Erdoğan’dan ‘belge’ yorumu: Tatsız… tonga… Çorum… Çorlu… Zarrab yorumu: Hans… George…

Erdoğan’ın, partisinin Kars il kongresinde yaptığı konuşmada, ‘yakınlarının bu kadar parayı nereden bulduğuna neden vergi kaçırdığına’ cevap vermek yerine, Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı belgeleri ‘Birileri bunları tongaya düşürmüş, Çorum’la Çorlu’yu karıştırmış, tatsız bir konu” gibi sözlerle geçiştirmeye çalışması dikkat çekti

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin Kars 6. Olağan İl Kongresi’ne katılarak gündemdeki sorunlara ilişkin konuştu. Erdoğan, ABD’de itiraflarda bulunan Rıza Zarrab ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Man Adası iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Zarrab: ‘Hans… George…’

Konuşmasına Zarrab davası ilgili kendisine ve yönetimine yönelik suçlamaları Türkiye suçlanıyormuş gibi sunarak başlayan Erdoğan, “Kimisi Hans’ın kulu kölesi oluyor, kimisi George’un kulu kölesi oluyor, kimisi kurulan sahte mahkemelerde yargılanmak suretiyle güya benim ülkemi yargılamaya kalkıyor. Boşuna uğraşmayın. Bizim abdestimizden şüphemiz yok ki namazımızdan şüphemiz olsun. Öyle sanal oluşturulan mahkemelerle, o FETÖ denilen alçağın uydurma temsilcileriyle kurulan mahkemeler asla benim ülkemi mahkum edemez” iddiasında bulundu.

Belgeler: ‘Tatsız… Çorum… Çorlu…’

Son iki haftadır iktidarı hakkında açıklanan rüşvet ve vergi kaçakçılığı gibi konulara da değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İki haftadır süren tatsız bir tartışma var. Cevap versek kendimize yakıştıramıyoruz. Cevap vermezsek ‘acaba’ deniliyor. Birkaç hususa açıklık getirmek istiyorum. Bir müddet önce ana muhalefetin başındaki zat bir iddia ortaya attı. Laflar çok büyük ama özüne baktığınızda ortada bir komedi var. Bu şahıs geçen haftaki grup konuşmasında ’17 Kasım’da Çorum’da bir konuşma yaptım’ diye söze başladı. Böyle bir konuşma bulamadılar. Çünkü 17 Kasım’da Çorum’a gitmemiş. Çorlu’da bir konuşma yapmış. Çorlu ile Çorum’u karıştırmış. Kendince siyasi hayatının en önemli konuşmasını yapıyor. Ama Çorum ile Çorlu’yu ayırt edemiyor. Aynen şu ifadelerle güya şahsımı itham ediyor. ‘Senin çocukların vergi cennetlerine para gönderdi mi, göndermedi mi’ diyor. Hesap uzmanıymış ya, ‘Hesaplaşalım’ diyor. Kendisinin bu sorusuna gayet açık bir cevap verdim. ‘Benim çocuklarım yurtdışına para göndermediler’ dedim. Öne sürdüğün iddiaların belgesi var mı, açıkla dedim. Belgen varsa, çıkar gereğini yapayım. Yoksa çık özür dile diye meydan okudum. Azıcık onuru, haysiyeti, şerefi olan birisinin bu sözler karşısında iki yoldan birini seçmesini ifade ettim. Sonra bu zat birtakım kağıtlar sallayarak bilmem ne adasına şu kişi bu kadar bu kişi bu kadar yatırdı diye güya iddialarını belgelendirdi. Ama belge dediği bu iddiaları da kimseye vermedi. Ben de geçmişte kendisinin birçok yalanını ifade ettim. Ardından sorduğu soruya cevabımı bir kez daha tekrarladım. Zerre kadar senin aklın olsa o isim özel kalem müdürü mü diye sorar. Kılavuzu karga olanın… Bunlar işte maalesef böyle bir yanlışın peşinde gidiyor. Belge dediği kağıtları gördükten sonra anladık ki birileri buz atı fena halde tongaya düşürmüş. CHP’de bitmeyecek olan adamın ayağını kaydırma oyununa Kemal’in kendisini kurban edecekler. Orası artık bizi çok da ilgilendirmiyor. Bu zatın belgelerini görünce anladık ki bir şirket alışverişi için harcanan paraların dekontlarını ‘Yurtdışına para gönderiyorlar’ diye vermişler. Yani ortada yurtdışına gönderilen bir para yok. Halkbankası ile Albaraka arasındaki bir alışverişin belgeleri var. Bu elindeki belgeler de sahte.”

EN SON EKLENENLER