Buldan Manisa’da konuştu: Bir oy Yeşil Sol’a, bir oy faşizmi geriletmeye

Manisa mitinginde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Erdoğan ve Bahçeli’nin meydanlarda muhalefeti tehdit ettiğini hatırlatarak, ‘Bu ülkeye korku salmak yerine sevgiyi huzuru refahı barışı adaleti ve hukuku bizler getireceğiz. Bunun teminatıyız’ dedi

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) 14 Mayıs seçimleri öncesi Ege Bölgesi’nde düzenlediği mitinglere Manisa’da devam etti. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın yanı sıra Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın ve Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz’in katılımıyla gerçekleştirilen miting alanı Yeşil Sol Parti flamalarıyla donatıldı.

Kent merkezindeki Lale Meydanı’nda gerçekleştirilen ve halkın yoğun ilgi gösterdiği mitingde sık sık, “Yaşasın Yeşil Sol Parti” ve “Patates soğan, güle güle Erdoğan” sloganları atılırken, alana, kimi dövizler alınmadı.

Barış Anneleri’nin zılgıtlarıyla katıldığı mitingde yöresel kıyafetleriyle katılan kadınlar renkli görüntülere sahne oldu. Miting, demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısında saygı duruşuyla başladı. Saygı duruşunun ardından alandaki binlerden, “Şehid namirin” sesi yankılandı. Mitingde Selahattin Demirtaş’ın, gönderdiği mesaj okundu.

‘300’lerin hesabını da soracağız’

Sonrasında HDP ve Yeşil Sol Parti il eş sözcüleri ile milletvekili adayları alkışlar eşliğinde halkı selamladı. Söz alan HDP İdir Milletvekili ve Yeşil Sol Parti Manisa Milletvekili Adayı Habip Eksik, “14 Mayıs’ta Roboski’nin, Emine Şenyaşar’ın gözyaşlarının, Gülsüm Ana’nın hesabını soracağız. Soma’da katledilen 300’lerin hesabını da soracağız. Kürt halkını yok sayanlar, emekçilerini yok sayanlar, işçi sınıfının emeğini sömürenler, 14 Mayıs gecesi hesap verecekler. An azadi an azadi. An serkeftin an serkeftin” dedi.

Sonrasında konuşan Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, 14 Mayıs’ta Manisa’nın kaderinin değişeceğini ifade ederek, “Saray rejimi bir kez daha duysun. Onlar sizleri burada diz çöktürmeye çalıştılar. HDP’ye yapmadıkları zulüm kalmadı ama şimdi Manisa’da buradayız. Bu saray rejimi ayakta kalmak için yanlarına kadın düşmanlarını aldılar. Onları 7 Haziran’da, 31 Mart’ta yendik, şimdi de 14 Mayıs’ta yeneceğiz” dedi. Alandaki binler, “Direne direne kazacağız” sloganlarıyla karşılık verdi.

Manisa’nın Soma ilçesinde gerçekleşen maden katliamını hatırlatan Akın, sorumluların cezasızlık politikalarıyla karşı karşıya kaldığına dikkat çekerek, HDP’li siyasetçilerin cezaevlerinde olduğunu anımsattı. 14 Mayıs seçimlerinin Türkiye ve Kürdistan halklarının yanı sıra tüm Orta Doğu ve dünyan için tarihsel önemde olduğunu dile getiren Akın, “Bu ceberut saray rejiminin nasıl yenildiğini göstereceğiz. Bir oyumuzu kaybettirmek için ikinci oyumuzu ise Meclis’te güçlü bir biçimde yer alması için Yeşil Sol Parti’ye vereceğiz. 15 Mayıs’ı bu sokaklarda halaylarla kutlayalım” diye konuştu.

‘Tefecilerin göndereceğiz’

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın katledildiği 6 Mayıs 1972’nin yıl dönümüne dikkat çeken EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, “Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği diyen Denizlere selam olsun” dedi. Manisa’daki tarım sorununa değinen Akdeniz, “Tarımı yağmayalanların, talanın ittifakını kurdular. Tefecilerin, borsacıların ittifakını kurdular ama biz üretici köylüleri örgütleyecek ve bu talancı ittifakı 14 Mayıs’ta göndereceğiz. Bunlar Soma’da 301 madencimizi göz göre göre ölüme gönderenlerin ittifakıdır. Soma’da onların karşısına Uğur Çolak’ın ailesini Gülsüm ablasını Yeşil Sol’dan milletvekili adayı olarak çıkarttık. Bunun hesabını mutlaka soracağız” diye ifade etti.

