Özgür Gündem gazetesi ile dayanışmak için başlatılan ‘Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği’ kampanyasına katılan oyuncu Jülide Kural ile gazetenin yazarı İlham Bakır’a 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Mahkemede söz alan Kural, ‘Ancak özgür bir medyada Kürt sorunu detaylıca ele alınabilir’ dedi
Özgür Gündem gazetesi ile dayanışmak için başlatılan “Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği” kampanyasına katılan oyuncu Jülide Kural ile gazetenin yazarı İlham Bakır’ın yargılandığı davanın karar duruşması görüldü. İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Jülide Kural hazır bulunurken, İlham Bakır duruşmaya katılmadı. Duruşmayı, Kadir İnanır’ın yanı sıra çok sayıda kişi izledi. Anayasa’ya aykırılık talebine ilişkin iddia makamı, verdiği mütalaasında talebin reddini istedi. Mahkeme başkanı ise avukatların talebini “ciddi” bulmadığı gerekçe göstererek, oy birliği ile reddetti. Verilen ara kararın ardından duruşmaya devam edildi. İddia makamı tarafından mahkemeye sunulan mütalaada, Kural ve Bakır’ın “örgüt propagandası yapmak” ve “örgüt yayınlarını basmak ve yayınlamak” gerekçesi ile cezalandırılmasını istedi.
‘Barışı savundum’
Ardından söz alan Jülide Kural, “Yaşamım boyunca insan hakları mücadelesinde yer alan bir kişiyim. Şiddete karşı hep barışı savundum. Kürt sorununun çözümünde de her zaman barış istedim. İfade özgürlüğünü benimsiyorum. Ancak özgür bir medyada Kürt sorunu detaylıca ele alınabilir. Bu şekilde sorun toplumsallaşır ve şeffaf ele alınır. İfade özgürlüğü de bunun için önem arz ediyor. Bunun içinde basın özgürlüğünü savunuyorum. Basın özgürlüğünün olmadığı bir yerde sanat da olamaz, yani biz olamayız. Dayanışmayı sorumluluk olarak gördüm. Sembolik bir dayanışmaydı. Hala da düşüncelerimin arkasındayım. Türkiye’nin demokratik bir ülke olmasını istiyorum” diye konuştu.
‘Beraat kararı ile yargıya cesaret verirsiniz’
Av. Emel Ataktürk Sevimli de, yaptığı savunmada ifade özgürlüğüne vurgu yaparak, “Özgür Gündem’in yayınını beğenmeyebilirsiniz. Kamu otoritelerine ağır eleştiriler yöneltmesi ‘terörü’ desteklediği anlamına gelmez. Beraat kararı vermenizi düşünüyoruz. Vereceğiniz beraat kararı ile birlikte yargıya da cesaret vermiş olacaksınız” dedi.
‘2015’te neden suç sayıldı?’
İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Av. Öztürk Türkdoğan da yaptığı savunmasında, “Keşke siz bu iddianameyi kabul etmeseydiniz, bu dava hiç açılmasaydı. Bu bir sivil itaatsizlik eylemidir. 2015’in ikinci yarısından sonra bu ülkede çok şey değişti. Ancak kanun koyucu bir değişikliğe gitmedi. Yargıtay 16. Dairesi’nin verdiği bir karar var. ‘Gerilla’ sözcüğünün suç olmadığına dair. Daire bu kararını da daha değiştirmiş değil. Özgür Gündem’in çizgisinde bir değişiklik olmadı. 2013’te de aynı haberi yaptı, 2016’da da aynı haberi yaptı. O zamanda örgütün açıklamalarını yayımladı. 2013-2014’te suç sayılmayan açıklamalar neden 2015 sonrasında suç oldu? Çünkü siyasi konjönktürel değişti. Yasalarda değişen bir durum yok. İddiasını sunan iddiasını delillerle kanıtlamalıdır. AİHM içtihatlarını, Yargıtay’ın içtihatlarını esas almayacaksak biz neye göre yargılama yapacağız?” diye konuştu.
Bakır ve Kural’a hapis cezası
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, Kural’a “örgüt yayınlarını yayınlamaktan” 6 bin TL, “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla ise 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. İlham Bakır’a da “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Cezalar ertelendi.
İSTANBUL