Hacer Bolat “Sanatsız bir yaşam renksizdir

Bu dünya penceresinden ben de bakıp geçtim diyebilmek” diyor, ressam, heykeltıraş Hacer Bolat. Bugün onun hikayesine, çalışmalarına bir göz atacağız.

ELİF KELEŞ O. /alevinet

Merhaba; öncelikle seni tanımak isteriz. Bize kendinden bahseder misin?
1964 Ankara doğumluyum. İlk, orta, lise ve yükseköğretimimi Ankara’da tamamladım.
İnşaat, dekorasyon, yapı ressamlığı ve ayrıca Halkla İlişkiler mezunuyum.
İnşaat, dekorasyon, iç mimari ve mobilya tasarımcılığı yaptım. Ayrıca çeşitli TV ve gazetelerde editör, köşe yazarı ve programcı olarak çalıştım. Yol TV Ankara Temsilciğinde ve Kanal 12’de Kültür, sanat programları yaptım. Gazete Ankara’da köşe yazarlığı yaptım. 2011 yılının sonunda emekli oldum. Emekli olduktan sonra resim çalışmalarına ağırlık verdim.
Yağlıboya resim, heykel, mixed media çalışmalarımın yanı sıra doğal taş, ahşap ve her türlü atık malzemeden geri dönüşüm çalışmaları yürütüyorum.
Yağlıboya resimlerim, portre, empresyonist, figüratif ve naif çalışmalardır.
Yağlıboya resimlerimde genellikle hikayesi olan, günümüze göndermeler yapan nostaljik imgeler kullanarak çalışıyorum.

Resim yapmaya ne zaman başladın?
Henüz ilkokula bile başlamamıştım resim yapıyordum. İlkokula başladığımda öğretmenimin dikkatini çekmişti ve hiç unutmuyorum bana kendi öğrenciliğinden kalma sulu boya takımını hediye etmişti. Resimden hiç kopmadım. Çocuk yaşta bile resimle alakalı kitaplar alır okurdum. Oturduğumuz semtte kütüphane vardı. O kütüphaneye üye olmuştum. Cuma günleri kütüphaneden bir tane kitap alır, hafta sonu o kitabı bitirir Pazartesi günü teslim ederdim. Dünya klasiklerini ilk kez 10 – 12 yaşlarında kütüphaneden alarak okumaya başlamıştım. Ressamların hayatlarını ve eserlerini hep o kütüphaneden aldığım kitaplardan öğrendim. Eğitim hayatımda ve sosyal çevremde resim yapmam hep dikkat çekmiştir. Sürekli resim yaptığım için geliştirerek devam ettim.

Sanat anlamında bir çok çalışma yapıyorsun. Yaptığın işleri nasıl tanımlarsın?
Her birini ayrı ayrı tanımlamak gerekir diye düşünüyorum. Sanat anlamında yağlıboya resim çalışmalarımı ilk sıraya koyuyorum. Mixed media, heykel ve geri dönüşüm çalışmalarım ise yağlıboya resmine mola verdiğimde yaptığım işlerdir.
Yağlıboya resim, tüm ruh dünyamı kapsayan ve yansıtmaya çalıştığım bir sanat diye tanımlayabilirim.

Mixed media nedir?
Mixed media’ya bir tür rölyef diyebiliriz. Türkçeye karışık materyal olarak çevirebiliriz. İğneden ipliğe aklınıza gelebilecek bir çok küçük materyali tuval veya herhangi bir obje üzerine yapıştırıp, boyayarak, 3 boyutlu soyut kabartma resim haline getirme sanatıdır. Dünyada çok fazla yapılıyor. Türkiye’de bildiğim kadarıyla benden başka yapan yok.


Heykel ve geri dönüşüm çalışmaların hakkında neler söylemek istersin?
Heykel çalışmalarımı kil ile küçük boyutlu biblolar halinde yapıyorum.
Geri dönüşüm çalışmalarım ise her türlü malzemeyle olabilir. Gazete, karton, plastik kutular, takılar, deri, kumaş, ahşap gibi malzemeler. Geri dönüşüm çalışmalarındaki sloganım “ Her şey sanata dönüşebilir “

Yağlıboya resmin senin için ilk sırada olduğunu söyledin. Bu konuda istediğin noktaya ulaştın mı?
Sanatla uğraşan hiç kimse ben oldum, bundan daha fazlası olamaz diyemez. Sanat hayat boyu süren bir yolculuktur. Her yeni eserde daha gelişmiş hisseder sanatçı. İnsan var oldukça resim var olacaktır. Mağara duvarlarına yapılan yapılan resimlerle başlanmış ve sonsuza kadar var olacak bir sanattır. Yağlıboyanın benim için önemi çok büyüktür. Renklerin içinde kaybolup hayali gerçeğe dönüştürmek gibi bir şey. Tablonun içine girip, o atmosferde gezinmek müthiş bir duygu. Yağlıboya resimlerin yüzlerce yıl kalıcı olması da sanat değeri açısından çok önemli.

Sergi açıyor musun?
Malum pandemiden dolayı çok fazla sergi olmuyor. Bir çok karma sergiye katıldım. En son katıldığım karma sergi pandemiden hemen önce Mart 2020 deydi. Çalışmalarım çeşitli galerilerde sergileniyor. Bu zorlu süreç bittikten sonra kişisel sergi yapmayı düşünüyorum.
Resimlerini daha çok kimler satın alıyor?
Belli bir kitle yok. Bir ev hanımı da alabiliyor. Bir iş insanı da, bir öğrenci de, dilini bilmediğim bir yabancı da alabiliyor. Resim seven herkes alabiliyor.

Sanatta hedefin nedir?
Daha çok üretmek ve daha fazla insana ulaşmak, çok daha iyisini yapmak ve geleceğe güzel eserler bırakmak. Bu dünya penceresinden ben de bakıp geçtim diyebilmek.

Son olarak neler söylemek istersin?
Sanatın insanlar için geliştirici, ruh dünyasını zenginleştirici etkisi olduğuna inanıyorum. Herkesin en azından izleyici olarak sanatın herhangi bir dalıyla ilgilenmesi gerektiğini düşünüyorum. Sanatsız bir yaşam renksizdir.

03/05/2021

 

EN SON EKLENENLER