‘Gençler kazanacak, kadınlar kazanacak, işçi sınıfı kazanacak’

Akdeniz, şöyle devam etti: Kara bir düzen kurmuşlar Manisa’da. İş cinayetleri düzenidir.- bu düzen. Organize Sanayi bölgesinde 100 bin işçi var. Orası kırım bölgesine dönmüş. Kooperatiflere çöreklenerek işçilerin canı üzerinden siyaset yapıyorlar. Bu düzen son bulacak. Bizler aynı zamanda bu kentte ilçelerde on binlerce Kürt tarım işçisinin çilesini de biliyoruz. Alın teri veriyorsunuz, sigorta, emeklilik var mı. Yok. Bu tarım işçileri insan değil mi? Elbette ki Kürt tarım işçilerine dönük faşizme ırkçılığa da dur diyeceğiz. İşçilerle konuştuğumuz zaman, ‘fabrikadaki tabldotlar bizi doymuyor. O yüzden evden sefer tası götürüyoruz’ diyorlar. Bunun hesabını da soracağız. Tek adamı göndereceğiz, halk iktidarının yolunu açacağız. Gençler kazanacak, kadınlar kazanacak, işçi sınıfı kazanacak, halklar kazanacak.”

Buldan: AKP iktidarını göndermenin zamanı gelmiştir

“Türkiye’nin her yerinde Yeşil Sol var, halkımız var” vurgusu yapan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, tek adam rejiminden kurtulma zamanının geldiğini belirterek şöyle konuştu: “Bu Tek Adam sisteminden, bu otoriter rejimden hep birlikte kurtulmanın zamanı artık gelmiştir. Evet sevgili gençler, genç yoldaşlar. Emeğinizin hakkını, geleceğinizi, hayallerinizi çalanları artık göndermenin zamanı gelmiştir diyoruz. Hakkınızı istiyorsanız, KPSS sınavlarında hakkınızın çalınmasını istemiyorsanız o zaman hep birlikte AKP iktidarını göndermenin zamanı gelmiştir. Sevgili kadın arkadaşlarım, emeğinizin, alınterinizin ve bize uygulanan baskının, şiddetin ve bu AKP iktidarının kadın katliamlarını, kadın katliamları gerçekleştiren erkek yargıyı korumasına artık izin vermeyeceğiz, müsaade etmeyeceğiz ve kadınlar olarak birliğimizi sağlayacağız ve bir arada olacağız. Kadınlar olarak AKP’yi biz göndereceğiz, kadınlar gönderecek.

Savaş politikası ile barış politikası arasında tercih yapacağız

Yoksulluktan, sefaletten, açlıktan, zamlardan kurtulmak için AKP’yi sepetlemenin zamanı artık gelmiştir. Demokrasiden, haktan, hukuktan, barıştan, özgürlükten yana tavır takınmak istiyorsak o zaman hep birlikte 14 Mayıs tarihinde AKP’yi tarihin çöplüğüne atma zamanı gelmiştir. Doğal afetlerde bu ülkeyi felaketlere sürükleyen, her yaşanan felaketi bir kader olarak niteleyen ve depremzedeler başta olmak üzere felaket yaşayan insanları kendi kaderleriyle baş başa bırakan bu iktidarı artık göndermenin zamanı gelmiştir. İşte tercihlerimizin net olduğu bu kadar açık olduğu bir dönemde 14 Mayıs’ta herkes tercihini buna göre yapacak. Ya karanlık bir dönemin devamından yana tercih yapacağız ya da aydınlık günlerin demokrasinin, özgürlüğün. Barışı Türkiye’ye yaymak için bundan yana tercih yapacağız. Bu dönem tercihimiz önemli. Savaş politikası ile barış politikası arasında tercih yapacağız. Demokrasi ile faşizm arasında tercih yapacağız. Bu ülkeyi yönetenlerin bir kez daha bu ülkenin başına bir bela olarak gelmesini engellemek için tercihimizi barıştan demokrasiden yana yapacağız.

Daha kötüsünü yaşatmak için gelmek istiyorlar

Sevgili halkımız Tayyip Bey “Bu daha iyi günleriniz” demişti hatırlarsanız. Ancak bize bu yaşattıklarının daha kötüsünü yaşatmak için çalışacaklar Bunda hiçbir sakınca görmüyorlar. Yaşanan felaketlerin, yoksulluğun, adaletsizliğin bin katını daha Türkiye halklarına yaşatmaktan asla kaçınmayacaklar. O yüzden biz tercihimizi iyi yapmak durumundayız. Onlar bize parmak sallayarak, hakaret ederek Türkiye halklarına ve ortamına korku iklimi salarak bir kez daha iktidara gelmeyi hedeflemiş olabilirler ama buna müsaade etmeyeceğiz. Buna Manisa halkı da Türkiye halkları da müsaade etmeyecek ve bizler 14 Mayıs’ta sandık başına gittiğimizde Soma Katliamı’nda can veren işçi kardeşlerimizin hakkı için oylarımızı vereceğiz. Ayrıca 14 Mayıs’ta sandık başına gittiğimizde Roboski’de katledilen canlarımız için oylarımızı kullanacağız. Bu ülkede adalet arayan adalet çığlığı yayan ve iki yıla yakındır Urfa Adliyesi önünde nöbet tutan Emine Şenyaşar annemizin hakkı için oylarımızı Yeşil Sol’dan yana kullanacağız.”

