bütün ovanın suya kavuşmasının sağlanacağı belirtildi.

Sular kime verilecek?

Meclis’te bekleyen ‘Su kanunu’nun yeni hazırlanacak olan torba yasada veya sonrasında çıkacağına kesin gözüyle bakılıyor. ‘Su Kanunu’ tasarısı, suyun tahsisini düzenleyen bir kanundur. Tasarının yasalaşması durumunda Türkiye’de su konusunda yetkiler tek elde toplanacak yani Türkiye’nin bütün suları Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na bağlanacak. Su Kanunu Tasarısı, suyun kendini yenileyebilme kapasitesini göz ardı eden, suyu toprağın bütünleyici parçası olarak görmeyen; orman içi sular, akarsular, içme suyu kaynakları, jeotermal sular gibi hiçbir ayrım gözetmeden; tarımsal kullanım, içme suyu gibi farklı amaçları göz önüne almayan ve su kullanım haklarını ihlal ederek hiçbir koşul gözetmeksizin su kaynaklarının tahsisi için özelleşmesi temeline dayanan bir belge olarak düzenlenmiştir.

Sular tekellere!

Tasarı ile yeraltında bulunan durgun veya hareket halindeki sular ile kaynak suyu, memba, çay, dere, nehir, ırmak, tabii ve suni göller ile geçiş ve kıyı suları yani yeraltı sularını ve yüzeysel sularını kapsayan tüm su kaynaklarının 49 yıllığına devredilmesi, özelleştirilmesi, ulusötesi ve yerli tekellere satılması öngörülmektedir. Sulama amaçlı su kuyularına su sayacı takılması da tasarıda yer alıyor. İnşa edilen sulama barajları ve sulama kanalları bittiğinde özel sektöre satılacağı bilinmekte. Bu satışla birlikte suyun erişimi olanaksız fiyatlara satılacağı, hangi ürün türüne verileceği, hangi çiftçilere verilip verilmeyeceği tamamen şirketin insiyatifinde olacak. Bu yolla tarım arazilerinin hızla el değiştirmesine ve GDO’lu enerji tarımının bölgede hakim hale getirileceği şimdiden belli. Hazırlığı yapılan kanallar bölge halkının tarım üretimi yapmasını sağlamak için değil, suya hakim olan şirketin buradan inanılmaz karlar elde etmesini sağlanmak için inşa edilmektedir.

HABER MERKEZİ

EN SON EKLENENLER