‘Halkların Zamanı’ romanı ‘Talebelerin’ mücadelesini konu alıyor

‘Yaşananları tüm hakikatleri ile birlikte gelecek kuşağa anlatmayı hedefleyen’ roman, Siverek ve Hilvan’da örgütlenen ve o dönem halk arasında ‘Talebeler’ olarak adlandırılan Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin gençlerinin mücadelesini konu alıyor

Aryen Yayınları’ndan çıkan “Halkların Zamanı” romanı, Kürt özgürlük mücadelesinin ilk yıllarından itibaren gelişimine ilişkin önemli veriler sunuyor. Roman, Siverek ve Hilvan’da örgütlenen ve o dönem halk arasında “Talebeler” olarak adlandırılan gençlerin mücadelesini konu alıyor. Romanda mücadelenin gelişimi Siverek ile Viranşehir arasında kalan Hêmo (Özenpınar) köyünde yaşayan karakterler üzerinden şekillenirken, her bir karakter ile toplumdaki siyasi kişilik ve gruplar ele alınmış.

Tarihi kendimiz yazmamız lazım…

Yakında Kürtçesi de basılacak olan 536 sayfalık “Halkların Zamanı” romanının yazarı M. Cihat Çobanoğlu, Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Selami Aslan’a konuştu. Yazar Çobanoğlu, 2002-2003 yılları arasında bir grup arkadaşı ile oluşturdukları Edebiyat Komitesi ardından Demokratik Aydınlanma Birliği (DAB) kurumu ile yoğun bir yazma sürecine girdiklerini ifade ediyor. Çobanoğlu bu süreçte Kürtçe roman Tîna Hêviyê ile anılardan oluşan Şahan adlı anı kitabının yazımı ile birlikte, “Halkların Zamanı” adlı romanının büyük bir bölümünü tamamladığını belirtiyor. Çobanoğlu, “Toplumsal olayların benim üzerimdeki etkisini ve en önemlisi tarihi kendimiz yazmak için bu romanı yazdım” dedi.

Tarih ve hakikat var

Siverek ile Viranşehir arasında kalan Hêmo (Özenpınar) köyünde başlayan romanı imkanları olmadığı için tek bölümde yayınlamak zorunda kaldığını ifade eden Çobanoğlu, “80 ihtilali ile birlikte çok yoğun bir baskı vardı. Her şeyin konuşulduğu, her şeyin tartışıldığı her şeyin giderek renklendiği bir dönemde direk kapkaranlık bir döneme giriş oldu. Bu bizlerde bir boşluk oluşturdu. Giderek bunun ağırlığı içerisinde yaşama, bunun toplumsal faktörü içerisinde olguları izleme, Amed Zindanı’nda tutuklu olanları ziyaret ederken çekilen acılar, yaşanan vahşet; kısa ve öz olarak bütün toplumsal kesimlere yansıdı ve halk bu anlamda olgunlaştı. Tabi ki toplumun gençleri de kendi tarihi ve gerçekliği ile buluşmak için dağların yolunu seçti. Ben de özgürlük mücadelesinin saflarına katıldım.”

Şimdiye kadar tarihi başkaları yazdı

Çobanoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Halkların Zamanı’nı tarihe bir miras bırakmak için yazdım. Binlerce gerilla arkadaş ise taşlara yazarak mirasını bıraktı.Tarihi yazarken de biz hakikatleri ile yazmalıydık. Çünkü şimdiye kadar tarih hep başkalarının eliyle yazıldı. Tüm hakikatleri ile birlikte bizden sonraki kuşaklara aktarmaktı.”

Halkların kardeşliği vurgusu…

Çobanoğlu, romanının ismini “Halkların Zamanı” olarak belirlemesini de şu sözlerle anlatıyor: “Başta tüm halklar bağlamında kardeşlik bağının hiçbir zaman kopmayacağı, özünde bütün halkların kardeş olduğunu düşünüyorum. Romanın isminin ‘Halkların Zamanı’ olması mevcut sistemlerin gelip geçici olduğunu ama kültürel ve ahlaki bağlamda toplumsal ahlakın yoğun yaşandığı yerlerde bu halklar binlerce yıl kardeşçe yaşamışlardır vurgusudur.”

EN SON EKLENENLER