İdlib’te işler yolunda gitmiyor!

Türkiye, Ezaz ve Cerablus’taki politikalarını Ehrar üzerinden İdlib’te de hakim kılmak isterken, Tahrir El Şam bu politikalara direnmeye başladı. Temmuz’dan itibaren 2 grup arasında başlayan çatışmalar Bab El Hawa Sınır Kapısı’nın Tahrir’in eline geçmesiyle yeni bir boyut kazandı. Tahrir, elde ettiği üstünlük ile şimdilik Türkiye’nin önüne set çekmiş oldu.

Suriye’nin kuzey batısındaki İdlib kentinde hali hazırda 100’ü aşkın muhalif diye adlandırılan grup var. Bu gruplardan en etkili olanı yeni ismi ile Tahrir El Şam (El Nusra). Diğer etkili grup ise Türkiye güdümündeki Ehrar El Şam. Bu 2 grup arasındaki alan kontrol etme ve hakimiyet savaşı Suriye iç savaşının başlangıcından beridir kesilmedi. 2 grubun ilişkileri ise Türkiye’nin politikasına göre değişiyor. Nusra, Halep savaşına kadar Türkiye’nin desteklediği en büyük gruptu.

Türkiye’nin Halep savaşı ile değişen politikası, Fırat Kalkanı ile desteklediği grupları değiştirmesi ve Halep’i 2016 yılında Baas Rejimi’ne teslim etmesi, Türkiye’nin İdlib politikalarını da değiştirdi. Tahrîr El Şam bu değişikle Türkiye’nin politikalarının önünde engel teşkil etmeye başladı. Türkiye Ezaz ve Cerablus’taki politikalarını İdlib’te de hakim kılmak istiyor. Tahrir El Şam, bu politikalara direnmeye başladı. Türkiye’nin İdlib politikalarının yürütücüsü ise Ehrar El Şam oldu. Ehrar 9 Temmuz 2017 tarihinden itibaren Suriye muhalefetinin bayrağını taşımaya başlarken, Ehrar ve Türkiye’nin politikasını kendi çıkarlarına ters kabul eden Tahrir İdlib’te çatışmaya başladı.

TAHRİR VE EHRAR ARASINDA DAHA ÖNCE YAŞANAN OLALAR

Türkiye’nin ulusal ordu ve İdlib’e geçme planlarını açıklaması Tahrir ve Ehrar’ı karşı karşıya getirdi. Türk devleti İdlib partneri olarak Ehrar’ı seçti. Ehrar’ın Suriye muhalefeti bayrağı taşıması çelişkileri had safhaya çıkardı. Tahrir, Türkiye’nin politikalarının önünü almak için Ehrar’a saldırma hazırlıklarına başladı. 15 Temmuz 2017 tarihinde Ehrar yaptığı açıklama ile Tahrir El Şam’ın Saqarep, Cebell el-Zewiyah ve Bab el Hawa etrafına güç yığarak Ehrar noktalarına saldırı için hazırlık yaptığını bildirdi. Buna karşı 16 Temmuz’da Ehrar Suriye muhalefetini tek çatıda toplamak için tüm gruplara çağrı yaptı. 17 Temmuz’da 10 kilometre İdlib’in doğusuna düşen Saqarep kasabasında yerel yönetim seçimi yapıldı. Seçimde ilk kez kadınlara oy hakkı tanındı. Ehrar ve ÖSO denetimindeki Saqarep’te seçimleri Tahrir kendisine karşı bir hamle olarak değerlendirdi. Saqarep’te Türkiye’nin sistem oturttuğu Cerablus modeli esas alındı. Bu gelişmeler 18 Temmuz’da Tahrir ve Ehrar arasındaki çatışmaların başlangıcı oldu.

ÇATIŞMALARIN KRONOLOJİSİ

Saqarep ‘te başlayan çatışmalar kısa sürede İdlip geneline yayıldı. Yaşanan çatışmaların kronolojisi şöyle:

* 18 Temmuz’da İdlib’in güneyindeki Cebell el-Zewiyah, Cebel El Zewiyah’ın batısına düşen İblin ve İdlib’in kuzeyindeki Maarat Misrin’de Ehrar ile Tahrîr arasında çatışmalar başladı.

* 19 Temmuz’da Qalaat al-Madiq’te Tahrîr El Şam, Ehrar El Şam’a saldırdı. Tahrîr geri çekildi.

* 19 Temmuz’da İdlib’in güneyindeki Babulin’de Ehrar Tahrir’in askeri konvoyuna saldırdı.

* 19 Temmuz’da Ehrar Sarmada kentinin etrafına tank konumlandırdı.

* 19 Temmuz’da Ehrar El Şam, Haziran 2017’de Tahrir El Şam’ın kontrolüne kaybettiği Maar’et El Nûman kasabasına saldırı hazırlıklarına başladı.

* 20 Temmuz’da Hatay’ın Hacipaşa köyünün karşısında ve Ehrar El Şam kontolündeki Azmarin kasabası, Tahrir El Şam’ın kontrolüne geçti.

* 20 Temmuz’da Ehrar’ın Suriye muhalefet bayrağı astığı Saqarep kenti tamamen Tahrir’in kontrolüne geçti.

