Artan erkek tacizi ve istismarıyla hayatın her alanında karşılaştıklarını dile getiren kadınlar, “Saldırılara inat sokakları terk etmeyelim, boyun eğmeyelim” çağrısı yaptı.
Son dönemde kadına yönelik saldırılar ve cinsel istismar vakaları artarken, kadınların giyimi ise şiddete gerekçe olarak gösteriliyor. En son Ağrı’nın Patnos ilçesinde eşine dışkı yedirmek isteyen erkeğin uyguladığı şiddet ise kadına yönelik saldırıların ne boyutta olduğunu gözler önüne serdi. İnsanlık dışı uygulamaları ve saldırıları değerlendiren Diyarbakırlı kadınlar, saldırıların cezasızlık politikasının ürünü olduğunu söyledi.
‘OHAL SALDIRILARI ARTTIRDI’
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclis Üyesi Zuhal Tekiner, OHAL süreciyle kadınlara yönelik saldırı ve baskıların arttığını belirterek, erkeklerin saldırıları çok açık bir şekilde yaptığını aktardı. Tekiner, OHAL ile birlikte cezasızlık politikasının da arttığına işaret ederek, “iyi hal indirimi”, “kıskançlık krizi” benzeri sözler ile kadına saldıran erkeklerin cezasız bırakıldığını anımsattı. Cezasızlık politikası ile kadına yönelik saldırıların önünün açıldığına vurgu yapan Tekiner, “Kendisini var edemeyen erkekler kadınlara uyguladığı şiddet ile kendisini var etmek istiyor” dedi.
‘KIYAFETİMİZ ŞİDDETE GEREKÇE EDİLİYOR’
Saldırıya uğrayan kadınların gidebileceği ve başvurabileceği kadın kurumlarının kapatıldığına işaret eden Tekiner, “Kurumların kapatılmasıyla kadınlar susturulmak isteniyor. Çaresizlikle karşı karşıya bırakılıyor. Kadınlar daha çok dayanışmalı, gidebileceği başvurabileceği mekanizmaları oluşturmalı. Kendisine uygulanan şiddeti açığa çıkartması gerekiyor” diye konuştu.
Son dönemlerde kadınların özelikle giydikleri kıyafetlerden dolayı şiddete maruz kaldığına işaret eden Tekiner, “Bunların karşısında dayanışma ağlarının çoğalması gerekiyor. Kadınlar seslerini yükseltmesi gerekiyor” dedi.
‘TACİZ SOKAĞA ÇIKMAMA ENGEL OLAMAZ’
Dılovan Şimşek adlı kadın ise savaş politikasıyla artan saldırılara kendisinin de maruz kaldığını söyleyerek, saldırılara karşı kendisini hiçbir şekilde kısıtlamadığını aktardı. İnadına sokağa çıkıp inadına istediği kıyafeti giydiğini söyleyen Şimşek, özellikle erkeklerin sözlü ve bakışları nedeniyle tacize uğradığını anlattı. Kadınların yüzde 100’ünün tacize uğradığını belirten Şimşek, “Erkeklerin tacizi kesinlikle benim sokağa çıkmama engel olamaz. Kadın arkadaşımla birlikte işlek olan Ofis semtinde akşam saatinde yürüyorduk. Erkeğin biri önümüzden geçti ve yere tükürdü. Aslında yere tükürerek bize ‘Senin bu saate dışarda olmaya hakkın yok’ mesajı vermek istedi. Bunlara inat sokaklarda olacağız” dedi.
‘SALDIRILARA BOYUN EĞMEYELİM’
Bu saldırıların artmasının temel nedeninin toplumun sessizliği olduğuna dikkat çeken Şimşek, “Devletin cezasızlık politikası da etkili. Cezasızlık politikası ile erkekler daha özgürce saldırıyor. Buna karşı kadınlar dışarda olmalı. Erkek saldırıları bizi hiçbir şekilde yıldırmamalı. Baskılara boyun eğmemeliyiz. Ses çıkarmalıyız” çağrısında bulundu.
‘DIŞARDA RAHAT GEZEMİYORUM’
Kadına yönelik şiddetin artmasıyla birlikte rahatça dışarda gezemediklerini söyleyen Ayfer Atılır da, “Kapalı olmama rağmen ben bile nasıl giyineceğimden korkar hale geldim. Eğer Türkiye’de kadınlara yönelik saldırı yapanlara ceza verilseydi bugün bu halde olmayacaktık. Saldırıları yapan erkeklerin cezasız kalmasını istemiyorum. Bunu yapanlar cezasız kaldıkları sürece kadına yönelik şiddet, katliam, cinsel istismar vakaları artacaktır. Akşamları dışarda gezerken, arkamıza bakarak gezmek zorunda kalıyoruz. Bunları yaşamak istemiyorum. Kadınlar olarak tüm saldırılara karşı ayaklanmalıyız. Sokakları bize dar eden erkeklere karşı alanlarda olmalıyız” diye konuştu.