Mersinli kadınlar, müftülere nikah kıyma yetkisi verecek olan kanun tasarısına tepki göstererek, “Söz konusu yetki bu ülkenin kadınlarına, kız ve erkek çocuklarına yönelik yeni bir tehdittir. Kadın ve çocuk düşmanlığıdır” dedi.
Mersin’deki kadın kurumları il ve ilçe müftülerine nikah kıyma yetkisi verecek olan kanun tasarısının Meclis’e sunulmasına tepki gösterdi. Kampüs Cadıları üyesi Şilan Sürmeli, AKP hükümetinin kadın düşmanı ve kadın haklarına saldırmak için fırsat kolladığına dikkat çekti. AKP’nin iktidara geldiği ilk zamandan beri toplumsal yaşamda bir dönüşüme doğru gittiğini kaydeden Sürmeli, bu dönüşümle erk zihniyetinin ortaya çıkarılmaya çalışıldığını söyledi. AKP’nin kadına yönelik getirmeye çalıştığı tüm yasaların ataerkil zihniyeti kurumsallaştırmayı vaat ettiğini ifade eden Sürmeli, AKP’nin kadınların yaşam hakkına müdahale ettiğini ve getirilmek istenilen tüm yasalarda bu müdahaleyi açıkça ortaya koyduğunu belirtti.
‘KADIN HAKLARINI YOK SAYAN YASALARDIR’
AKP hükümetinin müftülere resmi nikah kıyma yetkisi ile küçük yaşta evlilikleri meşrulaştırmaya çalıştığını savunan Sürmeli, bu yasanın kabul edilemez olduğunu belirtti. “İktidar zaten kadınların giyiminden tutun dışarıda dolaşmasına kadar her şeyi yeniden dizayn ediyor” diyen Sürmeli, çıkarılan yasaların asıl amacının kadını yok saymaya yönelik olduğunu kaydetti. Sürmeli, “İmamlara resmi nikâh kıyma yetkisi verilmesi bu ülkenin kadınlarına, kız ve erkek çocuklarına yönelik yeni bir tehdittir; kadın ve çocuk düşmanlığıdır” dedi.
‘EVDE DEĞİL SOKAKTA HAKLARIMIZI SAVUNMALIYIZ’
Kadınların hakları ve gelecekleri için birlikte hareket etmesi gerektiğini kaydeden Sürmeli, “Cinsel istismar yasasını, kürtaj yasasını geri çektirdiğimiz gibi bu uygulamayı da bertaraf etmeliyiz. Hayatımıza dair söz sahibi olabilmek için kadın dayanışmasını büyütmeli yaşamımıza sahip çıkmalı. Evlerde değil. Sokaklarda yaşamımıza sahip çıkmalıyız” diye konuştu.
‘KADINLAR ERK ZİHNİYETİNE KARŞI TEK VUCUT OLMALI’
Yasanın asıl amacının kadın düşmanlığı yaratmak ve ötekileştirmek olduğunu kaydeden Mor Dayanışma üyesi Sara Çalışkan, yasanın kadın yasalarının yok sayılmasının ve erk zihniyetin resmileşmesinin önünü açacağını belirti. “Kadınlar olarak daha önce bizden alınmaya çalışılan haklarımızda nasıl ki birlikte mücadele ederek izin vermediysek bu tasarıyı da kadınların mücadelesi ile geri çekeceğiz” diyen Çalışkan, kadınların AKP hükümetinin erk iktidar zihniyetinin karşısında tek vücut olarak durması gerektiğini kaydetti.
‘AKP KADINLARA SESSİZ SAVAŞ AÇMIŞ’
Mersin Kadın Platformu üyesi Zeynep Kaya da, toplumsal yaşamın her alanında kadınların yaşadığı sorunların kaynağının erk egemen anlayışın hakim olduğu siyasal sistem olduğunu belirtti. AKP hükümetinin iktidara geldiği günden beri, “gerici, yobaz, bilimsellikten ve laiklikten uzak bir toplum” oluşturmaya çalıştığını savunan Kaya, kadınların meşrulaşmış haklarını ortadan kaldırmaya çalıştığına dikkat çekti. İktidarın her fırsatta kadın haklarına yönelik yeni uygulamaları Meclis’ten çıkarmaya çalıştığını ifade eden Kaya, “AKP kadınlara yönelik aslında sessiz bir savaş açmıştır. Bu sessiz savaşa nasıl tüm kadın örgütleri sokağa inerek tepki gösterdiyse, bu tasarıyı da tüm kadınlar birlikte el ele vererek engelleyecektir” dedi.
‘YASA ÇOCUK EVLİLİKLERİNİ MEŞRULAŞTIRMAYA YÖNELİKTİR’
Tasarının “kadınların eğitimden, işyerlerinden ve sokaklardan çekilmesi, dört duvar arasına hapsolması ve köle hayatı yaşaması için planlanmış bir oyun” olduğunu ifade eden Kaya, “Bu tasarı Meclis’ten geçerse kadınların elde ettikleri evlilik, boşanma ve miras hakları güvencesiz bırakılacak ve keyfi uygulamaların önü açılacak. Küçük yaşta evlilikleri meşrulaştırıp çok eşliliğin önü açılacak” şeklinde konuştu. Medeni hakların din adamlarına devredilmesinin laikliğe aykırı olduğunu kaydeden Kaya, “Kadınlar, kurumda, örgütlerde ve platformlarda kendilerine yönelik gerici, yobaz ve tüm söylem ve uygulamalara karşı kadın kimliğini ve sözünü söyleyerek sokaklarda ayakta durup mücadele etmeli” dedi.