* 20 Temmuz’da çatışmaları sonlandırmak için Tahrir ve Ehrar tarafsız bir komitenin oluşturulması noktasında anlaştı. Komite hukukçular Abu Muhammad as-Sadiq, Abdul-Razaq al-Mahdi ve Abu Hamza al-Masri’den oluşturuldu, ancak bu komite de çatışmaları durdurmada başarılı olamadı.

* İç çatışmalar üzerine 20 Temmuz’da Türkiye İdlib’e açılan Bab El Hawa Sınır Kapısı’nı kapattı.

* 20 Temmuz’da Bab El Hawa’nın 12 kilometre doğusundaki Ad-Dana ve sınır kapısının 9 kilometre güneyindeki Samarda kentlerini alan Tahrir El Şam, yönünü Bab El Hawa Sınır Kapısı’na çevirdi. Aynı süreçte Fajr al-İslam, Liwa al-Hijra ve Saraya al-Faruq’un da aralarında olduğu 12 grupta Ehrar’dan koparak Tahrir El Şam saflarına geçti.

* 20 Temmuz’da Bab El Hawa doğrultusunda savunma hattı Tahrir tarafından yarıldı.

* 20 Temmuz’da Nureddîn Zenkî Taburu çatışmaların son bulması için Tahrîr El Şam’dan koptu.

* 20 Temmuz’da Fırat Kalkanı gruplarından 500 savaşçı Bab El Hawa’nın Tahrir’e karşı savunması için kentin sınırlarına konuşlandırıldı. Bunlardan 200’ü Efrin’e saldırıda kullanılacak Fırat’ın Kılıcı savaşçısı, 200’ü Ehrar ve 100’ü de Ceyş El Nuqbe gibi diğer gruplardan oluşturuldu.

* 21 Temmuz’da Atme kasabası Ehrar’dan Tahrir’in kontrolüne geçti.

* 21 Temmuz’da Tahrir Bab El Hawa kentine girdi ve kendisine karşı savaşan tüm grupları kuşattı.

* 21 Temmuz’daki kuşatma üzerine 2 grup anlaştı. Antlaşmaya göre Ehrar kenti terk edecek ve kent ile sınır kapısının yönetimi sivil bir meclise devredilecek.

* Ehrar El Şam saflarında savaşan bin savaşçı, Tahrir El Şam saflarına geçti.

ÇATIŞMALARIN SONUÇLARI VE BAB EL HAWA SINIR KAPISI

Çatışmaların sonucunda Ehrar elindeki bir çok köy ve yerleşim merkezinin kontrolünü Tahrir El Şam’a bıraktı. İdlib’in güneyinde Hama’nın kuzeyinde Ehrar El Şam kontrolündeki Karsa, Raşa, Tremala, Maraat al-Seen, Barabu, Qasabiya, Cebel Şişabuh bölgesindeki el-Faqiya köy ve kasabaları, İdlib merkeze bağlı Saqarep, Ma’arrat Misrin ve Kefr Yahmul kasabaları, İdlib’in kuzeyinde Bab El Hawa etrafındaki Ad-Dana, Aş Şêx Hesen, Aqrabat, Atmeh, Sarmada ve Bab El Hawa kırsalı Tahrir El Şam’ın kontrolüne geçti. Sınır kapısının kontrolü grupların elinden çıktı ve sivil bir meclise teslim edildi.

SINIR KAPISININ ÖNEMİ VE SİYASİ SONUÇLAR

Tahrir ve Ehrar arasındaki çatışmaların bir taktik savaştan öteye, Suriye ve İdlib’e yönelik Türkiye’nin planlarının sonucu olduğu ifade ediliyor. Tahrir’in asıl saldırılarının amacının Türkiye politikaları olduğu belirtiliyor. Zira Türkiye’nin, Ehrar çatısı altında Suriye Ulusal Ordusu kurdurtarak Rusya’nın terör dediği El Kaide uzantılı Tahrir El Şam’ı tasfiye etmeyi amaçladığı belirtiliyor. Türkiye’nin olası İdlib’e girme planının ise Bab El Hawa Sınır Kapısı üzerinden gerçekleşeceği belirtiliyor. Bu sebeple kapı Türkiye için stratejik önem taşıyor. Türkiye bu kapıdan her tür desteği gönderirken, ticaretini de aynı kapıdan sağlıyor. İdlib’in tüm ekonomik ilişkileri bu kapı üzerinden sağlanıyor. Askeri destekler için de aynı kapı kullanılıyor. Son çatışmalara kadar kapının kontrolü Türkiye ve Ehrar’ın elinde idi. Şimdi sivil bir yönetim kapıyı kontrol ediyor. Etraf ise Tahrir’in kontrolüne geçti. Bununla da Tahrir İdlip’in tüm ekonomisini kontrol eder hale geldi.

Türkiye siyasi açıdan da çatışmalardan olumsuz etkilendi. Türkiye İdlib’e girerek Şêx Bereket bölgesinde askeri üsler kurmak istiyor. Böylelikle Efrin güneyden kuşatılacak ve saldırılar o bölgeden organize edilecekti. Tahrir, elde ettiği başarılar ile şimdilik Türkiye’nin önüne barikat çekti.

Erdoğan Altan – dihaber

EN SON EKLENENLER