Alevi Dedesi Öztürk: Sokak gericilere bırakılmayacak kadar değerlidir

Güven Abdal Ocağı dedelerinden Sefa Öztürk, Osman Baydemir hakkında cemevine yer tahsis ettiği için hazırlanan fezlekeyi ve Kılıçdaroğlu’nun “Adalet Yürüyüşü’nü” PİRHA’ya değerlendirdi. Öztürk Baydemir hakkında hazırlanan fezlekenin Alevilere aba altından sopa göstermek olduğunu, Kılıçdaroğlu’nun “Adalet Yürüyüşü’nün” ise geç kalınmış bir karar olduğunu belirtti.

Güvenç Abdal Ocağı dedelerinden Sefa Öztürk, HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir’in Diyarbakır’da belediye başkanı olduğu dönemde cemevine yer tahsis ettiği için hakkında hazırlanan fezlekeyi, CHP Milletvekili Enes Berberoğlu’nun tutuklanması ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Adalet Yürüyüşü’ne” başlamasını PİRHA’ya değerlendirdi.

“ALEVİLERE YÖNELİK BİR GÖZDAĞI”

Sefa Öztürk Dede, HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir’in cemevine yer tahsis ettiği için hakkında hazırlanan fezlekeye tepki gösterdi. Baydemir hakkındaki fezlekeyi kınadığını belirten Öztürk, bunun Türkiye’de ki Alevilere yönelik bir gözdağı olduğunu düşündüğünü ifade etti.

Türkiye’deki tekçi anlayışın ileriki günlerde ekonomik, kültürel, sosyal ve siyasi olarak bütün sertliğiyle saldıracağını söyleyen Öztürk “Bu fezleke olayında Aleviler gerekli tavrı gösterebilirse ondan sonra başka saldırılara da hazır olmak gerekir. Ama bu sadece bir Osman Baydemir sorunu değil, bir devlet sorunu. Antidemokratik bir yapıdan kaynaklanıyor ve bu saldırı aslında muhaliflere yönelik bir gözdağı. Alevilere aba altından sopa gösteriliyor” dedi.

“DOKUNULMAZLIKLAR KONUSUNDA CHP YANLIŞ YAPTI”

CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasına yönelik değerlendirmelerde de bulunan Öztürk, milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda CHP’nin yanlış tavır takındığının altını çizerek şunları ifade etti:

“Kimlere dokunulacağı çok belli olduğu halde, yargının tek elde toplandığı ve hukukun tamamen katledildiği bir süreçte dokunulmazlık sonucunda nerelere gideceğini kesinlikle görmemiz ve bilmemiz gerekiyor.”

“SOKAKLAR GERİCİLERE BIRAKILMAYACAK KADAR DEĞERLİDİR”

Sokağın önemine dikkat çeken Öztürk “Sokaklar faşistlere, gericilere bırakılmayacak kadar değerlidir. Eğer biz bu ülkede özgürce yaşayabilmek,  insanca yaşayabilmek için özgürlükten, barıştan, demokrasiden, haktan, hukuktan, adaletten yana olanlar sokaklarda bir arada, omuz omuza olmak zorundadır” dedi.

 

“AKP PARTİNİN ÇOK ÖTESİNDE BÜTÜN REFLEKSLERİYLE DEVLETİN KENDİSİ”

AKP politikasından demokrasi çıkmayacağını vurgulayan Öztürk, AKP’nin artık bir partinin çok ötesinde bütün refleksleriyle ve bütün kurumsallığıyla devletin kendisi olduğunu kaydetti. Ülkede yaşanan hiçbir şeyin emperyalizmden bağımsız olmadığını belirten Öztürk “Bu coğrafyada emperyalistler Türkiye gibi bir ülkeyi kendi kaderine bırakabilecek kadar anlayışlı değil. Çünkü bu kendi çıkarlarına da ters bir durum. Dolayısıyla tamamen ve tamamen bu ülkenin demokrasiden yana, hak hukuktan yana, barıştan yana, sevgiden yana dinamikleri hareket ettiği sürece bu ülke daha yaşanılabilir bir ülke olacaktır” şeklinde konuştu.

“GEÇ KALINMIŞ BİR KARAR”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Adalet için yürüme kararı almasını da değerlendiren Öztürk, geç kalınmış bir karar olduğunu belirtti. 16 Nisan referandumunda CHP’nin halkın gazını almak yerine YSK’nın önüne yürümesi gerektiğini vurgulayan Öztürk “Eğer YSK’nın önüne yürünseydi bugün referandum sonuçlarını bu biçimde kabullendirip halkın gazını alarak tartışır durumda olmazdık. Bugünki gelinen nokta tamamen büyük politik hataların sonucudur” dedi.

“MUHALEFET BİRLİKTE HAREKET ETMELİ”

Bundan sonra muhalefetin birlikte hareket etmesi gerektiğinin altını çizen Öztürk, ayrıca şunları belirtti:

“Ötekileştirilen, yok sayılan ve zarar görmüş kimler varsa bunun içerisine herkesi her şeyi koyabiliriz. Doğadan yana, barıştan yana, ağaçtan yana, sokaktan yana, caddeden yana, insanların kimliğinden yana, tercihlerinden yana, kimler bu düzen içerisinde ötekileştirilmişse birlikte daha yaşanılabilir bir ülke kurulabilir. Tamamen bu birlikte bir örgütlü güce bağlı diyorum.”

Pirha

 

 

EN SON EKLENENLER