‘Deniz Poyraz katliamının siyasi uzantıları ortaya çıkarılmalı’

Deniz Poyraz’ın faili Onur Gencer’in yargılandığı davanın görülecek 3’üncü duruşması öncesi kadın örgütleri davayı takip etme ve sahiplenme çağrısını yinelerken, katliamın tek bir failinin olmadığını, siyasi uzantılarının da ortaya çıkarılması gerektiğini vurguladı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Örgütü’ne yönelik 17 Haziran 2021 tarihinde gerçekleştirdiği silahlı saldırıda Deniz Poyraz’ı katleden fail Onur Gencer’in yargılandığı davanın 3’üncü duruşması 29 Nisan günü İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Duruşma öncesi kadın örgütleri, davayı sahiplenmek için çağrı yapmaya devam ediyor.

Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Hayat İzgi, devletin hem kadınlara hem de Kürtlere yönelik düşmanca tutum içerisinde olduğuna dikkat çekti. Bu düşmanlığın Deniz Poyrazın katledilmesiyle açığa çıktığını ifade eden Hayat, “Bu hak ihlaline karşı herkesin bir araya gelmesini talep ediyoruz. Davayı buradan hiç alakası olmayan bir yere kaçırmaya çalıştılar. Bu gerçekleşmedi. Katliam burada gerçekleşti ve dava burada devam etmeli. Bizim bugün kadınlardan talebimiz davaya sahip çıkmaları ve katılmalarıdır” dedi.

‘Davaya sahip çıkmak feminist mücadelenin bir parçası’

Kadın Savunma Ağı’ndan Gizem Coşkun ise, davayı takip etmeyi sürdüreceklerini belirterek şunları söyledi: “İlk iki duruşmada biz kadınlar, mücadelede çok tanıdık olan şeyleri bu duruşmalarda gördük. Katilin nasıl rahat davranabildiğini, Deniz Poyraz’ın ailesine nasıl hakaret edebildiğini görmüş olduk. Bu da bize öldürülen kadınların davalarında karşılaştığımız erkek yargı ile nasıl mücadele ediyorsak failin o mahkemede rahat davranması bize iktidarın desteklediği erkekliklerden bir tanesi olduğunu gösteriyor. Kadınlar her gün sokaklarda evde işyerinde öldürülüyor. İktidar bir taraftan da ırkçılığı ve faşizmi örgütlüyor. Deniz Poyraz’a yönelik saldırı faşist bir saldırı. Biz, kadınlar faşizme karşı da mücadele ediyoruz. O nedenle bu feminist bir mücadele. Deniz Poyraz davasına sahip çıkıyoruz.

Davanın şimdiye kadar görülen ilk iki duruşmasına değinen Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Genel Sözcüsü Ebru Yiğit ise, her iki duruşmada failin siyasi bağlantılarının açığa çıkarılmaksızın görüldüğünü dile getirdi. Failin mahkemede Deniz’i, Kürtleri ve özgürlük isteyenleri suçlayan ifadelerine rağmen bir ilerleme söz konusu olmadığını vurgulayan Ebru, “Mahkemenin adaletle sonuçlanabilmesi için siyasi uzantılarının da yargılanması için toplumsal muhalefetin başta da biz kadınların davaya sahip çıkması gerekiyor. Sadece Deniz için değil tüm kadınlar için adalet istedik. Kadın katillerine, şiddet uygulayan erkeklere, tacizcilere, tecavüzcülere adalet çıkan o adalet salonlarından bu kez Deniz ve kadınlar için adalet çıkması bizim elimizde” dedi.

İktidarın kadınlara ve toplumsal muhalefete yönelik tahammülsüzlüğüne işaret eden Mor Dayanışma’dan Deniz Uslu, şöyle konuştu: “Hem kadın katliamı hem de ırkçı bir katliam. Demokratik siyasete yönelik darbe girişimlerinin hepsi, erkek egemen zihniyete sahip AKP-MHP iktidarının hem toplumsal hareketlere hem kadın hareketlerine özel bir düşmanlık çabası olduğunu görüyoruz. Davanın hepimizin nezdinde önemli olduğunu görüyoruz. Özellikle ikinci duruşmada kadın derneklerini davaya müdahil olma çabasını ve diğer insan hakları derneklerini de reddeden yargı mekanizmasını da gördük. Yargı kendi özgün karar mekanizmasıyla ilerlemiyor. İktidarın çizdiği yoldan yürüyor. Kadın derneklerinin başvurusunun reddedilmesini buradan değerlendiriyoruz. Biz de bu davanın katilini değil, cinayette parmağı olan herkesin yargılanması talebiyle davayı takip etmeye devam edeceğiz.”