PSAKD Yenimahalle Şubesi ile siyasi parti ve demokratik kitle örgütleri, 29. yılında Sivas Katliamı’nda yaşamını yitirenler için Ankara’da yürüyüş düzenledi.
PSAKD Yenimahalle Şubesi ve Cemevi, birçok siyasi parti ve demokratik kitle örgütüyle birlikte, Sivas Katliamı’nda yaşamını yitirenler için Batıkent Metro Durağı’ndan Vedat Dalokay Parkına yürüyüş düzenledi.
Katılımın bir hayli yoğun olduğu yürüyüşte, Sivas Katliamı’nda yaşamını yitirenlerin fotoğrafları taşınarak “Sivas’ın ışığı sönmeyecek. Katiller halka hesap verecek. Yaşasın halkların kardeşliği. ” sloganları atıldı.
Vedat Dalokay Parkında son bulan yürüyüşün ardından Sivas Katliamı’nda yaşamını yitirenler için anma programına geçildi.
Katliamın 29. yılında “Ateşte semaha duranlar” için 1 dakikalık saygı duruşu yapıldı.
AKP HÜKÜMETİ ÇOĞULCULUĞA DÜŞMAN
PSAKD Yenimahalle Şube Başkanı Onur Şahin, Katliamı yapan sanıkların devlet eliyle korunduklarını vurgulayarak “Böyle hukuksuzluk olamaz” dedi. ” Bu nasıl adalettir?” Diyen Şahin, şu konuşmayı yaptı:
Katliamı yapanları lanetlemek için bugün buraya geldik. Sivas valisi olanların bir numaralı sorumlusu. Sorumlu olan devlet görevlileri dahi mahkemeye getirilmiyor. Gücümüz yettikçe bu hukuksuzluğu her yerde teşhir edeceğiz. Nefesimiz yettiği kadar davanın peşinde olacağız.
AKP iktidarı sadece Alevilere dönük değil; Kürtlere, ötekilere, bütün çoğulculuğa karşı düşman. Biz bunu kabul etmeyiz. Adaletsizlik, yönetim anlayışının damarına işlemiş durumda.
Kürt sorunu da dahil her sorun barış yolu ile çözülebilir. Ankara’da, Suruç’ta, Antep’te latliamlar yapıldı. Unutmadık. AKP eli ile gericilik dayatılıyor. İnsan yakan katile ‘tahrik var’ denilip indirim yapılıyor. Biz bu adaletsizliğe karşıyız.”
“DEVLET BU KATLİAMIN TAM ORTASINDAYDI”
PSAKD Genel Başkanı Cuma Erçe de yaptığı konuşmada “10 Ekim katliamı ile Sivas arasında bir bağ kurmak istiyorum” diyerek şu konuşmayı yaptı:
“Ankara’ya girerken hiç polis kontrolüne takılmadık. Arkadaşlarıma acaba bir bomba mı patlatacaklar dedim. Ben o katliamı tahmin ettim. O katliamı hesaplayarak sadece 2 kişiydi diyebilir miyiz?
Sivas’ta cuma namazı çıkıp kitleyi yürüten üç beş kişi miydi? Bunu arka planı yok muydu? Devlet bunun neresindeydi? Canlarımız diri diri yakılırken asker göndermeyen, polisleri de kalabalığa yön gösterdi. Hepimiz de biliyoruz ki Madımak’ı yakanlar Maraş’ı, Çorum’u, Dersim’i ve nice katliamı gerçekleştirenlerle aynıydı. Devlet bu katliamın tam ortasındaydı.
Sivas’ın gerçek katilleri kimler açığa çıkacak. Aileler ve hukukçularımızın direnenleri sayesinde 29 yıldır bu katliam davası ayakta tutuluyor. İnsanlığa karşı suçların zaman aşımına uğramaması için mücadele yürütüyoruz.
Sivas katliamı ve benzeri katliamlar, Alevileri yok etmek için düzenlenmişti. Ama şu günlerde Aleviliği de yok etmek için uğraşıyorlar. Çünkü öldürerek, sürgüne göndererek bitiremeyeceklerini öğrendiler. O nedenle asimilasyon politikalarına başvurdular. Şimdi ise güya gençlerimize Hacı Bektaş’ı tanıtacaklarmış. Hadi oradan. Biz gençlerimize Hünkarı tanıtırız. Siz neden, Alevi kurumları varken böyle bir işe kalkıştınız? Oraya gidenler Yol düşkünüdür.
Yine aynı bakanlıklar, dedeleri Kerbela’ya getirecekmiş. Siz dedeleri değil, imanlarını götürün. Dedelere sesleniyorum, bu projeye aldanan dedeler, bu toplumun gözünden düşersiniz.”
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da anma programına katılan isimler arasındaydı. Kürsüye çıkarak kısa bir konuşma yapan Yaşar “2 Temmuz bu ülkenin acısıdır, unutmadık. Biz bu ülkeyi Alevisi, Sünnisi, Türkü, Kürdü birlikte kurduk” diyerek yaşamını yitiren 33 yurttaşı andı.
Konuşmalar ardından Zakir Türkan Akbıyık’ın seslendirdiği deyişler eşliğinde semah dönüldü.
Anma programının devamında Erdal Beyazgül, Gülcihan Koç ve Ali Baştuğ sahne aldı.
PİRHA/ANKARA
