‘Operasyon’ yangınlarına tepki: Bölge topyekun cezalandırılıyor

 Bölgede askeri operasyonlar sonucu çıkan yangınlara ekolojistler ve insan hakları savunucuları tepki gösterdi. Ekolojist Güner Yalçın, yangınlarla bölgenin topyekun cezalandırılmak istendiğini belirtirken, İHD’li Raci Bilici ise, çıkan yangınlara derhal müdahale edilmesi gerektiğini söyledi.

Şırnak’ın Gabar, Cudi ve Dera dağlarında, Dersim kırsalının birçok noktasında, Diyarbakır Lice’de askerler tarafından çıkarılan yangınlar hektarlarca ormanı kül ederken, yetkililer yangına müdahale etmedikleri gibi söndürmeye giden sivilleri de engelliyor. Günlerdir yangınlara müdahale edilmemesine ve ormanların yanmasına tepkiler ise sürüyor. Ekoloji aktivisti Güner Yanlıç, orman yangınlarının “güvenlik” politikalarının bir sonucu olduğunu söylerken, İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Başkanı Raci Bilici ise, “Özel güvenlik bölgeleri cumhuriyet tarihinden bu yana ciddi hak ihlallerine sebebiyet veriyor” şeklinde konuştu.

YANGINLAR ‘GÜVENLİK’TEN ÇIKIYOR

Ormanların birçok canlıya ev sahipliği yapan bir ekosistem olduğunu dile getiren Yanlıç, orman yangınlarının iktidarın “güvenlik” politikalarının sonucu olduğunu özellikle bilmek gerektiğini vurguladı. Batı ve doğudaki ormanlar arasında ayrım yapmadıklarını söyleyen Yanlıç, “Bakıyorsunuz batıda orman yangını çıktığı zaman yangın söndürmesinde sorumlu kurum ve kuruluşların alana gitmesinde herhangi bir sakınca görülmüyor. Fakat doğuda bir handikap var. 1990’lı yıllardan beri devam eden güvenlik bölgeleri gerekçe gösterilerek müdahale edilmiyor” dedi.

Yangınların bölgedeki karakolların güvenliklerini sağlama iddiasıyla yapılan bombardımandan kaynaklı çıktığını belirten Yanlıç, Türkiye’nin “güvenlik” politikalarını yeniden şekillendirmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

DUYARLILIK ÇAĞRISI

“İnsanı ve doğasıyla barışmayan bir iktidarın başarıya ulaşması mümkün değildir” diyen Yanlıç, güvenlik politikalarından kaynaklı çıkan yangınların önüne geçilmesi gerektiğini ifade etti. İktidarı izlediği politika konusunda uyardıklarını belirten Yanlıç, “Yaşam hakkına inanan herkesin, tüm canlıların yaşam alanı olan orman ekosisteminin yok olmaması için duyarlı olması gerekiyor” dedi.

‘ORMANLARIN KİMLİĞİ YOKTUR’

Yangın çıkan bölgede yaşayan yurttaşların tüm riskleri alarak alana girmek istediğini ancak bunun engellendiğini dile getiren Ekoloji Aktivisti Çilem Aydın da ormanların kimliğinin olmadığını, içinde yaşayan canlıların yaşam alanı olduğunu, bundan dolayı yangına müdahale edilmesi gerektiğini söyledi. Kapitalist sistemin savaş mantığıyla topyekun bir kıyıma giriştiğini ifade eden Aydın, bazı noktalarda köylülerin yangını kontrol altına aldığını, bunun ardından tekrar top atışları ile yangının çıkarıldığını ve bunun art niyetli bir davranış olduğunu belirtti.

‘TOPYEKUN OLARAK BÖLGE CEZALANDIRILIYOR’

Yangınların bölgeyi her yönden etkilediğini dile getiren Aydın, “Bölgedeki tarım arazileri olumsuz etkileniyor. Orada oturan köylülerin kış için topladıkları samanları yanıyor. Lice’de birçok bölgede badem ağaçları var ve insanlar onunla geçimlerini sağlıyor. Dolayısıyla bu sadece sıradan bir orman yangını olarak değerlendirilmemelidir. Bu topyekun olarak bölgeyi cezalandırmaktır” diye konuştu.

BİLİCİ: GÜVENLİK BÖLGELERİNDE İHLALLER ÇOK

Dersim’de “özel güvenlik bölgesi” gerekçesiyle yangına müdahale ettirilmemesi hakkında konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici ise “Özel güvenlik bölgesi öteden beri karşı çıktığımız bir uygulama. Çünkü bu bölgeler kendisiyle birlikte çok ciddi hak kayıplarına yol açıyor. Bölgede yaşayan sivil insanların tamamının sağlık hakkı, eğitim hakkı, ulaşım hakkı, dolaşım hakkı bu politikadan etkileniyor. İHD olarak OHAL’in ilanından bu yana hiçbir güvenlik bölgesine girmemize izin verilmedi. Ama şunu çok iyi biliyoruz bu güvenlik bölgelerinde çok ciddi ihlaller var” vurgusu yaptı.

‘BÜYÜK BİR SUÇTUR’

Operasyon yapmanın da bir hukukunun olduğunu, hukuka uygun yapılmadığı zaman ciddi sorunların çıktığı uyarısı yapan Bilici, “Yangın, kim sebep olursa olsun işlenen bir suçtur ve müdahale edilmesi gerekir. Yangına müdahale etmek devletin görevidir. Bunu yapmıyorsa en azından orada yaşayan insanların müdahale etmesine engel olmamalıdır. Bir bütün olarak canlıların yanmasına müsaade etmiş oluyorsunuz. Bu büyük bir suçtur. Devlet yetkililerine çağrımız operasyon ve güvenlik kaygılarını bir kenara bırakıp bu yangınlara bir an önce müdahale etmesidir” diye konuştu.

EN SON EKLENENLER