‘Bahçelinin sözleri açık tehdittir’

AKP-MHP iktidarının Türkiye’de bir korku iklimi yaratmak istediğine dikkat çeken Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dün AKP’nin küçük ortağı MHP genel başkanının söylediği söz yenilir yutulur bir söz değil. Ne diyor MHP Genel Başkanı, diyor ki, “Kılıçdaroğlu’nun ortakları ya müebbet hapsi ya da vücutlarına bir kurşun yemeyi hak ediyorlar”. Şimdi bu söylem açık bir tehdittir. Bu saatten sonra herhangi bir insanın kılına bir zarar gelse, parmağına taş değse bunu söyleyenler bu işin sorumlusudur. Biz bunu Manisa’dan söylemiş olayım. Bunu kabul etmediğimizi, bu sözden dolayı onları kınadığımızı, bu sözün yenilir yutulur bir tarafının olmadığını açıkça ifade ediyoruz. İşte ülkeyi böyle yönetiyorlar, korku salarak yönetiyorlar. Sanki 14 Mayıs’ta bu ülke seçime değil savaşa gidiyormuş gibi algı operasyonları yaratıyorlar. İktidarı bırakmamak için bir kez daha iktidara gelmek için herkese parmak sallıyorlar. Oysa biz bu sözü söyleyenden de bu sözü ona söyletenden de Türkiye halkları olarak utanç duyuyoruz. Bu Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçmiş sözdür. Bu ülkeye korku salmak yerine sevgiyi huzuru refahı barışı adaleti ve hukuku bizler getireceğiz. Bunun teminatıyız. Bunun için sizlere söz veriyoruz.

‘Halkın geçim derdiyle dalga geçiyorlar’

Sadece MHP Genel Başkanı değil, bu ülkenin cumhurbaşkanı da her çıktığında televizyon programında HDP’ye, HDP dostlarına yoldaşlarına Yeşil Sol’a binbir hakareti ve parmak sallamayı kendisine görev edinmiş. Aynı zamanda patates ve soğanla dalga geçen bir cumhurbaşkanı var karşımızda. Ne diyor? “Benim halkım kendi liderini patates ve soğana yedirtmeyecek bu konuda tercih yapmayacak” diyor. Şunu söyleyeyim, 14 Mayıs 2023’te patates ve soğan sizi iktidarınızdan edecek sizi o koltuktan alacak. Halkın geçim kaynağını küçümseyen bir cumhurbaşkanı var. Biz biliyoruz ki, bu ülkede bir geçim derdi var. İnsanlar yoksullukla ve sefaletle mücadele etmek durumundalar. Onlar Manisa halkının ne yaşadığını bilemezler. Çünkü saraylarından ülkeyi toz pembe görüyorlar. Oradan Manisa halkının derdini, soğanın ve patatesin kaç lira olduğunu sorgulamasıyla ilgilenmezler. Onların derdi Manisa halkı değil. Onların derdi Manisa’da yaşayan işçiler, esnaf değil kadınlar ve gençler değil. Onların derdi sadece kendi gelecekleri kendi koltukları ve iktidarlarıdır.

Bir oy Yeşil Sol’a, bir oy faşizmi geriletmeye

Manisa halkı 14 Mayıs tarihinde önemli bir tercih yapacak. Şimdi Yeşil Sol Parti’nin Türkiye’de esen rüzgarını ve havasını, bayrağını Manisa’da dalgalandırmak ve bu havayı her yere yaymak için Manisa halkımızın üzerine de büyük bir görev ve sorumluluk düşüyor. Sandık başına gittiğinizde elinize oy pusulasını aldığınızda diğer hiçbir partiyi görmeyin. Sadece ve sadece Yeşil Sol’u görün ve oraya mührünüzü vurun ki bunlar gitsinler. Bir oy Yeşil Sol’a, bir oy faşizmi geriletmeye. O yüzden Manisa bu dönem gerçek temsilcisini parlamentoya göndermeye kararlı. Biz bugün bunu gördük. Buradaki hava bunu gösteriyor. Ancak 1 milletvekili yetmez, 2 temsilciyi Manisa halkı adına parlamentoya göndermeye hazır mıyız? Vekil adaylarımızı size emanet ediyoruz. Oylarımızı öyle bir kullanalım ki, mührümüzü öyle bir vuralım ki, 50 artı 1 isteyenler sandıkta 1 artı 1 kalsınlar. Erdoğan ve Bahçeli baş başa kalsınlar. Onların bu zulmünü baskıcı, şiddetten yana tavrını sandığa gömmenin zamanı gelmiştir. Onları sandığa gömmenin gelmiştir. Bu seçim öyle bir seçim ki hepimizin kaderini değiştirecek. Bu seçim öyle bir seçim ki kadınların ve gençlerin işçinin ve emekçinin kaderini değiştirecek. Kadınlara zulmedenler 14 Mayıs’ta sandıklarda cevabını alacaklar.”

Miting, konuşmaların ardından sanatçı Cevdet Bağca’nın şarkılarıyla son buldu.

HABER MERKEZİ

#Buldan #Manisada #konuştu #Bir #Yeşil #Sola #bir #faşizmi #geriletmeye

EN SON EKLENENLER