Fırat Anlı tahliye edildi

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Fırat Anlı’nın da aralarında bulunduğu 4’ü tutuklu 51 kişi hakkında açılan davada Anlı ve Abdullah Bal tahliye edildi.

Aralarında 30 Ekim 2016’da tutuklanarak görevinden uzaklaştırılan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Fırat Anlı’nın da bulunduğu 4’ü tutuklu 51 sanık hakkında açılan davanın 3’üncü duruşması Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Dicle ilçesinde inşa edilen Şex Saîd Mezarlığı nedeniyle açılan davanın duruşmasına Anlı tutuklu olduğu Elazığ T Tipi Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS üzerinde katılırken diğer tutuklu 3 sanık duruşma salonunda getirildi. Tutuksuz bazı sanıkların da katıldığı duruşmada, ilk olarak başka bir dosyadan tutuklu bulunan sanık Mehmet Sıddık Kalkan’ın savunması alındı. Kalkan, ne için yargılandığını bilmediğini ve kendisine herhangi bir iddianame ulaşmadığını söyledi. Bu nedenle savunma hazırlığının olmadığını belirten Kalkan, SEGBİS üzerinden savunma yapmayı sağlıklı bulmadığını ve bir sonraki duruşmada, duruşma salonuna getirilerek savunma yapmak istediğini söyledi.

Mezarlığa jeneratör gönderdiği iddia edilen DİSKİ işçisi ise suçlamaları kabul etmedi. DİSKİ şube müdürünün vinç talebinde bulunduğunu kendisinin de gönderdiğini ifade etti. Sanıklardan SEGBİS ile bağlanan elektrik mühendisi Sıtkı Çolak DİSKİ’nin köye içme suyu sondajı yapılması için DEDAŞ il müdürlüğünden enerji ihtiyacının karşılanması için talepte bulunduğunu, kendisinin de bunu tesisi müdürüne havale ettiğini söyledi. Yazının altında yalnızca imzası bulunduğu için yargılandığını belirten Çolak, beraatını talep etti.

“Sofi” kod adlı örgüt mensubu olduğu iddia edilen tutuklu Selahattin Dilek ise Kürtçe ifade verdi. Bir süre Kobanê’de savaştığını ve yaralandığını belirten Dilek, olayın geçtiği Dicle ilçesi Kurşunlu köyüne hiç gitmediğini söyledi. Sanık Dilek, ayrıca kod adının da “Sofi” olduğunu kabul etmedi.

Su ve sondaj işinde çalışan sanık Fethi Aslan ise belediyenin emirleri ile o bölgede su kuyusu kazdığını ve örgütün bölgesi olduğunu bilmediğini söyledi. Köy muhtarının kendisine yardımcı olduğunu ve kazılacak yeri gösterdiğini söyleyen Aslan, kendisine köye su götürüleceğinin söylendiğini kaydetti. Oranın mezarlık yapıldığını sonradan öğrendiğini söyleyen Aslan, 4 gün muhtar tarafından rehin tutulduğunu ve başka bir yeri kazmasının da istendiğini kaydetti.

Duruşma savcısı mütalaasında dosyada ifade vermeyen tanıkların dinlenmesi ve sanıklar üzerinde kuvvetli suç şüphesi bulunması nedeniyle sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.

ANLI: KURŞUNLU KÖYÜ’NDE İÇME SUYU İÇİN SONDAJ YAPILDI

Tutuklu Belediye Eşbaşkanı Fırat Anlı ise Dicle ilçesi Kurşunlu köyündeki sondaj çalışmasının o bölgeye su götürme amacıyla yapıldığını belirterek, dosyada tanıdığı yalnızca 3 kişi olduğunu ve hepsinin tahliye edildiğini söyledi. İddia makamının hangi delile dayanarak bu iddialarda bulunduğunu anlayamadığını söyleyen Anlı, dosyada yer alan kuyu fotoğraflarını göstererek, “Biz Kurşunlu köyüne içme suyu çektik. Bu dosyada da var” dedi.

Ayrıca katıldığı demokratik eylemlerde ve basın açıklamalarında yaptığı konuşmaların suç sayıldığına dikkat çeken Anlı, özgürlük, insan hakları, barış gibi kavramların suç sayıldığına işaret etti. 15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümüne dikkat çekerek kendisinin de darbelere karşı olduğunu söyleyen Anlı, cemaat üyesi hakim ve savcıların bugün yargılandığı salonda, daha önce kendisini yargıladıklarını, ancak şu an hepsinin açığa alınarak tutuklandığını söyledi. Anlı tahliyesini talep etti.

MEZARLIĞA İLİŞKİN HAZIRLANAN RAPORDA ANLI’NIN İSMİ BİLE YOK!

Anlı’nın avukatları ise müvekkilinin kaçma, delilleri karartma şüphesi bulunmadığını belirterek, “Bu delillerle ismi Fırat Anlı olmasa tutuklanmazdı. İsmi Fırat Anlı olduğu için tutuklandı. Fırat Anlı 25 yıldır siyasetçi olduğu için tutuklandı” dedi.

Anlı ile aynı dosyada yargılanan 50 kişi arasında herhangi bir hukuk bulunmadığını da belirten avukatlar, Anlı’nın çeşitli tarihlerde kamuoyuna yaptığı konuşmalarda herhangi bir suç unsuru bulunmadığını ifade etti. Ayrıca dosyada söz konusu mezarlık yapımına ilişkin İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan bir rapor bulunduğuna da dikkat çeken avukatlar, bu raporda Anlı’nın adının dahi geçmediğini belirtti.

ANLI TAHLİYE EDİLDİ

Tutuksuz sanıkların avukatlarının savunmalarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Fırat Anlı ve Abdullah Bal’ın üzerlerine atılı eylem nedeniyle delillerin önemli oranda toplanmış olması ve sanıkların tutuklu bulundukları süre göz önünde bulundurularak “adli kontrol” şartıyla tahliye edilmelerine karar verdi. Selahattin Dilek ile Mehmet Saltabaş’ın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, bir sonraki duruşmada başka cezaevlerinde bulunan ve duruşmaya SEGBİS ile bağlanan sanıkların hazır edilmesi için ilgili cezaevlerine dilekçe yazılmasına hükmetti. Duruşma, 27 Eylül’e ertelendi.

DAVA HAKKINDA

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Fırat Anlı, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014 yılında yürüttüğü soruşturma kapsamında 30 Ekim 2016’da tutuklandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede, Anlı’nın aralarında bulunduğu 5’i tutuklu toplam 51 sanık hakkında iddianame hazırlandı. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan sanıklar, Dicle ilçesinin Kurşunlu Köyü’nde 2015 yılında inşa edilen “Şeyh Sait Şehitliği” için yapılan cami, yasevi, misafirhane, sondaj kuyusu, altyapı ve üst yapı inşaatında çalıştıkları ve yardım ettikleri, mezarlıkta kurulan “Demokratik Direniş Çadırı” eylemine katılmak ile suçlanıyor. Sanıklar hakkında 7 ayrı suçlama nedeniyle açılan davada, sanıkların 1 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Anlı’nın ise, mezarlık inşaatına yardım ettiği, basın açıklaması ve yürüyüşlere katıldığı gerekçesiyle hakkında 2’şer kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis, 31 yıldan 99 yıla kadar hapsi isteniyor.

EN SON EKLENENLER