‘Yasayla ‘memur avukatlık’ oluşturulmaya çalışılıyor’

Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Taslağı’nı değerlendiren Adana Barosu Başkanı Veli Küçük, “Hâkime biat edecek, uyumlu bir söylem ve tutumla hâkimi kızdırmayacak ancak müvekkilinin haklarını savunmasa da olur tarzında ‘memur avukatlık’ oluşturulmaya çalışıldığı açıkça anlaşılmaktadır” dedi.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Taslağı, Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürlüğü’nün internet adresinde görüşe açıldı. Taslak “savunmada kısıtlama” ve “avukatsız yargının önü açılıyor” tartışmalarını da beraberinde getirdi. Tasarıda “vekilin veya vekalet verenin duruşmada uygun olmayan tutum ve davranışı” ile ilgili yaptırımları içeren 79’uncu madde, tasarının 3’üncü maddesi ile değiştirilerek, avukatların duruşmada uygun olmayan tutum ve davranışları durumunda uygulanacak yaptırımları düzenleyen bu maddeye ikinci kez tekrarında ise davadan uzaklaştırmaya varan yeni yaptırımlar yer alıyor.

Tasarıdaki bir diğer önemli değişiklik ise, duruşmanın ertelenmesine neden olan avukat, sonraki duruşmalardan birinde yeniden disiplin suçu veya adli suç işlerse duruşmanın erteleneceği ve daha sonraki duruşmalara kabul edilmeyeceği konusunda uyarılması oluyor. Eğer avukat buna uymaz ve disiplin suçu ya da adli suç oluşturan eylemini sürdürürse ilgili tarafa, takip eden duruşmalara bizzat katılması veya kendisini başka bir avukatla temsil ettirmesi, aksi halde tarafın yokluğu halinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılacağı yer alıyor.

Tasarıyı değerlendiren Adana Barosu Başkanı Avukat Veli Küçük, avukatların hâkim kararıyla yargılamadan uzaklaştırılmasına olanak sağlayan düzenlemenin savunma hakkını hâkimin inisiyatifine bıraktığını söyledi.

‘HAKİMLERE AVUKATLARI AZLETME YETKİSİ VERİLİYOR’

Küçük, siyasi iktidarın yargıyı siyasallaştırma ve siyasetin güdümüne sokmaya dönük adımlarının ardından şimdi de sıra savunma hakkının kısıtlanmasına geldiğine değindi. Anayasa değişikliği sonrasında uyum yasaları çerçevesinde 6100 sayılı HMK’de de kapsamlı değişiklikler içeren kanun teklifinin Adalet Bakanlığı tarafından TBMM Genel Kuruluna sevk edildiği hatırlatan Küçük, kanun teklifi ile HMK’nın 79. maddesinin 1. fıkrasından sonra gelmek üzere madde metnine eklenmek istenen değişiklik metni ile hâkimlere avukatları azletme yetkisi verildiğini dile getirdi.

‘MEMUR AVUKATLIK OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILIYOR’

Küçük, “Her türlü yoruma açık bu maddenin 1. fıkrası değişiklik teklifi ile somut hale getirilmekte ve mesleğimizi yapılmaz hale getirmektedir. Gerek eklenmek istenen fıkra ve gerekse değişiklik gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde hâkime biat edecek, uyumlu bir söylem ve tutumla hâkimi kızdırmayacak ancak müvekkilinin haklarını savunmasa da olur tarzında ‘memur avukatlık’ oluşturulmaya çalışıldığı açıkça anlaşılmaktadır. Adana Barosu olarak, mesleğimizi icra ederken hâkimlerin asla amirimiz olarak görmediğimizi ve görmeyeceğimizi açıkça ifade etmek istiyoruz. Doğru bildiğimizi korkmadan, çekinmeden duruşmadan kovulurum endişesi yaşamadan sonuna kadar haykıracağımızı açıkça ifade etmek istiyoruz. Bu değişiklik teklifinin HMK ile sınırlı kalmayacağı bunun bir başlangıç olduğu arkasından CMK ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununda da benzer değişikliklerin beklenmesi gerektiği tartışmasızdır. TBMM’de bulunan ve kendisini hukukçu kimliğiyle tanıtan hukukun üstünlüğüne yemin eden ve bu yeminine sadık kalan tüm milletvekillerimize çağrımızdır. Kanun teklifinin 3. maddesi ile HMK’nın 79. maddesine eklenmek istenen bu değişikliğe karşı çıkmalıdırlar” şeklinde konuştu.

‘KİME, NEYE GÖRE UYGUN OLMAYAN DAVRANIŞ’

Mersin Barosu avukatlarından Ali Bozan da, “Mevcut avukatlık yasasıyla özellikle ağır ceza yargılamalarında avukatların duruşma salonlarından çıkarılması, avukatların savunma haklarının engellenmesi ilgili sıklıkla hak ihlalleri ile karşılaşmaktayız. Böyle bir dönemde bu şekilde savunmaya müdahale olması kabul edilemez” dedi. Gündeme gelen tasarıda avukatların savunma haklarına yönelik kısıtlama hükümlerinin yer aldığına dikkat çeken Bozan, “Buradaki en sıkıntılı hüküm avukatın duruşma esnasında uygun olmayan davranışlarından kaynaklı duruşmalara katılmasının engellenmesi şeklindeki düzenleme. Hâkime çok geniş bir taktir yetkisi verilmiş durumda. Çünkü duruşmada uygun olmayan tutum ve davranış kime göre uygun olmayan davranışlar bunlar. Asıl bunların açıklığa kavuşturulması gerekir” diye konuştu.

‘OHAL’LE ZATEN DIŞARI ATILIYORDUK; YASALAŞTIRILIYOR’

Muhalif avukatların seslerini kısıtlamaya yönelik bir tasarı olduğunu vurgulayan Bozan, bunun yasallaşmasıyla sadece avukatın mesleğini yapma hakkının değil aynı zamanda müvekkilin temsil edilme hakkının da bu yasa ile elinden alındığını belirtti. “Bu yasa avukatların avukatlık vazifesini yerine getirmesini engelleyen bir yasadır ve duruşmalar esnasında büyük sıkıntılara ve sorunlara yok açacaktır” diyen Bozan, “Biz OHAL ilanından sonra sıklıkla avukatların yaka paça duruşma salonlarından çıkartıldığını gördük. Hem de avukatları duruşmadan çıkarma ile ilgili her hangi bir yasa olmamasına rağmen. OHAL’e dayandırılarak bunu yapanlar şimdi bu yasa ile bu uygulamalara yasal zemin hazırlamış oldu” dedi. Bu yasa ile hakimlerin dilediklerinde avukatsız yargılama yapabileceğini vurgulayan Bozan, burada asıl engellenenin avukatın temsil ettiği yurttaşlar olduğunun görülmesi gerektiğini söyledi. Tüm avukatların buna itiraz etmesini isteyen Bozan, “Türkiye’de bulunan barolar bu konuda somut adımlar atmalıdır” dedi.

EN SON EKLENENLER