Bir ‘Zirve’ klasiği: Laf çok sonuç yok

Büyük kapitalist güçlerin iklim değişikliği konusunda sık sık yaptıkları ‘konferans’ ve ‘zirve’lerden biri daha somut bir ilerleme olmaksızın sona erdi. Her zamanki gibi bağlayıcı kararlar ertelendi, yoksulların itirazları ise, kulak arkası edildi

Almanya’nın Bonn şehrinde iki hafta boyunca süren COP23 İklim Konferansı, 2015 yılındaki COP21’de uzlaşılan İklim Anlaşması’yla sağlanan olumlu gelişmenin gerisinde kalırken, anlaşmanın uygulanmasına ilişkin bağlayıcı metinler önümüzdeki yıla kaldı. Küresel ısınmayı 2100 yılına kadar en fazla 1,5 ile 2 dereceyle sınırlı tutma, yoksul ve iklimsel değişikliklerden zarar gören ülkelere mali yardımlar gibi maddeler içeren anlaşmaya dair konferans, birçok ülke için hayal kırıklığı olarak değerlendiriliyor.

Kömür bitsin ama…

COP23 zirvesinde Kanada, Fransa, İngiltere, Hollanda ve Yeni Zelanda’nın olduğu 18 ülkenin kömür santrallerinden vazgeçme kararı olumlu gibi görülse de, aslında kömürün bu ülkelerdeki üretimdeki payı çok büyük değil. Küresel ısınma hedeflerinin tutturulabilmesi için kömürden enerji üretiminin en geç 20-30 yıl içerisinde sıfırlanması gerekiyor ama birçok ülkenin halen kendi sanayilerinin geleceğini öne sürerek, kömürün yanı sıra petrol ve gaz gibi klasik enerjilerden vazgeçilmesi noktasında taviz vermediği biliniyor. Trump yönetiminin tavrı zaten belli ama Çin’in enerjisinin yüzde 45’in üzerinde kısmını halen kömürden sağlaması, bir başka sorun. Türkiye ise, bilindiği gibi kömür konusunu saplantı haline getirmiş durumda.

Hayal kırıklığı

Oxfam adlı uluslararası kuruluşun iklim konusundaki temsilcilerinden Armelle Lecompte, 6 Kasım’da başlayan ve dün sona eren COP23 zirvesinin başarısızlık olduğuna dikkat çekti. Lecompte, konferansın başarısız olmasına gerekçe olarak, özellikle iklimsel değişikliklerden en çok zarar görecek yoksul ülkelere yönelik maddi yardımlar konusunda kesin bir sonucun çıkmamasını gösterdi. Lecompte, yoksul ülkelere yapılacak 100 milyar dolarlık yardımlar konusunun önemli olduğuna değinirken, dünyadaki en zengin yüzde 10 civarındaki ülkelerin tüm dünyadaki zararlı gaz salınımlarının yüzde 50’sini saldığına dikkat çekiyor. Yani aslında zengin kapitalist ülkeler, dünyaya verdikleri zararı örtbas etmek için sadaka dağıtıyorlar!

Afrika kızgın

Afrika’daki binlerce sivil toplum kuruluşunu bünyesinde bulunduran Panafrikan İklim Adaleti İttifakı (PACJA) da, COP23’ten hiçbir olumlu sonuç çıkmadığı görüşünde. 45 ülkeden kuruluşların üyesi olduğu PACJA’nın yöneticilerinden Augustine Bantar Njamnshi, “Bu zirvedeki hiçbir şeyeden memnun değiliz” diyerek, tepkisini göstermişti.

EN SON EKLENENLER