5 yıl önce terk ettiği Rakka’ya gazeteci olarak yürüyor

DAİŞ işgali ile doğup büyüdüğü Rakka’dan ayrılan Egit Şêx Ehmed, kentine gazeteci olarak dönüyor. Ehmed, duygularını “Büyük bir sevinç ve aşkla kentime yürüyorum. Kameram ve yazdıklarım ile özgürleşen Rakka’nın bir parçası olmak istiyorum” sözleriyle dile getirdi.

Demokratik Suriye Güçleri’nin (QSD), Rakka’yı DAİŞ’ten almak için başlattığı “Büyük Savaş” 18’inci gününe girdi. QSD savaşçılarının El Berîd, Qedisîye ve Hattîn mahallelerindeki ilerleyişleri devam ediyor. Sivillerin zarar görmemesi için temkinli bir şekilde yürütülen operasyonda Rakkalı savaşçılar ayrı bir heyecanla ilerlerken, operasyonu Ronahi TV adına takip eden gazetecilerden Egit Şêx Ehmed de 5 yıl önce çıkmak zorunda kaldığı kentine girmenin mutluluğunu yaşıyor.

DAİŞ KAN, GÖZYAŞI, ÖLÜM GETİRDİ

DAİŞ işgali ile 5 yıl önce yaşadığı yerden ayrılan Şêx Ehmed, hukuk son sınıf öğrencisiyken kentlerinin önce El Nusra, ardından da DAİŞ’in işgaline geçtiğini belirtti. Ailesi ile birlikte Rojava topraklarına geçtiğini, diplomayı almadan kentten çıktığını ve daha sonra Ronahi TV’de gazetecilik yapmaya başladığını ifade eden Ehmed, doğup büyüdüğü kenti anlatmaya başladı. Kentin yaklaşık bir milyon nüfusunun bulunduğunu aktaran Ehmed, kentte Araplar ve Kürtlerin yanı sıra Süryani, Çerkez ve Hristiyanların da yaşadığın kaydetti. Fırat Nehri etrafında bulunan kentin, nehir boyunca uzandığını dile getiren Ehmed, DAİŞ’in Rakka’ya kan, gözyaşı ve ölüm taşıdığını ifade etti.

ÖLÜM VE RECM

Evlerinin Rakka’nın kuzeyinde bulunan Methena mahallesinde olduğunu dile getiren Ehmed, “Onlardan dolayı artık yavaş yavaş kenti terk ediyorduk. O dönem kentten çıkmak isteyen 5 yakınımız bize gelmişti. Bize saldırarak, 5 kişiyi katlettiler. Her şekilde saldırılara maruz kaldık” dedi. Çocukluğunun geçtiği sokakların ve mahallelerin talan edilip, ölüm yerleri haline getirildiğini belirten Ehmed, yerleşim yerlerinin kadınların recm edildiği bilindik adresler haline geldiğini söyledi.

KADINLAR KARANLIĞA GÖMÜLDÜ

Halklar mozaiği kentinin “uluslararası terörün yuvası” haline geldiğini dile getiren Ehmed, bu acıyı sadece Rojava ve Kuzey Suriye halklarının çekmediğini, dünyanın dört bir tarafında bulunan halkların payına düşeni aldığını, Avrupa başta olmak üzere birçok ülkede yapılan saldırıların Rakka’da planlandığını, bu kentte kadınların karanlığa gömüldüğünü vurguladı.

GAZETECİNİN SAVAŞI

DAİŞ’in Rojava topraklarını da işgal etmek istediğini, fakat Kobanê’de tarihi bir direniş ile karşılaştıklarını kaydeden Ehmed, Kobanê sonrası da birçok yerin DAİŞ’ten özgürleştirildiğini, ardından QSD güçlerinin oluşturularak Rojava devriminin Suriye devrimi olma yolunda ilerlediğini söyledi. Ehmed, Rakka operasyonuna dair ise şunları söyledi: “Benim için önemi var. Büyük bir heyecan var. Kentine çok farklı bir şekilde geri dönüyorsun. Doğup büyüdüğüm yere adım adım ben de gidiyorum. QSD savaşçıları her gün neredeyse yüzlerce sivili kurtarıyor. Ve zaman zaman onların arasında tanıdıklarım çıkıyor. Büyük bir etkisi var üzerimde. Savaşçılar için ‘Büyük Savaş’ ne denli önemliyse bir gazeteci olarak benim için de bu savaşın gerçekliği önemlidir. Operasyonlardan sivilleri kurtarmaya, oradan özgürleşmeye kadar bu hamleyi takip etmek benim için bir savaştır. Bir gerçekliğin savaşıdır. Büyük bir sevinç ve aşkla kentime yürüyorum. Kameram ve yazdıklarım ile özgürleşen Rakka’nın bir parçası olmak istiyorum.”

Nazım Daştan – dihaber

 

EN SON EKLENENLER