Farklı olma cesaretimiz henüz var

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de her anlamda tıkanıklık, mutsuzluk ve karamsarlık hâkim birey olarak kendimize yeni hedefler ve özgür yaşama kurallarını koymalıyız. Bu kurallar bizi gelecek için motive edecek tek çıkar yol olacaktır.

Geleceğimiz için endişeleniyorsak sahip olduğumuz değerleri ve bilgiyi kesinlikle korumalıyız. Uygarlıkların hepsi gerçek bilgiyi doğru kullanarak günümüze gelmişlerdir. Yaşamın tüm boyutları için alternatif, olumlu gelecek alternatiflerini benimsemeliyiz. Uygarlığı da öyle anlamalıyız.

Ülkemizde Açlık, Fakirlik, Sevgisizlik gibi duygularla inşa edilmeye çalışılan bir gelecek var bu olgu kabul edilemez. Birlikte yaşama konusunda miras aldığımız insani değerlerimizi kullanmak zorundayız..

Kaotik yaşam, Ülke olarak sahip olduğumuz yer altı ve yer üstü kaynaklarının farkında olmamızı engellediği için bu kaynaklarımız belli gruplar veya belli devletler tarafından kontrol edilmeye başlandı. Yani sistematik bir şekilde fakirleştiriliyoruz ve ümmet toplumuna dönüşüyoruz. Çünkü Üretmek-Çalışmak ve teşvik etmek ortak miras gibi değil sanki bir kişinin mirasıymış gibi algılanıyor. Bu anlayışın tehlikeli olduğunu anlamalıyız.

Eğitim mutlaka teknolojik araçlara uyumlu olmalı diğer ülkeler daha gelişmiş araçlar üretirken bizim onları beklememiz sosyal ve ekonomik çıkmazlara yol açmaktadır. Hatta kendimizin üretmediği sahip olmadığı birçok teknolojik araç ve gereci de beğenmememiz bizleri diğer ülkeler karşısında komik duruma düşürmektedir.

Artık akıl ve zekâmızı kullanarak yaratıcılığını teşvik etmek için teknolojiden yararlanmalı teknoloji üretmeliyiz.

ÇÜNKÜ

Farklı olma cesaretimiz henüz var

İnancımız ve yaşam ilkelerimiz gereği ilerici ve yenilikçiyiz.

Geleceği özgörürüz.

Bilimi vazgeçilmez bilir buna yöneliriz.

EN SON EKLENENLER