‘Örgüt şeması oluşsun diye birbirini tanımayanlar aynı dosyada’

Çenesindeki kronik rahatsızlığı nedeniyle beslenmede zorluk çeken müvekkili Şirin Çoban’ın 9 aydır iddianamesinin hazırlanmadığını belirten avukat Tugay Bek, “Sırf ‘Örgüt şeması çıkarılsın’ diye soruşturma dosyası birleştirilerek, birbirini tanımayan kişiler aynı dosyanın şüphelisi haline gelmiş durumda” dedi.

Mersin’de 2016 yılının Eylül ayında gözaltına alınarak “Örgüt propagandası yapma” ve “Örgüt üyesi olma” iddiasıyla tutuklanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Azadiya Welat gazetesi çalışanları Şirin Çoban ve İlker İlkan’ın iddianamesi hala hazırlanmış değil. Çoban ve İlkan’ın 9 ayı aşkın süredir tutuklu bulundukları soruşturma dosyasında “Gizlilik” kararı bulunduğunu aktaran avukat Tugay Bek, soruşturmada bir arpa boyu dahi yol alınmadığını söyledi. Müvekkilinin cezaevinde bazı sağlık sorunlarıyla boğuştuğunu kaydeden Bek, cezaevinde yaşanan hak ihlallerine değindi.

Müvekkilli Çoban’ın çenesinde kronik rahatsızlık olduğunu ve beslenmede zorluk çektiğini kaydeden Bek, müvekkillinin cezaevindeki diğer tutukluların yardımı ile hayatını idame etmeye çalıştığını vurguladı. Bek, Çoban’ın bakıma muhtaç bir şekilde cezaevinde tutulduğuna dikkat çekerek, “Bu rahatsızlığı dönem dönem ataklarla artmaktadır. Kendisi cezaevinden hastaneye sevk edilmiş ve bu konuda bir ameliyat olması kendisine önerilmiştir. Şuana kadar bu ameliyat gerçekleşmemiştir. Yakın bir zamanda ameliyatının gerçekleşmesini bekliyoruz. Gerek Çoban’ın sağlık durumu gerekse de tutuklu süresi göz önünde bulunarak tahliye edilmesi gerekir” dedi.

‘ÖRGÜT ŞEMASI ÇIKARMAK İÇİN DOSYA BİRLEŞTİRİLDİ’

Çoban ve İlkan’ın 9 aydır tutuklu bulunduğunu ve iddianamenin bir türlü hazırlanmadığını dile getiren Bek, dosyaya konulan “Gizlilik” kararının halen devam ettiğini hatırlattı. Soruşturma dosyanın hiç ilgisi ve bağlantısı olmayan kişilerle birleştirildiğini belirten Bek, şunları aktardı: “Dosyada sırf ‘Örgüt şeması’ çıkarılsın diye soruşturma dosyasının birleştirildiğini ve aynı dosya içine konulduğu kanaatindeyiz. Birbirini tanımayan kişiler bu şekilde aynı dosyanın şüphelisi haline gelmiş durumda. Burada ‘Örgüt üyeliğine’ ilişkin bir suçlama var ama buna ilişkin bir kanıt bulanamadığı için bu yola başvurulduğu kanaatindeyiz. Tek başına bir kişiyi ‘Örgüt üyesi’ olarak yargılanamayacağı için birçok kişiyi bir dosyaya koyarak, sanki bir örgüt ve örgütsel faaliyet varmış gibi bir izlenim vermek adına bu ilgisiz dosyaların süreç içinde birleştirildiği kanaatindeyiz.”

‘TUTUKLULARA CEZA İÇİNDE CEZA’

Davanın sürüncemede bırakılmasını “Bir şekilde cezalandırma” olarak değerlendirdiklerini söyleyen Bek, “Bize göre bu dosyada olsa propagandadan dava açılabilir. Bu sebeple dahi olsa bu aşamada tahliye edilmeliydi. Zira propaganda suçundan mahkum olup bir gün bile hapis yatmayabilir” dedi. Dosyadaki “Gizlilik” kararı nedeniyle savunma haklarının engellendiğini ifade eden Bek, “Gizlilik” kararının kaldırılması için girişimlerinin süreceğini aktardı.

Çoban’ın tutuklu bulunduğu Tarsus C Tipi Kapalı Cezaevi’nde yaşanan hak ihlallerine de değinen Bek, geçen hafta yaşanan yoğun hak ihlalleri nedeniyle “Kapı dövme” eylemi yapan tüm tutuklular hakkında idari soruşturma başlatıldığını ifade etti. Bazı tutukluların cezaevi idaresinin keyfi uygulamalarından dolayı bir yıldır yakınları ile görüşemediğini dile getiren Bek, şunları söyledi: “Tutuklular ceza içinde ceza yaşıyorlar. Bu can alıcı sorununbir an önce çözülmesini bekliyoruz.”

EN SON EKLENENLER